FETÖ’nün 'kamikaze' saldırısı mı?

FETÖ başını mı kaldırmaya başladı? Biz İstanbul seçimleri ile haşır neşir olurken Ankara’nın derin kulislerinde bu soru yoğun bir şekilde konuşulur oldu. Arka arkaya kamuoyuna yansıyan bazı gelişmeler de buna örnek teşkil ediyor. Örneğin eski Emniyet İstihbarat Şube Müdürü Sabri Uzun’un FETÖ’ye yardım ve yataklık gerekçesiyle tutuklanması, FETÖ’nün yıllarca hedef aldığı isimlerin bile “FETÖ ile mücadele sulandırılıyor ve bu FETÖ’nün işine yarıyor” kaygısını dile getirmelerine neden oldu. Tam bu olayı tartışırken, sizler fark etmediniz ama yaşanan bir olay deyim yerindeyse Ankara’yı deprem gibi salladı.

Sözünü ettiğim olayla ilgili bazı ayrıntıları, değerli meslektaşım ve 20 yıllık arkadaşım Aytunç Erkin köşe yazısında aktardı (Bkz. Aytunç Erkin, “FETÖ ile mücadele eden albaya ikinci kumpas”, Sözcü Gazetesi, 4 Mayıs 2019). Özetle olay şu:

Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polisler 2 Mayıs Perşembe günü, Oran olarak bilinen bölgede Aşağı Dikmen Mahallesi’ndeki Milli Savunma Bakanlığı lojmanlarının nizamiyesine geldi. Burada askerlere Hakim Albay Mehmet Yüzbaşıoğlu’nun ismini vererek “Şüpheli” sıfatıyla ifadesini almak için kendisini alacaklarını söyledi. Askerler şaşırmıştı. Çünkü sözünü ettikleri kişi Kara Kuvvetleri Hukuk Hizmetleri Başkanı (Adli Müşaviri) Hakim Albay Mehmet Yüzbaşıoğlu’ydu. Koruması vardı. Bunu polislere aktardılar. Polisler de şaşırdı ve bu konuda bilgi sahibi olmadıklarını aktardı. Olay, Mehmet Yüzbaşıoğlu’na aktarılınca işte film orada koptu. Hakim Albay Mehmet Yüzbaşıoğlu, TSK içinde FETÖ ile en sert biçimde mücadele eden, geçmişte bu örgüt tarafından İzmir Askeri Casusluk kumpasında hedef alınan ve sanık yapılan bir komutandı. Yüzbaşıoğlu çok sert tepki verdi. Kesinlikle gelmeyeceğini söyledi. Hatta kaynaklarımdan edindiğim bilgilere göre, sonrasında kendisine “sadece ifadenize başvuracaktık, bir sorun yok” denmesine rağmen “Gitmeyeceğim” diyerek net tavır aldı. Ankara’yı sarsan kıyamet de ondan sonra koptu.

KUMPAS DÖNEMİNİN ADLİ MÜŞAVİRİ ŞİKAYET ETTİ

Şimdilik burada ara verelim ve olayın öncesini aktaralım:

Tarih 7 Eylül 2018… O gün, Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 15 Temmuz'da Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarında adli müşavir, hakim ve savcı olarak görev yapan isimlerin yargılandığı davanın 7'inci celsesi görüldü. Sanıklar arasında kumpas davalarındaki rolü yıllardır konuşulan eski Genelkurmay Adli Müşaviri Muharrem Köse’de vardı. 7’nci celsede tanık olarak dinlenen isim Mehmet Yüzbaşıoğlu’ydu. Yüzbaşıoğlu o gün, sanıklarla ilgili bilgilerini mahkemede anlattı. Yüzbaşıoğlu ile Köse arasında duruşmanın sanıkların soru sorma bölümünde çok sert geçen diyaloglar da oldu.

Tarih 22 Şubat 2019… Ulaştığım bilgilere göre, Muharrem Köse bu tarihte tanık olarak dinlendiği duruşmada Mehmet Yüzbaşıoğlu’nun söylediklerini gerekçe göstererek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayet dilekçesi verdi. Köse’nin dilekçesinde Yüzbaşıoğlu’na yönelik sert ifadeler kullandığı belirtiliyor.

Tarih 19 Nisan 2019… Yine kaynaklarım üzerinden ulaştığım bilgilere göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda görevli Savcı K.K., Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden yürüttükleri bir soruşturma çerçevesinde Hakim Albay Yüzbaşıoğlu’nun gözaltına alınmasını istedi.

2 Mayıs’a gelen süreçte bunlar yaşandı. Hakim Albay Mehmet Yüzbaşıoğlu’nu şikayet eden Köse, aktardığımız gibi birçok kumpas davasında rolü olduğu iddiasıyla yıllardır gündemdeydi. Hatta Muharrem Köse’nin ismi, darbe girişiminin planlayıcıları arasında yer aldı. Yargının TSK'daki FETÖ yapılanmasına yönelik operasyona hazırlanıldığını gören Köse'nin FETÖ darbe girişimini planlanandan erken bir tarihe, 15 Temmuz'a aldıran isim olduğu öne sürülmüştü. (Bkz. https://www.sabah.com.tr/gundem/2019/05/04/hapiste-bile-kumpas-kurdu)

GENELKURMAY BAŞKANI DEVREYE GİRDİ

Gelelim kıyamet bölümüne… Yüzbaşıoğlu’nun gözaltına alınma girişimi bilgisi, Milli Savunma Bakanlığı’na ve Genelkurmay Başkanlığı’na bomba gibi düştü. Kaynaklarımdan edindiğim bilgilere göre doğrudan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler harekete geçti ve bu girişimin kabul edilemeyeceğini çok sert bir dille belirterek Yüzbaşıoğlu’na sahip çıktı. MSB bürokrasisi de bu sırada devreye girdi. Çünkü Yüzbaşıoğlu, FETÖ ile mücadelede çok başarılı görevler yapmış ve bu nedenle örgütün hedefi haline gelmişti. Orgeneral Yaşar Güler başta olmak üzere askeri bürokrasinin net duruşu üzerine savcı geri adım attı. Hemen arkasından da savcı K.K. hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) soruşturma başlattı.

Uzmanlar ve kaynaklar son dönemde terör örgütünün kafasını kaldırmasına örnek göstererek bunun bir “Örgütün adeta kafayı kaldırdığı bir kamikaze saldırısı” olduğu yorumunu yapıyor. Öyle olup olmadığını HSK soruşturması sonrasında anlayacağız. Olayın diğer ayrıntılar ve Yüzbaşıoğlu’nun neden hedef haline geldiğini yarınki yazımıza bırakalım…