Gidemezsiniz değil, dönemezsiniz deniyor...
Ülkemizde bulunan geçici koruma altındaki kişilerle ilgili olarak bayram tatilinde ülkelerine gitmelerine yönelik düzenleme eleştiriliyor.
Bazıları diyor ki, bu düzenleme ile Suriyeliler ülkede bırakılıyor, gitmelerine engel olunuyor.
Düzenlemeye bakıyorum, böyle bir netice çıkarmaya müsait değil.
Tersine. ‘Giderseniz bir daha dönemeyeceğinizi bilin!’ deniliyor.
Yani sınırlar gitmek isteyenlere kapatılmış değil.
Önceki yıllardan farklı olarak, “Giderseniz dönmeyeceğinizi taahhüt eden bir belge imzalayın, gidin ve dönmeyin, dönmeyi düşünmeyin” mesajıdır verilen…
Ama düzensiz göçmen ve geçici koruma statüsü sağlanan sığınmacılara yönelik kin ve nefret dili ve düşüncesi akılları öylesine işgal etmiş vaziyette ki, okuduklarını bile anlamaktan uzaklar…
Bakanlık ilk gün söyledi, cenazeler için üç günlük bir izin var. Üç günü geçireni de geri almayacak Türkiye…
Gitmek isteyene ise güle güle. Ama bir daha dönemeyecek.
Savaş ister bitsin, ister sürsün giden ülke sınırlarından içeri alınmayacak…
Bunları bilerek gidenin, “Ben bunu bilmiyordum” deme ve dönme arzusu göstermesi hiçbir şey ifade etmeyecek…
Her bayram sanki ülkedeki tüm Suriyeliler ülkelerine gidiyor ve sonra geri dönüyormuş gibi bir hava estiriliyor ya, o da ayrı bir konu.
Ülkelerine giden, bayramlaşıp eşini dostunu ve oradaki malını mülkünü, işini gücünü kontrol edip dönenlerin sayısı her zaman sınırlı idi, öyle yüzbinleri bulan bir sayı yoktu.
Bununla birlikte “Mademki gidiyorlar, orada kalabiliyorlar, eşleriyle dostlarıyla bayramlaşabiliyorlar, o zaman şartlar onlar için normalleşmiştir ve gelmelerine gerek yoktur”, diyor siyasi irade…
Bunu da yeni söylemiyor. Yıllardır söylüyor. Ancak uygulama konusunda bu yıl kesinlikle kararlı olunacak. Mesele budur.
Gidenler dönmeyeceklerini beyan ettikleri bir belge imzalayacaklar. O belge ile çıkacaklar. Dönüşleri ise kesinlikle olmayacak.
Bütün bu açıklamalara rağmen kalkıp “Hükümet sığınmacıların gitmelerini engelliyor!” diye yaygara kopartmak mantıklı mı?
Kimsenin kimseyi engellediği, yolundan çevirdiği yok.
Hatta mümkün olduğu kadar çok gitsinler ve ülkelerinde mutlu ve mesut yaşasınlar. İnsanlarımız da gelenler bir türlü gitmek bilmiyor noktasından da uzaklaşsınlar.
Nitekim geri dönüşleri sağlayabilmek için yapılanlara bakılınca, tüm çabanın gelenlerin gitmesi üzerine olduğu görülecektir.
Şu ana kadar dönenler altıyüz bini geçmiştir.
Güvenli bölgeler arttıkça insanlar da dönüşe hazır hale geliyorlar.
Muhalefetin yapması gereken güvenli bölgelerin artırılması için uluslararası topluma baskı yapmaktır. Özellikle de ABD’ye…