Gündemde yok denilse de seçim kaçınılmaz
ÇOK popüler konudur. Ne zaman adı geçse herkes kulak kabartır. En çok da onun kulisi yapılır. Bu da ülkenin kaderini, her şeyini doğrudan etkileyen en hayati gelişmedir. Yani... Bir erken seçim olasılığı...
Ancak bu kez iş, dedikodudan farklı. Ankara'da derin kulislerde herkesin kulakta kulağa fısıldadığı bir seçim lafı var. Bu nedenle, mevcut ayağı yere basan parametreleri yanyana getirdiğinizde bir erken seçimin ayak sesleri duyulur hale geldi.
ONLAR DOĞRULAMAZ
Şüphesiz yetkili ağızlara sorulduğunda siyasi bir kilitlenmeye yol açmamak, mevcut siyasi, ekonomik piyasa düzenini ürkütmemek adına bir seçim olmayacağını söyleyeceklerdir.
NİTEKİM
Nitekim, siyasi tarih, seçim iddialarını reddeden siyasilerin bu söylemlerinin ardından defalarca seçimlerin yapıldığı örneklerle doludur.
Ankara'da bir seçimin ya da seçimlerin olma ihtimali çok konuşulur hale geldi. Elimizde bu yönde güçlü işaretler var. Haber, analiz de zaten bu değil midir?
DAVUTOĞLU'NU YAZDIĞIMIZDA DA İNANMAMIŞLARDI
Aynısını Ahmet Davutoğlu'nun Başbakanlığı sırasında yapmıştık. Geçen Şubat ayında elimizdeki bilgi ve sağlam kulislere bakıp, Davutoğlu'nun Mayıs gibi gidebileceğinin işaretlerini vermiştik. O zamanlarda bana hayal gördüğümü bunun imkansız olduğunu söyleyenler olmuştu. Davutoğlu Mayıs'ta görevinden ayrıldı.
YILDIRIM'DA SIKINTI YOK AMA
Şimdi de Ankara'da benzer sinyaller alıyorum. Ancak şunu söyleyeyim, Başbakan Binali Yıldırım ile ilgili bir sıkıntı yok. Ancak bazı bakanlar, milletvekilleri ve belediye başkanları ile ilgili 'Acaba FETÖ ile ilgili önceki bağlantıları sıkıntı mı çıkaracak' şeklinde tamtamlar çalmaya başladı. İlginçtir bunları çıkaranların ciddi bir bölümü AK Parti'nin içinden.
İŞTE O GERÇEKLER
Gelelim neden seçim ihtimalinin giderek arttığına ve bu kulislerin çoğaldığına. Okuyun ve bir de siz kendiniz karar verin seçimin ne kadar yakın olduğuna...
İÇERİDEKİ SIKINTI
1- 15 Temmuz'daki ihanet girişimi sonrasında ortalık toz duman. Tutuklanan, atılan ve açığa alınanlar haricinde on binlerce insan FETÖ bağlantısı şüphesi nedeni ile zan altında. Doğru olsun ya da olmasın ağır şüphe bulutu giderek her yere çöküyor. Buna AK Parti de dahil. Dışarıdan 'Ya bu kadar alınan etkilenen var. Peki hiç mi hükümetten partiden kimse yok' diye eleştiriler gelirken, AK Parti içerisinden de, 'Bu FETÖ bağlantılı olanlar partimize zarar veriyor, ikili oynamadıklarını nereden bilelim' sesleri duyuluyor.
İSİMLERİ AÇIKÇA SÖYLEYENLER VAR
Yani bir temizlik isteniyor. Sağda solda açık açık belediye başkanlarının, bakanların, vekillerin ve diğer siyasetçilerin isimlerini söyleyenler bile var. Artık duya duya herkes ezberledi. Doğru mu iç hesaplaşma mı bilinmez. Ama bunun için de en kısa yol otomatik temizlik. Yani bu bazı seçilmişleri bir daha seçtirmemek. Eğer varlarsa tabii ki. O da seçimden geçiyor.
