FETÖ davaları görülürken...
Şehidin mektubu... Şenol Göka 15 Temmuz davalarını SuperHaber'e yazdı
15 Temmuz'da darbe, kaos planı, iç savaş, işgal... Niyet her ne idiyse akıbet umdukları gibi olmadı. Dünyevi güce tapınan, her beyanda en güçlünün yanında yer almayı iman esasları arasında gösteren, yaranmak için vatan evlatlarına hunharca saldıran sapkınların umutları boşa çıktı.
"İnanıyorsanız güçlüsünüz" elhamdülillah, ama inandığınız dünyevi güç ise ve bütün bağlılarınızı en güçlü olduğuna hükmettiğinizin hizmetine adamışsanız, zayıfsınız.
İsimlerinden içeriklerine kadar gazetelerine, dergilerine, televizyonlarına, radyolarına bakın; gücü temsil eden bilişim teknolojisi başta olmak üzere yüksek teknolojiye dolayısıyla bu teknolojiyi ellerinde bulunduranlara nasıl bir hayranlık ve yaranma çabası içinde olduklarını görürsünüz...
Güç, özellikle uluslararası arenada bilişim teknolojisiyle sergilenen güç; önce hayran bırakır, sonra korkutur ve mizacı şekillendirmeye başlarsa sindirir. Sinmiş hizmetkarlar, teknolojiden bir miktar haberdar olmanın ukalalığıyla, seçilmiş olduklarına inanarak hatta iman ederek, kendilerine telkin edilen ve özellikle kitleleri küçümseyen her türlü görevi acımasızca yerine getirirler. Bu ülkede en son çare olarak yıllarca süren telkinler neticesinde hazır hale getirdikleri 'bağlılarıyla', acımasız bir görevi yerine getirmeyi denediler. Ne var ki, hiç hesap edemedikleri, nesilden nesile aktarılan yüzyılların telkiniyle yetişen, vatana ana diyen, anası için gözünü budaktan sakınmayan, onların yalnızca bir kitle olarak baktıkları, küçümsedikleri bu vatan evlatlarının vatanlarına anaları gibi bağlılıkları, vatansızlaştırılmış ukalaların hiç anlayamayacağı bir şeydi. Anlayamazlardı zira bu evlatların şehadete giderken analarına ve vatanlarına nasıl baktıkları onlara unutturulmuştu.
FETÖ davaları sürerken, "Bizim soyumuz var oldukça barınamazssınız, var olamazsınız, sonunda pisliğinizde boğulacaksınız" diye bağıran analar, babalar, eşler hatırlatıyor onlara unuttuklarını. Ve tabii hepimizin duygusunu yansıtan şehidimiz...
Bakın ne diyor;
"Güzeller Güzeli Anacığım,
Ne gözünü gözümden, ne elini yüzümden hiç ayırmadın. Gözünle gördüm, elinle sevdim dünyayı. Seni hiç üzmedim, üzülmeni hiç istemedim. Kimsecikler seni üzemesin diye üzerine titredim. Biliyorum, bana kıyamazsın. Elinden gelse, bana zorluk olmasın diye, benim yerime sen gitmek istersin. Can neymiş ki senin için… Evladına bir şey olmasın diye seve seve canını verirsin. Sen beni emzirirken yüzüme nasıl baktıysan, hep öyle baktım insan evladına. Severek bakmayı senden öğrendim cümle varlığa.
Hani elime kına yapıp göndermiştin ya beni, vatana kurban olsun diye, oldum anacığım. Şehadet şerbetini kana kana içtim elhamdülillah. Herhalde birazı üzerime döküldü, gömleğimi sana getirdiler. Bilirsin, elime ayağıma pek hakim olamam eskiden beri, döker saçarım. Titizlenip gömleğimi yıkama sakın, öylece sakla, sana kan diyecekler ama bakma, şehadet şerbetidir o.
Üzülme. Anaların anası vatan toprağıdır otağım, cennettir mekanım. Ben neysem vatan da odur derdin ve bizi vatanın dağları emzirdi, ovaları gezdirdi diye ninni söylerdin. Hiç ardına bakacak bir hal yok, evladını senin, babamın, ninemin, dedemin, bütün atalarımın anasına emanet ettin. Ona bir şey olmasın diyerek, canımı bir kere değil bin kere seve seve vermeyi sen öğrettin. Ben de öyle yaptım anacığım, gülümseyen yüzümü sen de gördün, dedem, atam nasıl canını feda ettiyse ben de ettim, şahidim Allah’tır en ufak bir tereddüt geçirmedim.
Benden laf açılırsa, yüzünü düşürme, anasının koynunda, de. Anaların anası bu cennet vatanın evlatları huzur içinde olsun diye, atası gibi yaptı, kendini anasının kucağına attı, de.
İnan elim elinde, gözün gözümde, yüzün yüzümdedir. Gülümseyen her çocuğun yüzüne iyi bak, beni görürsün. Gönlünce havasını soluyorsan, suyunu içiyorsan, toprağını işliyorsan vatanın bil ki, evladın huzurludur. Anaların anası vatan toprağına dokun, beni hissedeceksin. Her elini değdirdiğinde toprağa onu öpüp alnıma koyduğumu göreceksin.
Seni vatana, vatanı evlatlarına, evlatları Allah’a emanet ediyorum anacığım".