Hain saldırıya yüzlerce imza ile ortak ses: Tepki göstermek yetmez!

Türkiye koronavirüs ile mücadele ederken Van'da sosyal destek gruplarına düzenlenen hain saldırı ile sarsıldı. 14 Mayıs'ta PKK'lı teröristler, hedef seçtikleri Sosyal Destek Grubu'nu taşıyan aracı taradılar. Alçakça saldırıda iki vatandaşımız şehit düştü, bir vatandaşımız ise yaralandı. Saldırıya başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere devletin her kesiminden tepki yağdı.

Hain saldırıyla ilgili tepkisini göstermek isteyen yüzlerce vatandaş ise ortak bir bildiriye imza atıp Türkiye'de her kesimi PKK'yı kınamaya çağırdı. SüperHaberTV Muhabiri Mevlüt Yüksel de bu yazar Tarkan Zengin, Doktor Murat Yılmaz ve Yazar Ertuğrul Başer ile görüştü.

Tarkan Zengin - Yazar: Bu olaya tepki göstermek yetmez

Türkiye, küresel bir sorun olan kovid-19 salgınına karşı önemli bir mücadele veriyor.

Devletimiz tüm kurum ve kuruluşlarıyla ülke sathında hiçbir vatandaşını aç açık, muhtaç ve kimsesiz bırakmamaya gayret ediyor. Ancak cinayete doymayan terör örgütü kalleş saldırılarına devam ediyor.

PKK’lı teröristlerce uzun namlulu silahlarla Vefa Sosyal destek ekibimiz saldırdı. Vefa Sosyal Destek Grubu üyeleri öğretmen, imam, polis, jandarma, bekçi, AFAD personeli, belediye personeli gibi kamu çalışanlarından oluşuyor.

Vefa Sosyal Destek grupları da Kovid-19 tedbirleri kapsamında sokağa çıkmaları kısıtlanan 65 ve üzeri yaştaki kişilerle kronik rahatsızlığı bulunan vatandaşların her türlü ihtiyaçlarını karşılamayı sürdürüyor.

Vefa Sosyal Destek Grubu üyeleri, vatandaşlarımızdan gelen market, emekli maaşları ve benzeri talepleri karşılamanın yanı sıra maske, kolonya, sabun ve dezenfeksiyon ürünlerinden oluşan kolileri, vatandaşların evlerine götürüyor.

Daha önce sistematik bir biçimde işçi, öğretmen, imam, güvenlik görevlisi ve sivil vatandaşlarımızı katleden terör örgütü şimdi de vefa destek gurubuna saldırdı.

Biz sadece bu olaya tepki göstermenin de yeterli olmadığına inanıyoruz. Aslında tepki göstermeyip PKK terör örgütünün katliamlarına ses çıkarmayan sendika, parti, oda, baro, meslek kuruluşu ve STK’ların da bu cinayete ortak olduklarını da belirtmek istiyorum. Onları da PKK’yı kınamaya ve şiddetin karşısında durmaya davet ediyoruz.

Dr Murat Yılmaz - Siyaset Bilimci: PKK tamamen bir terör örgütü

Düşünün Köy Basma ve Yakma Talimatnamesi olan bir örgüt.

Örgütün temelini Silahlı Propaganda Birlikleri oluşturuyor.

Düşünün gidip insanları öldürüyorlar ve bunu propaganda olarak görüyorlar.

Böyle bir örgüt Ortadoğu'daki hesaplaşmalar etrafında yabancı devletler tarafından kullanılan bir araca dönüşmüş durumda. Bu yüzden de onlar adına da terör uyguluyor.

PKK en güçlü zamanında ve Turkiye'yi yenemeyeceğini biliyor. O yüzden de kin ve nefret yaratacak eylemlerle vatandaşlar arasında bir çatışma ve korku iklimi yaratmak istiyor.

PKKya karşı yurt içinde ve dışında yürütülen kararlı operasyonlarla PKK hiyerarşisi ve bütünlüğü bozulmuş durumda. Yarattığı korku ağı çözülüyor. Bilhassa Diyarbakır annelerine PKK'nin korku duvarı çöktü. Artık örgüte dahi hükmedemiyorlar.