YEREL SEÇİM DE KAPIDA
Bazılarına göre, bir erken seçim olacak. Yasal altyapısı da sağlanırsa yerel ve genel seçimler en geç gelecek yaza dek yapılacak.
Normalde 2019 Mart'taki yerel seçimle, 2019 Kasım'daki planlı genel seçimler 2017'de aynı potaya konulacak. Yeni listelerle de halka, 'bakın o isimleri 'temizledik artık yoklar' mesajı verilecek.
MİTİNGLER BAŞLIYOR
2- Çok güvenilir kaynaklara göre, Başbakan Binali Yıldırım, darbe girişiminde halkın dik ve vatanına sahip çıkan duruşundan dolayı tüm yurtta 81 ilde teşekkür mitinglerine çıkacak. Bu da aslında seçimler öncesi önemli bir işaret.
DARBEDEN GÜÇLENEREK ÇIKMA KURALI
3- AK Parti sürekli anketler yaptırıyor. Yani nabzı devamlı alıyor. Son anketlerde oy oranı yüzde 55'in üzerinde çıktı. Darbe girişimi sonrası, önceki darbelerde olduğu gibi siyaset hareketlenir. Mağdur olan iktidar partisi de halkın gözünde daha oy oranını arttırır. Bu mantıkla bakıldığında seçim avantaj olacaktır. Ancak burada AK Parti kaç alırsa alsın, HDP'nin barajı geçmesi durumunda bu sandalyeye ulaşılması çok güç. AK Parti de bu nedenle HDP'yi yakından izliyor. Devlet Bahçeli'nin MHP'si ile koordinasyonu arttırıyor.
YURTDIŞI DA İZLİYOR
4- Yurtdışı önemli fonlar da, gelen güvenilir bilgilere göre, Türkiye'de gelecek yıl en çok iki şeyle ilgileniyor. Birincisi başkanlık sisteminin gelip gelmeyeceği ve bu bağlamda seçimde iktidar partisinin anayasayı değiştirecek yeterli sandalyeyi alıp almayacağı. Bu fonların bizi bizden daha iyi izledikleri malumunuz. Halen Ankara ve İstanbul'da bana da gelip görüş alan iki dev fon var. Bunlar boşuna mı geliyor sanıyorsunuz.
KENDİNDEN EMİN İSE GİDER
5- Darbelerden sonra iş başındaki hükümetler; 'eğer kendinden eminse', halkın kendisine kadar destek verdiğini hatta bunun ne kadar arttığını göstermek için pekiştirme seçimleri yapar. Bu hükümetin de bu aklından geçirdiğini duyuyoruz. Bu yeniden silkeleniş anlamında da değerlendirilecektir.
LOBİLER BAŞLADI
6- Şimdiden Ankara'da teşkilatlarda hareketlilik hissediliyor. Anadolu'da yavaş yavaş aday olmayı aklından geçirenler Ankara'da lobilere başladı. Siyasette en iyi sezinin Anadolu olduğu boşuna söylenmez.
7- Başkanlık Sistemi tartışması giderek hareketlenecek. Son olarak Meclis'e getirileceğinin açıklanmasının ardından muhalefetten gelecek sert eleştirilerle tartışmaların tırmanacağı kesin. Bu siyasi girişimin önünü açmak için 'Kimin dediği olacak buna halk karar verecek' merkezli bir referandum ve siyasi düello da seçimi getirecektir.
Durum bu şekilde devam ediyor. Takdir sizin. Süreç bizi seçime doğru götürüyor gibi görünüyor. Gelecek yaza dek ne işle ilgileniyorsanız hazırlıklarınızı tamamlayın.
Artık bu genel ve yerel ayrı mı olur, yoksa birleştirilir mi; referandum mu olacak orası bilinmez. Ama bir siyasi hareketlilik olması kaçınılmaz.
Ne olursa olsun. Her şey ülkenin hayrına olsun. Ülke yorgun. Artık nefeslenip elele ufka umutla bakma zamanı.
Güzel günlerde görüşmek üzere...