Erdoğan: Avrupa’nın istikbali de karanlık...

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Günü nedeniyle bir mesaj yayımladı. Erdoğan mesajında Türkiye'nin tam üye olarak yer almadığı bir Avrupa Birliği projesinin eksik kalmaya mahkum olacağını söyledi. Erdoğan, "Hemen her gün bir ibadethanenin kundaklandığı, Müslümanlar'a ait iş yerlerinin saldırıya uğradığı, dili, dini ve rengi farklı olduğu için insanların sözlü ve fiziki şiddete maruz kaldığı bir Avrupa'nın istikbali de karanlık demektir" dedi,

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Avrupa Günü" dolayısıyla yayımladığı mesajında, "Türkiye'nin tam üye olarak yer almadığı bir Avrupa Birliği projesi, eksik kalmaya mahkumdur. Küresel belirsizliklerin her geçen gün arttığı günümüz dünyasında, insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasi, eşitlik, adalet gibi AB'nin üzerine kurulu olduğunu iddia ettiği evrensel değerler ve Birliğin geleceği ciddi sınamalarla karşı karşıyadır." değerlendirmesinde bulundu.

AVRUPA GÜNÜ MESAJI

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Avrupa Günü" dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) projesinin temelini oluşturan Schuman Deklarasyonu'nun 68 yıl önce kabul edildiği 9 Mayıs tarihinin, Türkiye'nin AB'ye adaylığının tescillendiği 1999'dan beri Türkiye'de de Avrupa Günü olarak kutlandığını belirtti.

Avrupa bütünleşmesi fikrinin, uzun yıllar süren savaş ve çatışmaların ardından Avrupa'nın barış, istikrar ve refaha kavuşmasına önayak olduğunu kaydeden Erdoğan, mesajında şu ifadelere yer verdi:

"Ekonomik iş birliğiyle başlayan bütünleşme süreci, zaman içerisinde üyeler arasında her alanda uyumu artırarak AB'yi bir siyasi bütünleşme modeli haline getirmiştir. Ancak bir Avrupa ülkesi olan Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinin halen sürüncemede bırakılması, Avrupa bütünleşmesinin de tamamlanamadığını göstermektedir. Türkiye'nin tam üye olarak yer almadığı bir Avrupa Birliği projesi, eksik kalmaya mahkumdur. Küresel belirsizliklerin her geçen gün arttığı günümüz dünyasında, insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasi, eşitlik, adalet gibi AB'nin üzerine kurulu olduğunu iddia ettiği evrensel değerler ve Birliğin geleceği ciddi sınamalarla karşı karşıyadır. Birliğin geleceğine yönelik en büyük tehdit yine Avrupa’nın kendi içinden gelmektedir. Ayrımcılık, ırkçılık, yabancı karşıtlığı ve İslam düşmanlığı gibi akımların yaygınlaşması Avrupa'nın sosyo-politik hayatını esir almaktadır."

"ÜLKEMİZ, KATILIM SÜRECİNE BAĞLILIĞINI HALEN KORUMAKTADIR"

Avrupa'nın ortak geleceğini tehdit eden bu akımlara karşı birçok Avrupalı siyasetçinin, sessiz ve tepkisiz kaldığına işaret eden Erdoğan, "Hemen her gün bir ibadethanenin kundaklandığı, Müslümanlar'a ait iş yerlerinin saldırıya uğradığı, dili, dini ve rengi farklı olduğu için insanların sözlü ve fiziki şiddete maruz kaldığı bir Avrupa'nın istikbali de karanlık demektir. Türkiye'nin tam üyeliği ekonomik, siyasi ve sosyal katkıları yanında bu tehditlerle mücadelede Birliğe ihtiyacı olan en büyük imkanı sunacaktır." değerlendirmesini yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemiz, birkaç üye devletin ihtirasından kaynaklanan sabotajlara rağmen, stratejik hedef olarak gördüğü katılım sürecine bağlılığını halen korumaktadır. Türkiye, AB ile birçok alanda mevcut olan iş birliği mekanizmalarını ortak çıkarları doğrultusunda devam ettirmek arzusundadır." ifadelerini kullandı.

Mülteci krizinin doruk noktaya ulaştığı dönemde AB ile yapılan Göç Mutabakatı'nda kaydedilen müspet sonuçların, Türkiye ile AB'nin birlikte çalıştığında neler başarabileceğinin göstergesi olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu düşüncelerle başta vatandaşlarımız olmak üzere bütün Avrupalıların Avrupa Günü'nü tebrik ediyor, Türkiye-AB ilişkilerinde hayırlara vesile olmasını diliyorum."

Cumhurbaşkanı Erdoğan avrupa günü

DEM Partililerden akıl almaz ırkçılık ve bölücülük: Batı'dan gelip toprağımıza sahip çıkıyorsunuz!

Mardin Belediyesi'ne kayyum atanmasını protesto eden DEM Partili göstericilerin sarf ettiği skandal sözler büyük tepki çekti. Kalabalık içerisinde bulunan kadın, "Bizim ülkemiz bizim memleketimiz. Biz kendi memleketimizde yaşayamıyoruz sizin yüzünüzden. Siz kimsiniz ki batıdan gelip toprağımıza sahip çıkmaya çalışıyorsunuz?" dedi.