Militanlar örgütten kaçıyor.

Örgüt kaybettiği militan ve malzemeyi yerine koyamıyor.

Giderek küçülüyor.

O yüzden yeniden silahlı propagandaya yeni bir korku duvarı inşa etmek istiyor.

Şimdi herkes bu korku duvarını yıkmalı ve PKK'yı tecrit etmeli.. Bildiri herkesi bu insanı ve medeni göreve davet ediyor.

Ertuğrul Başer - Yazar: Ayağa dikilme zamanı gelmedi mi

Bildiride de belirttiğimiz gibi, “seferberlik hissi” ortak hafızamızda Kurtuluş Savaşı hanesinde, bir büyük Kurtuluş İradesi olarak yazılıdır.

Tüm kimlik ve katmanlarıyla Türkiye toplumuna, küresel salgın nedeniyle hatırladığımız seferberlik hissini/iradesini bu kez PKK terörüne/şiddetine karşı geliştiremez miyiz, geliştirebiliriz, diye soruyoruz.

Aslında Türkiye, eksiğiyle gediğiyle, değişik zamanlarda, sadece AK Parti döneminde değil, ondan önce de farklı siyasal parti ve kurumlarca başta PKK terörü/şiddeti olmak üzere, genel olarak terör ve şiddete karşı genel bir mutabakat, bir ortak payda, bir ana-tutum oluşturmak için gayret etti, gayret ediyor. Yani tüm Türkiye bu sorundan mustarip, bu çok önemli.

Ama bir eşiği de bir türlü geçemedik. Kimi zaman bir mutabakat sağlanmış gibi görünse de, özellikle Türk ve Kürt solunda baskın “devrimci şiddet” hastalığı nedeniyle ve bu hastalığın kentli, seküler orta sınıflarda yol açtığı siyasal-kültürel tahribat nedeniyle, bir türlü nihai bir mutabakat oluşturamıyoruz.

Terör ve şiddete karşı genel bir mutabakatın, bir konvansiyonun ayağa dikilme zamanı gelmedi mi? Biz, sağı solu, moderni gelenekçisi, ülkücüsü sosyalisti muhafazakarı ile Türkiye’yiz. Hepimizin varlığı o Türkiye’ye, o Biz’e bağlı.

Özellikle merkezde ve parlamentoda yer alan partiler bu Biz’in inşası için ayrı bir emek vermeli; hangi gerekçeyle olursa olsun, her türlü şiddet ve terörün dışlandığı demokratik bir siyaset zemini oluşturmak için siyasi hesapların, parti menfaatlerinin ötesinde, özel inisyatifler geliştirmeli, diye düşünüyorum.

Bakın (özellikle HDP’ye oy veren toplum kesimlerine hatırlatmak isterim) %10-11 gibi çok değerli bir oy alan HDP’nin bir Türkiye partisi olması bile buna bağlı!

Terör ve şiddete karşı ayağa dikebileceğimiz Genel Mutabakat, bir yönüyle PKK’yı kayıtsız şartsız silah bırakmaya zorlarken, bir yönüyle de HDP’nin PKK ile demokrasi açısından yanlış, kendileri açısından sorunlu ve sürdürelemez ilişkisini de sağlıklı bir çözüme kavuşturmasına katkı sağlayacaktır.

Düsturumuz çok net: Dünyayı değiştiren Şiddet değil Siyasettir. Siyaset sözle, ikna ve rıza ile yürütülür. Böylece bu Ramazan gününde kaybettiğimiz iki Vefalı cana borcumuzu da belki bir nebze olsun ödemiş olur, helallik alırız.

