Hasan Ali Yücel kimdir?
Hasan Ali Yücel ölüm yıl dönümünde anılıyor. Vatandaşlarımız ise eğitimci, kültür ve siyaset adamı olarak kabul gören Hasan Ali Yücel hakkında araştırma yapıyor. Biz de merak edilenleri derledik. Köy Enstitüleri'nin kurucusu olan Hasan Ali Yücel 1897 yılının Aralık ayında İstanbul'da hayata gözlerini açtı. Cumhuriyet Döneminin, çok yönlü kişiliğe sahip seçkin bir eğitim, kültür ve siyaset adamı olarak kabul edilir. Peki, Hasan Ali Yücel kimdir? Neden önemlidir? Mesleği neydi? Detayları haberimizde bulabilirsiniz...
Hasan Ali Yücel vatandaşlarımız tarafından merakla araştırılıyor. Çocukluğunun ilk yıllarında, ailesiyle birlikte Merkez Efendi Mahallesi'ndeki Yenikapı Mevlevihanesi ziyaretlerine katıldı. Hasan Ali Yücel, altı yaşlarında iken aile, Gümüşsuyu'nda yaptırdığı yazlık köşke taşındı. O da Topkapı Semti'nde bulunan Taş Mektep'e yazdırıldı. İstanbul Üniversitesi'nin eğitim fakültesi de "Hasan Âli Yücel Eğitim Fakültesi" adıyla kuruldu. 5 Ağustos 1946'da 7 yıl 5 ay sürdürdüğü bakanlık görevinden istifa etti. Peki, Hasan Ali Yücel kimdir? Neden önemlidir? Mesleği neydi? Detayları haberimizde bulabilirsiniz...
HASAN ALİ YÜCEL KİMDİR?
Öğretmen, eski millî eğitim bakanı, Köy Enstitüleri'nin kurucusu Hasan Ali Yücel, 17 Aralık 1897'de İstanbul'da doğdu. Atatürk'ün ölümünden sonra, 1938-1946 yılları arasında Millî Eğitim Bakanlığı yapan Hasan Ali Yücel, Cumhuriyet Döneminin, çok yönlü kişiliğe sahip seçkin bir eğitim, kültür ve siyaset adamı olarak kabul edilir.
Hasan Ali Yücel,çocukluğunun ilk yıllarında, ailesiyle Merkez Efendi Mahallesi'ndeki Yenikapı Mevlevihanesi ziyaretlerine katıldı. Burada izlediği mistik makam ve fasıllar, dönüş törenleri, O'nun müzik yeteneğinin belirginleşmesinî sağladı. Hasan Ali Yücel, çevrede "müzik Üstadı" olarak tanınan Mehmet Celaleddin Dede Efendi'nin yönettiği "müzik mektebi"nde eğitim gördü.
Hasa Ali Yücel, altı yaşlarında iken aile, Gümüşsuyu'nda yaptırdığı yazlık köşke taşındı. O da Topkapı Semti'nde bulunan Taş Mektep'e yazdırıldı. 1906 yılında, dokuz yaşındayken Mekteb-i Osmanî'ye gönderildi. Burada ilgisini çeken yeniliklerle karşılaşır; örneğin, yazı tahtasını, haritaları ve sıraları görür; sınıf ortamıyla tanıştı. Ayrı ayrı hocalardan ders gördü. Bu arada Meşrutiyet ilan edilmiş (1908); hürriyet şiirleri, marşları ve şarkıları duyulmaya başlamıştı. Bunları zevkle ezberledi ve söyledi. Beş yıllık bu okulu 1911'de pekiyiden de üstün bir derece (Aliyyülala) ile bitirir. Okuma tutkusu oldukça gelişti; Beyazıt kitapçılarından aldığı romanları -babasına rağmen- yutarcasına okumayı sürdürdü.
Mekteb-i Osmanî'den sonra, Hasan Ali Yücel için Vefa İdadisi dönemi başladı, "İntikam Olsun" başlıklı ilk yazısını burada öğrenciyken yazar; "Mektepli" dergisinin açtığı yarışmaya katıldı. 17 Ekim 1913'te yayınlandı. Ne var ki, son sınıftayken, Birinci Dünya Savaşı nedeniyle askere alındı; okula ara vermek zorunda kaldı. Önce asteğmen; sonra teğmen olarak toplam üç buçuk yıl askerlik yaptı, 2 Aralık 1918'de terhis edildi.
