FETÖ kumpasıyla hayatı karardı: Kumpas itirafına rağmen hapiste
İstanbul'da bir okulda müdür yardımcısı M.Ş.'nin hayatı FETÖ kumpasıyla karardı. Okuldaki FETÖ yapılanmasına karşı çıkan müdür yardımcısına kurulan kumpasta 6 öğrenci taciz iddiasını ortaya attı. 18 yıl hapis cezası alan M.Ş. için öğrenciler iftira attığını kabul etse de kumpas kurbanı olan müdür yardımcısı hâlâ cezaevinde.
İstanbul Eyüpsultan’daki bir okulda müdür yardımcısı olarak görev yapan M.Ş., okul içerisindeki FETÖ yapılanmasına karşı çıktı. FETÖ’cülerin öğrenci velilerini ABD’ye götürme çabalarına set olan M.Ş., okula örgütün yayın organı olan Zaman Gazetesi ve Sızıntı dergisi sokulmasını de engelledi. Teknik gezi adı altında öğrencilerin Zaman Gazetesi’ne götürülmesine mani olan M.Ş., örgüte “himmet” toplamak için okulda kozmetik ürünlerin pazarlanmasını da yasakladı.
KUMPAS BÖYLE BAŞLADI
Yeni Şafak gazetesinde yer alan habere göre, Fetullah Gülen’i hedef alan sözler sarf eden M.Ş., KHK ile ihraç edilen öğretmenlerin de bulunduğu bir toplantıda FETÖ elebaşı Gülen’in ABD ajanı ve mason olduğunu söyledi. Bu icraatlarının ardından FETÖ’nün radarına giren M.Ş., 2009 yılında kirli bir kumpasa hedef oldu. 15 yaşından küçük 6 öğrenci, M.Ş.’nin 2007 yılında kendilerini taciz ettiğini öne sürdü.
EKİP TOPTAN FETÖ’CÜ
Suç duyurusunun ardından M.Ş. hakkında 2010 yılında iddianame hazırlandı. Duruşma Savcılığı’nı FETÖ üyeliği nedeniyle ihraç edilen M.M.D. yaptı. Davaya ise daha sonradan FETÖ ile irtibatları yüzünden ihraç edilen Ş.Ö., Y.H.G., S.A., D.D., A.A., F.T. ve M.Ü. adlı hakimler baktı. Mahkemede taciz iddiasına delil olarak sunulan Adli Tıp Kurumu raporlarını da daha sonradan FETÖ üyesi olduğu ortaya çıkan H.T., C.H.İ., S.Z. ve L.İ.Y. tanzim etti.
TANIKLAR DİKKATE ALINMADI
Duruşmaya katılan okul müdürü, okul aile birliği başkanı, öğretmenler ve velilerden oluşan 18 kişi, verdikleri ifadelerde “böyle bir şeyin mümkün olmayacağını” belirterek M.Ş. lehine tanıklık etti. Okulda eğitim gören başka bir öğrenci ise taciz iddiasında bulunan öğrencilerin, kendisine “M.Ş.’nin kız öğrencileri taciz ettiği yönünde şikayet dilekçesi yazıyoruz. Senin de adını yazıyoruz” dediğini, ancak “Ben böyle bir olay yaşamadım. Şahit de olmadım” karşılığını verdiğini söyledi.
MAHKEME İTİRAFI DİNLEMEDİ
Görülen son duruşmada, iddiaların sahibi olan ve mağdur sıfatıyla davada yer alan 4 kişi mahkemeye gelerek konuşmak istedi. Ancak mahkeme başkanı mağdur sıfatıyla yer alan kişilerin konuşmasına izin vermedi. Bunun üzerine öğrenciler, “Biz buraya konuşmaya geldik, konuşturmadınız. Biz M.Ş.’ye iftira attık” şeklinde beyanda bulundu. Mahkeme başkanı ise yazılı ifade vermelerini istedi.
DİLEKÇE DE KÂR ETMEDİ
Duruşmadan sonra mağdur sıfatıyla yer alan kişiler iftira attıklarına ilişkin dilekçeleri mahkeme başkanına iletti. Öğrencilerin 2015 yılında İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı’na gönderdikleri dilekçelerde “M.Ş. tarafıma kesinlikle herhangi bir cinsel eylemde bulunmamıştır. M.Ş’ye iftira attım. Çok pişman oldum, şikayetçi değilim” ifadeleri yer aldı. Müştekilerin açıkça M.Ş.’ye iftira attıklarını beyan etmesi üzerine yargılanmanın yenilenmesi talebinde bulunuldu.
CEZA KESİLDİ YARGITAY ONADI
İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi ve İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi, “yargılanmanın yenilenmesi koşullarının bulunmadığı” gerekçesiyle yeniden yargılamayı reddetti. Tüm bu süreç sonunda M.Ş. 18 yıl 6 ay hapisle cezalandırıldı. Skandal bununla da bitmedi. FETÖ’cüler dosyanın Yargıtay aşamasında da devreye girdi. Dosya, iki üyesi FETÖ’den işlem görmüş Yargıtay dairesinde onandı. 7 yılı aşkın süredir cezaevinde olan M.Ş. şimdi adaleti sağlayacak bir makam arıyor.
"YENİDEN YARGILAMANIN ÖNÜ AÇIŞSIN"
M.Ş.’nin yaşadığı mağduriyetin giderilmesi için harekete geçen Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Mahkemesi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Muharrem Özen, 18 sayfalık bir mütalaa hazırladı. Mütalaanın sonuç kısmında, “Dosyadaki mağdurların ve mağdur velilerinin iftira attıklarını mahkemenin çeşitli aşamalarında yinelediklerini, sanığın üzerine atılı suçlamaları aslında gerçekleştirmediği belirtilmiştir. Alınmış bu hatalı karara karşı Ceza Mahkemesi Kanunu’nun 308. maddesi çerçevesinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın itirazı neticesinde olağanüstü kanun yoluna başvurulabileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır” ifadelerine yer verildi.
O ÖĞRETMENLER MESLEKTEN İHRAÇ EDİLDİ
Taciz iddialarının hedefi olan müdür yardımcısı M.Ş. mahkemeye sunduğu dilekçede, FETÖ’nün okuldaki faaliyetlerini anlattı. Örgütün kendisi göreve gelene kadar yurt dışına geziler düzenlediğini, her türlü geliri örgüte aktarılmak üzere kermesler düzenleyip, himmet ve kurban bağışı topladığını belirtti. Kendisinin buna mani olduğunu vurgulayan M.Ş., o dönem okulda görev yapan öğretmenler R.D., A.G, M.G., F.K. ve L.K.’nın FETÖ bağlantıları nedeniyle KHK ile mesleklerinden ihraç edildiklerini kaydetti.