Gaziantep saldırısını nasıl anlamalıyız? 13 maddede cevabı...
Yenişafak yazarı Kemal Öztürk, bugünkü köşe yazısında IŞİD'in Gaziantep saldırısını değerlendirdi.
İşte Öztürk'ün 13 başlıkta topladığı o çarpıcı değerlendirmesİ;
Gaziantep saldırısını nasıl anlamalıyız?
1.
Gaziantep saldırısının, Türkiye'ye yönelik başlatılan büyük saldırının bir parçası olduğunu unutmayın. Münferit değil, amaçsız değil, plansız değildir. Bu saldırının, bir büyük fotoğrafın parçası olduğunu fark edin.
2.
Tartışmalarınızın, okumalarınızın ve analizlerin tümünde büyük fotoğrafı aklınızdan çıkarmayın. Büyük fotoğraf, çok uluslu güçlerin, maşa olarak çoklu örgütlerle Türkiye'yi cezalandırmak istediği fotoğraftır. Sizi, bu büyük fotoğraftan uzaklaştırıp, detaylarda, gereksiz ayrıntılarda boğmak isteyen her türlü tartışmadan kaçının, büyük fotoğrafa odaklanın.
3.
15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ, PKK ve IŞİD'i kullananların, ikinci planda Türkiye'da toplumsal çatışma çıkarma, kritik fay hatlarının kırılması için uğraşacakları biliniyordu, bunu hatırlayın. Gaziantep saldırısında seçilen lokasyon, etnik kimlik, saldırı türü tam olarak iç savaş çıkarmayı hesaplayan çok profesyonel bir seçimdir.
4.
Eylemi 12-14 yaşlarında bir çocuk yaptı diye, saldırıyı hafife almayın, basit görmeyin, arkasında kimse yok sanmayın. Saldırı çok spesifik, çok profesyonel, çok düşünülmüş ve acımazsızca planlanmış bir saldırıdır. Bunu Gaziantep'te eğitimsiz, yarı deli IŞİD yöneticilerinin planladığını sakın düşünmeyin.
5.
Canlı bomba, Şahin Bey İlçesi, Akdere mahallesinde patlatıldı. Burada Kürtler, Aleviler, Türkmenler, Araplar yaşıyordu ve 6-8 Ekim Kobani olaylarında en çok çatışmanın yaşandığı yerdi. Bomba, tüm fay hatlarının kesiştiği yerin tam ortasında patlatıldı. Meseleyi anlayın.
6.
Bu bölgede AK Parti %45, HDP % 41 oy almasına rağmen, HDP'nin ölenleri 'Kürt' diye hemen sahiplenmesini, cenaze sahibi pozisyonuna girmesini, hemen 26 ilde eylen kararı almasını, hastane ve cenaze törenlerinde Gaziantepli olmayan bir grubun “Katil AKP, Katil Erdoğan” diye sloganların atılmasını, günlerdir sessiz olan HDP ve PKK hesaplarının aktive olmasını, gösteriler yapılmasını dikkatle inceleyin.
7.
Saldırıyı IŞİD yapmasına rağmen, bu örgütün en çok Türkiye'ye saldırmasına rağmen, Kandil'in hemen yaptığı açıklamada, “eylemi IŞİD yapsa da suçlu AKP'dir” açıklamasını, AK Parti ve IŞİD işbirliği suçlamalarını, dünyadaki medyaya bu yönde servisler yapılmasını dikkatinizden kaçırmayın.
8.
Saldırı IŞİD'in emellerine hizmet ettiği gibi, bundan PKK/KCK/HDP'nin de büyük fayda sağladığını, kullandığını ve bir can suyu gibi gördüğünü gözden kaçırmayın. 'Bu eylem, IŞİD/PKK ortak operasyonu olabilir mi?' sorusunu sorun, cevap arayın.
9.
Bu soruya 'saçmalık' diyenlere, IŞİD'in Cerablus'u silah sıkmadan, PYD/PKK'ya neden teslim ettiğini sorun. Suriye'nin, örgütlerin ve güçlerin, bazı bölgelerde çatıştığı, bazı bölgelerde işbirliği yaptığı kaygan bir zemin olduğunu unutmayın. Örnek, Kamışlıda can ciğer olan Esed, PYD güçleri, Haseke'de çatışıyor. Bunu da sorunuza cevap vermeyenlere söyleyin.
10.
Bu saldırıyı, Suriye'deki dengelerden, Irak'taki gelişmelerden bağımsız düşünmeyin. Mesela Carablus'un el değiştirmesi PYD, IŞİD, muhalifler, Türkiye, ABD, Rusya, İran, Şam için hayati bir önem taşıyor, bunu aklınızdan çıkarmayın.
11.Eylemle birlikte tartışmayı bıraktığımız konulara dikkat edin. 15 Temmuz darbesi, FETÖ terör örgütünün yaptıkları, 15 Temmuz dayanışma ruhu, halkın meydanlarda devletine ve ülkesine sahip çıkması, gaziler, şehitler, milli birlik çabaları, siyasilerin ortak hareket etmesi gibi konular birden gündemden düştü, farkına varın.
12.
Bu saldırılar sonrası etnik kimlik, mezhep, inanç, din, milliyetçilik gibi konularda şiddet eğilimli açıklamalar, tahrik edici konuşmalar, demeçler, mesajlar verenlere dikkat edin. Onlar da bu saldırının yan destekçileridir.
13.
Tüm bunları bilin, anlayın, fark edin ve oyunu bozacak en önemli şeyi sakın unutmayın: 15 Temmuz Ruhu tüm oyunları bozan en önemli şeydir. Bunu her zaman hatırlayın, hatırlatın, unutturmayın.