ORTAK KINAMA ÇAĞRISI

PKK Şiddeti ve Terörüne Karşı Seferberlik, Dayanışma ve Kınama Çağrısı

Türkiye, tüm dünya ülkeleri gibi, küresel korona-virüs salgınına karşı uzun süredir teyakkuzda. Sağlık çalışanları başta olmak üzere, tüm kurum ve kuruluşlarıyla başarılı bir mücadele yürütüyor, tüm ülke sathında hiçbir vatandaşını aç açık, muhtaç ve kimsesiz bırakmamaya gayret ediyor. Bu mücadelenin hiç şüphesiz Türkiye’ye özgü, en başarılı ve sosyolojik olarak ayrıca incelenmeyi hak eden organizasyonlarından biri, tüm ülke sathında örgütlenmiş, AFAD, belediye personeli, Kızılay personeli, güvenlik personeli ve benzeri kamu çalışanlarından oluşan, Vefa Sosyal Destek Grubudur!

Bugün 14 Mayıs 2020 günü PKK bizi işte bu güzel Vefa organizasyonumuzdan vurdu!

Bir Vefa Ekibi, her zamanki gibi, küresel salgın tedbirleri kapsamında karantinaya alınan Van’ın Özalp İlçesi Eğribelen Mahallesi’ne yardım götürdü, yardımları dağıttı, vatandaşlarla görüştü, danıştı.

Ve görevini yapmış insanların gönül rahatlığıyla ilçe merkezine dönerken arkalarından yaklaşan bir araçtaki PKK’lı teröristlerce uzun namlulu silahlarla saldırıya uğradılar. 1 sivil, 1 belediye çalışanı hayatını kaybetti, 1 belediye çalışanı yaralı. Acımız büyük.

Terör, şiddet ve PKK için Vefa, yardım, can diye bir şey yok, hiç olmazsa şu Ramazan gününde, diye bir şey yok…

Sonuçlarını henüz kimsenin kestiremediği küresel bir salgına karşı genel bir seferberlik halindeyiz. Seferberlik Bize en çok Kurtuluş Savaşını hatırlatır, varlığımızı borçlu olduğumuz bir Kurtuluş İradesini!

Biz aşağıda imzası olanlar, bu hatıra, hafıza ve iradeye binaen,

Tüm toplum kesimlerini, sendika ve meslek örgütlerini, siyasi partileri, insan hakları örgütlerini ve diğer sivil toplum kuruluşlarını ve tüm Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarını aynı seferberlik ruhu içinde,

- PKK’yı kınamaya, PKK’nın şiddetini/terörünü kayıtsız şartsız ret ve mahkum etmeye,

- Hepimizin yurdu olan bu güzel Yurtta terörsüz ve şiddetsiz bir yaşam için ortak bir arzu ve irade inşa etmeye,

- Nereden gelirse gelsin her türlü şiddeti dışlayan, ikna ve rızaya dayalı demokratik siyaseti vazgeçilmez ortak payda kılan bir irade ve inisiyatif geliştirmeye, davet ediyoruz.

