ERMENİ ÇETELERİNİN KATLİAMLARINA DİRENEN KÜRTLERİN TORUNLARINI KİM ÖLDÜRDÜ?

Ceyhun Bozkurt ve Barış Özkan, ‘Haberin Olsun’un yeni bölümünde, ABD Başkanı Biden’ın ‘soykırım’ yalanı, Levent Gültekin ve Murat Sabuncu’nun Biden’a verdiği destek ve PKK katliamları ile Ermeni çeteleri ilişkisi masaya yatırıldı.

BOZKURT: ERMENİ ÇETELERİNE DİRENEN KÖYLER LİSTELENDİ VE ONLARIN TORUNLARINDAN PKK ÜZERİNDEN İNTİKAM ALINDI!

Ceyhun Bozkurt, “Biz tarihsel boyut üzerinde dururken ağırlıklı olarak Ermeni çetelerinin o dönemde yaptığı saldırılar üzerinde konuşuyoruz. Ancak tarihin devamlılığı noktasında eksiklerimiz var. Çünkü birileri toplumsal hafızamızı bir türlü diri tutmamaya çalışıyorlar. İç tartışmalar da aslında bu çerçevede ele alınabilir. Biz sürekli birbirimize düşerek belli detayları gözden kaçırıyoruz. Benim sorduğum sorular o çerçevedeydi. Bu bir iddia değildi aslında. Yıllardır üzerinde çalıştığım belli yerlerde bilim insanlarının da bu konuda araştırdıkları bir konu bu. Bu konudaki araştırmacıların da belli tespitleri var. Ben de bunlar üzerine yoğunlaştım. Bizim eksik bıraktığımız nokta şu, zannediyoruz ki Ermeni çete saldırılarını bertaraf ettik, tehcir kararını aldık, Kurtuluş Savaşımızı kazandık ve olay bitti sanıyoruz. Bitmedi. Bitmediğini biz ASALA saldırılarıyla gördük. 2-3 sene sonrasında Talat Paşa suikast sonucu şehit oldu. O dönemin birçok yöneticilerine yönelik Ermeni komitacılarının, teröristlerin yaptığı saldırılar var. Arkasından da ASALA saldırılarını hepimiz biliyoruz. Bir intikam hareketi var. Burada PKK’nın nerede devreye girdiğini görmek için o dönemi hatırlamak gerekiyor. Sevr Antlaşması’na, Paris Barış Konferansı’na bakmak gerekiyor. 1800’lü yıllarda ABD’nin en önemli misyoner yapılanması Amerikan Born’un çalışmalarına ve planlamalarına bakmak gerekiyor. Mesele şu, Sevr Anlaşması ve Wilson ilkelerinde de meşhur Ermeni ve Kürt Devleti denilen, Osmanlı’yı parçalayan denilen sanırım 12. maddesinde esas olrak birçok metinde Ermeni Devleti doğu ve güneydoğumuzda planlanıyor. Bunun için Kürdistan Teali Cemiyeti de Kürt etnik terörü de kullanılıyor. Bunun için Kürdistan Teali Cemiyeti’nin Ermeniler ile yoğun mesai harcayan yapıların hepsi hemen hemen Kürtler ile de çatışıyor. Bu ittifak aslında günümüzde de devam ediyor. 1984’te örgüt silahlı propagandasına başladı. Öncesinde de eylemleri var ama doğrudan silahlı propagandaya bu tarihte başladı. Arkasından doğrudan çok net seçilmiş köylere saldırmaya başladı. Bu köylerin en önemli özelliği, devlete bağlı insanların yaşıyor olması. Kimisi korucuydu, kimisi örgütü sokmamaya çalışıyordu. Doğrudan örgütün hedefi haline geldiler. Araştırmalara konu olmasının da nedeni sonradan bir bakıyoruz ki, bu köylerin büyük çoğunluğu belki araştırılsa somut olarak belki de tamamı 1800’lü yıllarından sonundan başlayan Ermeni çetelerine, hep şöyle bir algı da oluşuyor yok ‘1915’teki sürgün ve arkasındaki tehcir olmasa Ermeni çete saldırıları olmazdı’ diyorlar. Yalan söylüyorlar. Onlar Türk düşmanı. Bunlar tarihin kanalizasyonuna gidecekler. Ali Kemal, Damat Ferit, dönemin Kuvay-ı Milliye’ye vatan hainlik yapanlar nasıl gittiyse bunlar da gidecek. 1800’lü yılların sonundan itibaren başlayan 1890’ın eylül ayında Kukunyan çetesi var, Rusya’dan giriş yapıp eylemlere başlıyor. İran ve Rusya üzerinden giriş yapıp, Kafkasya’da örgütlenip silahlanan örgütler var. Çarlık Rusyası tarafından Osmanlı’ya karşı harekete geçiriliyor. Ciddi katliamlar, çete saldırıları, Müslümanlara yönelik katliamlar gerçekleştiriliyor. Aşırı Ermenici ve Kürtçü yapıların ittifakı aslında yüz senedir sürüyor. PKK da bunu devamı. ASALA ile PKK’nın 82 ya da 83’te ortak bir basın toplantısı var. Ortak hedefleri belirlemişlerdir, ortak hedef için mücadele etmişlerdir. ASALA’nın bir an kendisini sessizleştirip PKK’nın silahlı propagandaya başlaması, bakıldığında yapbozun parçaları oturuyor. Muhtemelen o direnen köyler listelenmiş durumda. O köyler daha PKK üzerinden susturuluyor. O direnenlerin torunlarından intikam alındı. Bu da PKK üzerinden yapıldı. Çünkü devletçilik olgusu 3-5 günde oluşacak bir şey değildir. Tarihi olan, alt yapısı olan bir düşüncedir. Bu köyler neden hedef seçildi? PKK’ya yardım yataklık yapsalardı, geçmişte sıkıntı çıkartmayan köyler olsaydı hedef seçilmezdi. Demek ki geçmişte de bağı var ve devletçilik bağı devam ediyor. Bu çerçevede hem engel hem de intikam amacıyla… Hem PKK’nın hem de arkasındaki kuvvetin önünde bu köyler, hem de intikam alınmak istiyor ve susturulmaya çalışılıyor. Bu tarihsel hafızayı unutmamak lazım.” ifadelerini kullandı.

Ceyhun Bozkurt ve Barış Özkan ile ‘Haberin Olsun’un tamamını YouTube kanalımızda izleyebilirsiniz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!