Fikret Orman: Gözüm üstünde!
Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, Leipzig maçının ardından gündemle ilgili açıklamalarda bulundu.
Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, Temsa ile yapılan sponsorluk anlaşması basın toplantısında konuştu.
Orman'ın açıklamalarında satır başları:
LEİPZİG ZAFERİ
"Dün güzel bir gündü. Verdiğimiz emeğin beğenilmesi, o emeğe para harcayanların mutlu bir şekilde eve dönmesi büyük mutluluk. Güzel futbol izlemek isteyenleri mutlu etmeye devam ediyoruz. Allah bize bunu devam ettirmeyi nasip etsin. Biz yöneticiler olarak bu tür galibiyetler olunca 'Evet, yapabiliriz' diyoruz ama bunu bazıları kibir olarak görüyor. Biz kibir olarak görmüyoruz, özgüvenimiz yerine geliyor ve takımımıza güvendiğimiz için kazanacağımıza inanıyoruz."
FENERBAHÇE DERBİSİ
"Derbiyi kaybetmekten daha fazla, oradaki ortam, Beşiktaş'la, oyuncularla, kurumumuzla alakalı yapılan muamele ve demeçler üzdü. Futbolda kazanmak ve kaybetmek var ama önemli olan centilmence oynamak."
"Dün oyun oynamak için sahaya çıkmış oyuncular vardı. Kurallar dışına çıkan bir oyun yoktu. Herkes keyifli bir akşam geçirdi. Derbide ortamı germek, bölmek, taraflara çekmek gibi ortam vardı. Kimse bundan memnun değildi. Fenerbahçeliler bile. Türkiye'de taraftar sıkıntısı yaşanıyor. Atmosferi germek için demeçler yapılıyor. Bu ortamların futbola katkısı olmuyor."
"Dünkü maçta Keita diye bir oyuncu var, 80 milyona Liverpool'a gitti. Türkiye'de bir takımda oynasa o paraya gidebilir miydi? Hayır. Marka değeri yok. Biz de marka değerini öldürmek için bir çaba var."
"O akşam yöneticilerin verdiği demeçleri Avrupa'da görebilir misiniz? Soyunma odalarında yöneticiler tarafından benim futbolcularıma küfürler ediliyor. Böyle bir şey Avrupa'da olabilir mi? Bunlar ne kazanç getiriyor? Kavga değil bu, bir spor. Atatürk, 'Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim' diyor. Ahlak sadece sporcu için değil yöneticiler için de geçerli. Koro halinde yöneticilerimize küfür ediliyor. Bu mu Türk futbolunu ileriye götürecek? 70 yaşını geçmiş, 15 senedir yöneticilik yapan insanlara yakışıyor mu? Benim futbolcumun özel hayatına girmek bel altına inmek kime ne kazandıracak. Benim oyuncum ailesini kurmuş."
"Derbide koro halinde küfürler edildi. 2. devredeki maçta aynısını biz yapsak, kötülük tohumlarını devam ettirmiş olacağız. Biz bunu yapmasak, Kadıköy'de oynanacak bir sonraki maçta yine koro halinde küfürler olacak. Bu mu Türk futbolu? Yöneticilerin görevi ortamı germek, düşmanlık yaratmak değil; akil davranmak, gerginliği yatıştırmak olmalı. Birilerine hak mahrumiyeti cezası verildi. Neyi çözüyor bu hak mahrumiyeti cezası?"
"TFF hak mahrumiyeti veriyor, neye yarıyor bu? Gerekirse futboldan men edilsin, yöneticilik yapmasın. Fenerbahçeli taraftarlar da bunlardan memnun değil. Sokakta bir sürü insanla konuşuyorum, bu olaylardan rahatsız oluyorlar. Boks yapmıyoruz, futbol oynuyoruz. İnsanları kavgaya çekmeyin."
"Küçücük çocuklara seremonide hareket yaptırıyorlar. Önceden kurgulanıyor bunlar. Yazık günah o çocuklara.. Efendi Beşiktaş'ı ortaya koymamızın sebebi geleneklerimizdir."
DERBİNİN HAKEMİ ALİ PALABIYIK
"Hakemle alakalı çok şeyler konuşuldu. Hakem yorumcusu değilim. Olaya bir tek Ali Palabıyık değil, yan hakem açısından da bakıyorum. Ali Palabıyık gibi genç hakemleri kazanmalıyız. Kaybetmek kolay. Hakemdir, hata yapabilir. Bizim maçımıza denk geldi. Fakat yan hakem bizim Karabük maçında da golümüzü vermedi. Gözüm onun üzerinde. Takip edeceğim onu. Yazık yani Beşiktaş'a. 77 cm bariz, net golümüz verilmedi. Penaltımızı vermedi ve atacağı oyuncuyu atmadı. 3 kırmızı kart, hocayı da gönderdi. Daha ne olabilir?"
"Maç öncesi 'Fenerbahçe toparlar, büyük camia, daha çok erken' dedim. Pozitif olsun, tansiyon düşsün diye söyledim bunları. Bu dakikadan sonra TFF'nin ne yapacağını görmek istiyorum. Bizim de öz eleştiri yapmamız lazım. Bütün faturayı karşı tarafa yıkmamalıyız. Quaresma gibi bir oyuncu, o kırmızı kart ona yakışmadı. Hayır demiyorum mesela. İlkinde bile kırmızı olabilirdi."
"Biz bir Dünya kulübü olmak istiyoruz. Takımımız da kazandıklarıyla buna destek oluyor. 100 milyonun üzerinde bir taraftar kitlemizin olmasını istiyoruz. Dünya nüfusunun %62-63'ü Asya'da yaşıyor. Burada da 1.8 milyar Müslüman nüfus var. Beşiktaş'a sempati için ne gerekir? Başarılar ve en iyi Müslüman takımı olması. İdeolojiye çekmek değil niyetim. Müslüman takım söylemimi cımbızlayıp çarpıtmanın bir anlamı yok."
"Ben spor yazarı veya hakem yorumcusu değilim. Yorumlamayı doğru bulmuyorum. Hakemlerin maçlarda gördüklerini çalmalarını istiyorum. Koskocaman bir camianın başkanıyım. Bu derbideki konuşmaları söyledim. Anlayan anlar, başka yere çekmek isteyenler olacaktır, niyetim belli. Bu kulüpler hancı, bizler yolcuyuz. Faruk Ilgaz, Süleyman Seba, Özhan Canaydın iyi tanınan başkanlardır. Önemli olan bu."