Gençlere yeni tuzak: Dijital uyuşturucu

Semih Çelik adlı sadist, 19 yaşındaki İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil'i vahşice katletti. Tüm dikkatler Çelik'in Discord üzerinden yaptığı görüşmelere çevrildi. SuperHaber, gençler üzerinden dijital platformlarda yapılan görüşmelerle ilgili tehlikeleri, Adli Bilişim Uzmanı İsa Altun’a sordu. Altun, gençlerin yeni tehlikesinin “dijital uyuşturucu" olduğunu ifade ederek aileleri uyardı ve alınması gereken tedbirleri açıkladı.

MEVLÜT YÜKSEL/ÖZEL HABER

Türkiye önce Diyarbakır’da Narin Güran cinayeti ve sonra da Tekirdağ’da Sıla Bebek olayı ile sarsıldı. İki olayın yankıları devam ederken, bu kez geçtiğimiz hafta İstanbul’da da iki genç kızın vahşice öldürülmesi olayı şoku yaşandı. Eyüp’te ve Fatih Edirnekapı Surları’nda Semih Çelik adlı sadist, 19 yaşındaki İkbal Uzuner ile Ayşenur Halil'i vahşice katletti.

GENÇLER DİSCORD ÜZERİNDEN ZEHİRLENİYOR!

Duyanların inanamadıkları ve gençler adına ailelerin korkuya kapıldıkları korkunç cinayetlerin ardından tüm dikkatler bir kez daha takip edilemeyen sosyal medya platformlarına çevrildi. İki genç kızı hunharca öldüren Semih Çelik'in Discord üzerinden yaptığı görüşmeler, son yıllarda gençler üzerinde oynanan inanılmaz oyunları gözler önüne serdi.

SuperHaber, gençler üzerinden dijital platformlarda yapılan görüşmelerle ilgili tehlikeleri Adli Bilişim Uzmanı ve Bağımlı Danışmanı İsa Altun’a sordu. Altun, gençlerin yeni tehlikesinin “dijital uyuşturucu" olduğunu ifade ederek aileleri uyardı ve alınması gereken tedbirleri açıkladı.

Gençlere yeni tuzak: Dijital uyuşturucu

“ADLİYE, AMATEM ,HASTANE POLİSLİĞİ VE SAHA GÖZLEMLERİM”

Altun açıklamasında, şu noktalara dikkat çekti:

"Narkotik birimlerinde uzun yıllar görev yapmış bir polis olarak, bu birimlerde görev yapan her polis ya da jandarma, uyuşturucu ticaretini bir insanlık suçu kabul etmiş ve bu suçla mücadeleyi 'tüm dünya çocuklarını kendi çocukları olarak gören' bir bakış anlayışıyla sürdürür. Bu zihniyet ile ülkemiz kolluk birimleri tarafından ülkemiz boyutundaki mücadeleye verilen önem ve değer aynı derecede küresel iş birliği için de geçerlidir.

Günümüzde ülkede ve dünyada tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar çok ve çeşitli uyuşturucu türü bulunuyor. Özellikle son yıllarda geleneksel uyuşturucular ile birlikte kimyasal yöntemler kullanılarak üretilen sentetik uyuşturucular sorunun daha kompleks hale gelmesine sebep olmuştur."

Altun konuşmasında sadist Semih Çelik olayına dikkat çekerek, "Toplumlar için büyük bir problem haline gelen madde kullanımı ve bağımlılığı ile mücadele çok boyutlu bir sorun olmakla birlikte, böyle bir sorunla etkili ve başarılı mücadele ise ilgili tüm kurum ve kuruluşların koordinasyonu, birlikteliği ve desteği ile yürütülmesi gereken bir süreci kapsar. Uyuşturucu kaynaklı suçlar hem sağlık hem de güvenlik sorunu oluşturuyor. Küreselliği nedeniyle çok boyutlu bir mücadelenin ulusal ve uluslararası paydaşlarca uyum içerisinde yürütülmesini gerektiren bir alandır.

Uyuşturucuya olan talebi önlemeden, ticaretiyle mücadele etmek oldukça güçtür" şeklinde görüş belirtti.

“AİLELER SAHTE HESAPLARLA ÇOCUKLARINI İZLİYOR”

Açıklamasının devamında,internet üzerinden gençlerin suça yönlendirilmeleri konusuna da değinen Altun, ”Aileler çocuklarının psikotrop maddelere bulaşmasından çok korkuyor. Bu yüzden sosyal medyada sahte hesap açıp,çocuklarına yazarak maddeye karşı tepkilerini ölçmek için takip ediyorlar. Aileler çocuklarının telefonunu kaybetmesi ve çaldırması halinde, “acaba telefonu uyuşturucu madde satan torbacılara mı sattı!”diye kaygı ve korku içine giriyorlar.” ifadelerini kullandı.

