Hatay'a giden sanatçılara 1 Nisan şakası!

Nagehan Alçı, "Hudut karakolunda 1 gün" başlığıyla yayımlanan yazısında ziyaretteki gözlemlerini şöyle aktardı:

ALANDA KİMLER YOK Kİ

11.30
İstanbul Atatürk Havalimanı VIP bölümüne giriş yaptım. Kimlerin geleceği ile ilgili henüz fazla fikrim yok. Kapıda iki meslektaşı görüyorum: Şebnem Bursalı ve Salih Nayman. Ama yalnızca o kadar değil, büyük bir kalabalık da gözüme çarpıyor. Sporcular ve organizatörler... Salona geçtiğimde sağ tarafta medya mensuplarına rastlıyorum. Nazlı Çelik, Oğuz Haksever, arka tarafta Hande Fırat, Verda Özer, Hasan Öztürk’ü Yavuz Bingöl’le sohbet ederken buluyorum. Bingöl biraz kilo mu almış? Hakan Çelik de geliyor. Ardından kalabalık daha da artıyor.

12.00
Salon bir anda hareketlendi. Seda Sayan içeride. Şimdi Ajda Pekkan giriş yaptı. Herkes telefonları çıkardı, selfie çekiyor. İbrahim Tatlıses de gelince hareket iyice arttı. Deniz Seki ve Emel Müftüoğlu gruba katıldı. Mustafa Sandal da geldi. Biraz magazin muhabirliği yapayım: Seda Sayan çok incelmiş, genç kız gibi görünüyor. Bunu kendisine de söyledim. Ne yapıyorsa devam... Deniz Seki biraz kilo vermiş. Emel Müftüoğlu ile saç renkleri ve havaları öyle benzer ki... Kardeş gibi görünüyorlar. Hande Yener’i de uzaktan gördüm. Çok zayıf.

İbrahim Tatlıses doğal ilgi odağı. Hiç yerinden kalkmıyor ama herkes etrafında fotoğraf kuyruğunda. Yanına gidip hatır soruyorum, son derece dinamik ve sağlıklı görünüyor.

EN RENKLİ YOLCULUK

12.30
Uçağa geçiyoruz. Otobüste Coşkun Sabah, Verda Özer ve bana MESAM’daki gelişmeleri ve Orhan Gencebay’ın çabalarını anlatıyor.

Uçakta gözüme çarpanları tekrar sayayım: Sanatçılar: Hülya Koçyiğit, İbrahim Tatlıses, Ajda Pekkan, Sibel Can, Yavuz Bingöl, Seda Sayan, Hande Yener, Muazzez Ersoy, Coşkun Sabah, Mustafa Sandal, Emel Müftüoğlu, Deniz Seki, Hakan Peker, Alişan. Güreş takımı şampiyonu, atıcılık şampiyonu, Kenan Sofuoğlu ve futbolcular. Bir de Nihat Hatipoğlu.

PİLOTUN BOMBASI

13.25
Uçak Hatay’a doğru havalanıyor. Cumhurbaşkanı, Adana mitinginden direkt Hatay’a intikal edecek. Bizi İstanbul’dan 1.5 saatlik bir yolculuk bekliyor. Ama ne yol! Bir süre sonra ön tarafta oturan sanatçılar konsere başlıyorlar. Önce Yavuz Bingöl alıyor eline mikrofonu, sonra İbrahim Tatlıses... Şarkılarla, sohbetlerle yol alırken bir süre sonra bir anons geliyor kulağımıza. Kaptan pilot konuşuyor: “Değerli konuklar cumhurbaşkanı’mızın isteği üzerine size bir sürprizimiz var, uçağımız Hatay’a değil Afrin’e inecek!”

Haydaa… Alıyor herkesi bir heyecan. Ancak ben başından beri bugünle ilgili bir muziplik bekliyorum. Malum 1 Nisan. Hatta bunu sabah da etrafıma söyledim. Hakikaten de 1 Nisan şakası olduğu ortaya çıkıyor anonsun.

15.10
Hatay’a iniyoruz. Termometre 26’yı gösteriyor. Hafif bir esinti ve boğmayan bir sıcak. Özlemişiz böyle havaları. Otobüslere geçip şehir merkezine doğru yola çıkıyoruz.

Hatay’a ilk olarak 2002’de gelmiştim. O zamandan beri 3-4 kez ziyaret etmişliğim vardır. İlk kez Suriye’den karayolu ile dönerken görmüş ve çok etkilenmiştim. Türk, Arap, Ermeni, Kürt, Müslüman, Hıristiyan birçok farklı kimliğin bir arada yaşadığı çok zengin bir kent burası. Bu kozmopolitliğin havası her yere yansıyor.

Çok güzel bir avluda öğle yemeği yiyoruz. Türkiye’nin en zengin mutfaklarından biri olan Antakya mutfağı! Buradan Oğulpınar Hudut Karakolu’na geçip Cumhurbaşkanı Erdoğan ile buluşacağız...

Veee... Büyük sürpriz

16.15
Otobüslere binip sınır karakolu Oğulpınar’a doğru yola çıkıyoruz. Antakya’nın dokusu bozulmamış sokaklarından şehir dışına doğru çıkarken nefis bir doğa başlıyor. Reyhanlı’ya varıyoruz, ardından müthiş bir gün batımı eşliğinde kırlar, zeytin ağaçları ve kıvrıla kıvrıla uzanan yollardan hudut karakoluna varıyoruz.

Askerler sıraya girmiş, Cumhurbaşkanı’nı bekliyorlar. Ve birazdan büyük sürpriz oluyor: Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamuflaj giysileri içinde görünüyor.

Moral verici, kucaklayıcı bir konuşma yapıyor Erdoğan. Orada bulunan sanatçıları, sporcuları selamlıyor. Hakikaten de o kadar ismin ziyarete gelmiş olması askere büyük motivasyon. Bunu gülen yüzlerde görüyoruz