Hasan Ali Yücel, askerlik sonrası öğretimini Darülfünün'da tamamlama imkanı buldu. Liselerin son sınıfında okurken îlkin Hukuk Fakültesi'ne kayıt yaptırdı. Bir yandan da İfnam gazetesinde çalıştı. Türk Sesi gazetesinin kurucuları arasında yer aldı. Ancak hukuk öğretimini, dersteki yöntemi yüzünden tartıştığı hocası Celalettin Arîf Bey'e kızgınlığı nedeniyle yarıda bırakmak zorunda kaldı. Edebiyat Fakültesi'nin Felsefe Şubesi'ne kaydoldu. Artık Cağaloğlundaki Darülmuallimîn-i Aliye (Yüksek Öğretmen Okulu)'nin öğrencisi durumundaydı.
Bu dönemde, Hasan Ali Yücel; Y.Kemal, A.Hamdi Tanpınar gibi şairlerle ikbal Kıraathanesi'ne gidip gelmeye başladı. Hasan Ali Yücel ‘in üzerinde etkisi olan hocalar arasında, Kuvay-ı Millî ye hareketini Akşam gazetesindeki yazılarıyla desteklemiş olan Necmettin Sadık (Sadak)'ın özel bir yeri olduğu söylenebilir.
Hasan-Âli, Darülmuallimîn-İ Aliye'den "Ruh ve Beden" üzerine yaptığı tez niteliğindeki otuz sayfalık bir çalışmasıyla 1921'de mezun oldu.
Giresun'un Görele ilçesinde adına " Hasan Âli Yücel Kültür Merkezi " kurulmuştur. İstanbul Üniversitesi'nin eğitim fakültesi de "Hasan Âli Yücel Eğitim Fakültesi" adıyla kuruldu. 5 Ağustos 1946'da 7 yıl 5 ay sürdürdüğü bakanlık görevinden istifa etti. İstifasından sonra gazetecilik görevine döndü. 26 Şubat 1961 tarihinde konuk olarak kaldığı Prof. Dr. Tevfik Sağlam'ın evinde öldü. 2 Mart 1961 tarihinde Cebeci Asrî Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Hasan Âli Yücel, şair Can Yücel'in babasıdır.
HASAN ALİ YÜCEL'İN OĞLU CAN YÜCEL KİMDİR?
Ünlü şair Can Yücel 21 Ağustos 1926'da İstanbul'da dünyaya geldi. Babası eski Milli Eğitim bakanlarından Hasan Ali Yücel'dir.
1943 yılında, yakın dostu ve Ankara Atatürk Lisesi'nden sınıf arkadaşı Gazi Yaşargil ile birlikte yurtdışı eğitim bursu kazandığı halde, babası, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel " Bakan, kendi oğluna torpil yaptı derler" diyerek karşı çıktı, söylendi. Gazi Yaşargil, bu bilginin doğru olmadığını, ikisinin de ailelerinin imkânlarıyla yurt dışına gittiklerini açıkladı.
Ankara ve Cambridge üniversitelerinde Latince ve Yunanca okudu. Çeşitli elçiliklerde çevirmenlik, Londra’da BBC’nin Türkçe bölümünde spikerlik yaptı. Askerliğini Kore’de yaptı. 1958’de Türkiye ’ye döndükten sonra bir süre Bodrum ve Marmaris'te turist rehberi olarak çalıştı. Ardından bağımsız çevirmen ve şair olarak yaşamını İstanbul’da sürdürdü. 1956 yılında Güler Yücel ile evlendi. Bu evlilikten iki kızı (Güzel ve Su) ve bir oğlu (Hasan) oldu.
Son yıllarında Eski Datça’ya yerleşti ve her hafta Leman, her ay Öküz dergilerinde yazıları ve şiirleri yayımlandı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel`e hakaretten yargılanan Yücel, 18 Nisan seçimlerinde Özgürlük ve Dayanışma Partisi`nin İzmir 1. sıra milletvekili adayı oldu. 12 Ağustos 1999 gecesi ölen şair, çok sevdiği günebakan çiçekleriyle uğurlanarak Datça'ya defnedildi.