“AİLELER BAĞIMLILIKLAR KONUSUNDA BİLİNÇ KAZANDIRILMALI”

Adli Bilişim Uzmanı ve Bağımlı Danışmanı İsa Altun, aileleri özellikle uyuşturucu bağımlılığı konusunda da uyardı ve “Bağımlı yakınları evlatlarının bağımlı olmasının ardından bağımlı ile aile fertleri arasında birbirlerini suçlama, darp hatta cinayetlere varan dramlar yaşanıyor. Bağımlı tedavisi ve rehabilitasyon konusunda başvuracakları resmi makamlar ve yol haritaları konusunda bilgi sahibi olmadıklarından aile içi huzursuzluk, gerginlik, kavga ve hatta boşanmalara bile sebep olabiliyor.

Bazı bağımlı anneleri çocuklarının ruhsal ve fiziksel yoksunluk anında yaşadıkları krizleri görmemek için evindeki altınları, cep telefonlarını ve diğer eşyaları satıyorlar. Madde bağımlılığı ile mücadelede yeterli bilinç ve farkındalığı olmayan bağımlı yakınları, talebi azaltmak için (polise ve yargıçlara)baskı yapılması, gençler için mahallelerde spor tesislerinin yapılması, kültür ve sanat etkinlik alanlarının yapılması gerektiğini vurguluyorlar.” görüşünü dile getirdi.

“SATICILAR KÜÇÜK YAŞTAKİ ÇOCUKLARI CEZA ALMAZ ANLAYIŞINDAN KULLANIYOR”

Altun, özellikle büyük şehirlerde uyuşturucu satıcılarının taktik değiştirdiğine dikkat çekti ve “Torbacılar son dönemlerde çocukları kullanıyorlar. Çocukların ceza almayacaklarını bildikleri için suç çeteleri çocukları kullanıyor. Torbacılar türbanlı kızlarla birlikte uyuşturucu pazarlıyorlar. Çünkü türbanlı kızların üstü aranmadığı ve polisçe dikkat çekmeyeceği anlayışından dolayı bu yöntem yapılıyor. Torbacılar ve kullanıcılar sosyal medya hesaplarında özel işaretler ve rakamlar (hint keneviri sembolü, 7/24, eros tanrıçası, şırınga, kaşık) gibi semboller ve emojiler kullanıyorlar" vurgusunda bulundu.

GENÇLERİN YENİ TEHLİKESİ: DİJİTAL UYUŞTURUCU

İsa Altun, açıklamasının en önemli yeri olarak söylediği, ”Gençlerin yeni tehlikesi dijital uyuşturucu” konusuna da değindi.

Altun, her türlü suç örgütlerinin,özellikle telegram ve discord gibi sosyal iletişim platformlarına üzerinden haberleştiklerini belirterek şunları söyledi:

"Çocukları ve gençleri zehirlemek için her yolu deneyen karanlık odaklar şimdilerde 20 dolara müzik satıp beyni müzik dalgalarıyla zehirliyorlar. Dark Web’de satılan müzikli uyuşturucu alan gençler kulaklıklarını takıyorlar, başlarına kapüşonlarını geçiriyorlar ve kendilerini "dijital zehirle" geçtikleri bir dünyanın içine bırakıyorlar. Biri dönüp korkuyla zıplıyor, diğeri şiddetli bir şekilde titriyor, bir başkası endişe içinde kıvranıyor.

Bunun adı, internette gençler arasında yeni moda olan i-dosing çılgınlığı. Gençler, gerçek hayattaki uyuşturucu maddelerden almışçasına beyinlerine etki eden sözde 'dijital uyuşturucular' alarak kafayı buluyorlar. Bu gençler, "alkol," "afyon," "marihuana," "peyote kaktüsü" ve "orgazm" gibi isimlerle dört "dozu" 20 dolara satılan müzikleri dinleyerek gerçek dünyanın dışına çıkıp, kafayı bulacaklarına inanıyorlar. Gençler arasında popülarite kazanan i-dosing çılgınlığı tüm dünyada yayılıyor. Yaşadıkları anların videosunu çekip internete koyan gençler, aldıkları 'dijital uyuşturucu dozları'nın ancak madde alarak ortaya çıkması mümkün olan farklı duyguları tetiklediğini iddia ediyorlar. İnternete yükledikleri videoların izlenme sayısı 500 bin ile 1 milyon kişi arasında değişiyor.