Türkiye uzun zamandır bu eşikte bir sarkaç gibi sallanıyor, artık eşiği geçmeli, geçebiliriz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Ertuğrul Başer, Yazar
Dr. Murat Yılmaz, Siyaset Bilimci
Akın Özçer, Yazar-Emekli diplomat
İlhami Mısırlıoğlu, Gazeteci-Yazar
Prof. Dr. Tanel Demirel, Çankaya Üniversitesi Öğretim Üyesi
Aziz Kaya, Dişhekimi
Necmi Demirci, Makine Mühendisi
Sadi Yumuşak, Çevirmen-Yazar
Nihat Üstün,
Alaiddin Taş,Sivil Değişim Derneği Başkanı
Bülent Nuri Aral, Avukat
Prof. Dr. Muhsin Kar, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Birol Akgün, Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Erol Göka, Sağlık Bilimleri Üniversitesi
Tarkan Zengin, Yazar
Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa, Kayseri Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Hüsnü Kapu, Kafkas Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Mahir Nakip, Çankaya Üniversitesi
Prof. Dr. Mehmet Şahin, Siyaset Bilimci
Prof. Dr. Musa Yıldız, Ahmet Yesevi Üniversitesi
Levent Uslu, Bem-Bir-Sen Genel Başkanı
Doç. Dr. Oğuzhan Aydın, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Ergün Yıldırım, Marmara Üniversitesi
Prof. Dr. Fırat Purtaş, Hacıbayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Bülent Bayat, Ankara Hacıbayram Veli Ünv., Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Hüseyin Ağır, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi
Fadime Özkan, Gazeteci-Yazar
Hasan Öztürk, Ülke TV GYY-Yeni Şafak Yazarı
Mehmet Acet, Gazeteci-Yazar
Doç. Dr. M. Enes Kala, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Öğretim Üyesi
Selim Cerrah, Yazar
Prof. Dr. Osman Horata,
Av. Nuri KARAMAN, HUDER Giresun Şube Başkanı
Dr. Yakup Ömeroğlu, Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı
Av. Aytekin Şenlikoğlu, Giresun Belediye Başkanı
Emin Pazarcı, Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi
Nuriye Çakmak Çelik, Gazeteci / gzt.com
Hacı KANTARCI, Avukat
S. Burhanettin Kapusuzoğlu, Yazar
Mustafa Dağcı,
Dr. Nergis Dama, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Öğretim Üyesi
Muhammed Cevdet Orhan, Aziziye Belediye Başkanı
Hale Kaplan Öz, Gazeteci
Can Acun, Seta, Araştırmacı
Dr. Nuri Salık, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Öğretim Üyesi
Ayşe Kilimci, Yazar
Dr. Cem Korkut, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Salih Yılmaz, Ankara Rusya Araştırmaları Enstitüsü
Dr. Ferit Önder, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi
Kürşat Birinci, Siyaset Bilimci
Dr. Oğuzhan Bilgin, Ankara Hacıbayram Veli Ünv., Öğretim Üyesi
Eyüp Aytekin, Yusufeli Belediye Başkanı
Dr. Ömer Faruk Kavak, Dahiliye Mütehassısı
Prof. Dr. Selim Coşkun Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi İİBF Dekanı
Ersin Çelik, Gazeteci
Fatih Akbaba, Öğretim Görevlisi
Güldalı Coşkun, Yazar
Dr. Hayati Ünlü, Siyaset Bilimci
Dr. Gamze Demirtaş, Tıp Doktoru
Av. Dr. Mehmet Sarı, TÜRKAD Başkanı
Güngör Sezgün, Emekli
Mehmet Tuğrul, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi,
Veysel Yıldırım, Öğretmen
Mustafa Akyel, Mühendis
Ufuk Coşkun, Milat Gazetesi-Yazar
Maşallah Nar, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi,
Memet Çelik, Emekli sendikacı
Dr. Merve Seren, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Öğretim Üyesi
Murad Kafadar, Megapoll Araştırma ve Danışmanlık Gn. Md.
Sadullah Özcan, Gazeteci-Yazar
Mustafa Çöl, Sandıklı Belediye Başkanı
Adil Ülgen, Emekli
Mehmet Sertac Demirtaş, İş Adamı
Ali K. Metin, Yazar
Nihat Üstün, Emekli Banka Müdürü
Hikmet Keleş, Esnaf
A. Mustafa Güvenli, Erzurum Sivil Toplum Platformu Başkanı
Esen Çoban, Ekonomist-Sivil Değişim Derneği YK Üyesi
Dr. Abdurrahman Aktaş, Tıp Doktoru
İsmet Keten, Emekli TRT Prodüktörü
İsmail Hakkı Tekin, Avukat
Yavuz Coşkun, Akademisyen
Prof. Dr. Nazım H. Polat, Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Erhan İçener, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi

Hain saldırıya yüzlerce imza ile ortak ses: Tepki göstermek yetmez! ile ilgili etiketler Saldırı PKK terörist
GÜNÜN VİDEOSU

Halep’e 1 km kaldı! SMDK: ”Operasyonlar sivilleri korumak için”

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) son durum ile ilgili olarak bir açıklama yaptı.Açıklamada yapılan askeri operasyonun Esed rejimi ve İran'a bağlı mezhepçi militanların sivillere yönelik katliamlarını durdurmak amaçlı olduğu ifade edildi.Bu arada rejim karşıtı güçlerin Halep’e bir kilometre kadar yaklaştıkları ve Esed’in fotoğraflarını kaldırdıkları anlaşıldığı.