“GENÇLERİ SOSYAL MEDYA İLE ZEHİRLİYORLAR”

Bağımlılıkla mücadelede ‘sokak çalışması’ olmadan başarı sağlamak mümkün değildir. Sokağın ruhunu teneffüs etmeden yapılan çalışmalar ve projelerin sağlıklı sonuçlar sağlaması düşünülemez. Torbacılar daha çok genci etkilemek için gençler arasında kullanımı artan metamfetaminin ‘kişiye sonsuz güç enerji verdiği, mutluluk sunduğu, farklılık sağladığı, kilo verdirdiği, statü kazandırdığı, özgüvenini artırdığı’ gibi akla mantığa aykırı, saçma sapan ve bilimsel olmayan yalan ve tuzaklarla kandırıyorlar. Torbacıların hedefinde uzun yol şoförleri de var. Uzun yola çıkan şoförleri uykuyu baskılayan, uyanık ve diri tutacak tek maddenin metamfetamin olduğu yalanını söylüyorlar.

“UYUŞTURUCU SUÇLARINA BAKANLIKLAR DA MÜDAHİL OLMALI”

Adliyede uzun yıllar görev yaptım. Maddeyle mücadelede etkin bir çözüm için hukuksal yaptırımların uygulanması şart. Çocukların cinsel istismarına yönelik açılan davalarda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı müdahil oluyor. Kadınların şiddete uğraması halinde ya da kadın cinayetlerinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı mahkemelerde müdahil olmaktadır. Aynı durumun uyuşturucu ile mücadelede olması gerekmektedir. Psikotrop maddeleri pazarlayan, ihraç eden ve yer sağlayanlara karşı da bakanlıkların müdahil olması bütüncül bir politika sağlayacaktır.

Psikotrop maddelerle mücadelede akla gelen ilk bakanlık Adalet Bakanlığı gelse de bu sorun Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Spor ve Kültür Bakanlığını da ilgilendirmektedir. Bu bakanlıklar arasında iş birliği şarttır. Madde bağımlılığı birçok sorunun ortaya çıkardığı bir sorun. İzole bir sorun değildir.

YENİ BELA: METAMFETAMİN İLLETİGÜNDEN GÜNE YAYILIYOR

2019 yılında ülkemizde metamfetamin yakalamalarında başlayan keskin artış, takip eden 2020 ve 2021 yıllarında da devam etmiş, 2022 yılında ülke tarihinin en fazla miktarda metamfetamin yakalaması gerçekleştirilmiştir. Yakalama miktarlarındaki bu artış kullanım olaylarına da yansımaktadır.

Kolluk birimlerimizce ülke içi ve sınır illerimizde gerçekleştirilen metamfetamin yakalamaları göz önüne alındığında ülkemizin metamfetamin kaçakçılığında hedef olduğu görülmekle birlikte 17 Ocak 2022 tarihinde İstanbul Havalimanı kargo bölümünde gümrük birimlerimiz tarafından gerçekleştirilen Meksika kaynaklı Filipinler hedefli yaklaşık 250 kg metamfetamin ile 22 Ocak 2022 tarihinde yine İstanbul Havalimanı kargo bölümünde Meksika kaynaklı Çin hedefli 156 kg metamfetamin yakalamaları, ülkemizin coğrafi konumu sebebiyle metamfetamin ticaretinde transit ülke olarak görülmeye başlandığının ilk işaretleri olabilir.

METAMFETAMİNDE KORKUNÇ RAKAM!

2022 yılında Türkiye’de 77 bin 764 metamfetamin olayı gerçekleşmiştir. Bu olaylarda 101.193 şüpheli yakalanmış ve 16.210 kg metamfetamin ele geçirilmiştir. 2022 yılında ele geçirilen metamfetamin yakalama miktarında bir önceki yıla göre yaklaşık 3 kat artış gerçekleşmiştir.

Geleneksel olarak bitki görünümü vermek amacıyla bitkisel materyal, tütün ve zaman zaman esrar üzerine püskürtülerek sigara şeklinde kullanımı olan kannabinoidlerin son yıllarda kağıt materyallere emdirilerek ve elektronik sigaralar için e-sıvı formunda da görülme sıklığı artmaktadır.”dedi.

Gençlere yeni tuzak: Dijital uyuşturucu ile ilgili etiketler Discord
GÜNÜN VİDEOSU

Peş peşe 'Dikkat edin' çağrısı! İstanbul'da hem kara hem hava trafiği felç oldu!

İstanbul'da peş peşe verilen uyarılar sonrası lodos, sağanak ve fırtına başladı. Hava birdenbire kararırken AFAD, MGM ve AKOM'dan peş peşe 'dikkat edin' çağrısı geldi. Fatih'te sağanak yağış başladı, Bayrampaşa'da rögar taştı.