'Kandil'in ışıklarının söndüğünü görüyoruz!'
TBMM'de basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Pençe-Kaplan ve Pençe-Kartal operasyonuna ilişkin son bilgileri aktardı. Operasyonlarda toplam 121 teröristin etkisiz hale getirildiğini ifade eden Bakan Akar, "Kandil'in artık ışıklarının söndüğünü, karardığını, sonlarının geldiğini gördüklerini hepimiz görüyoruz." dedi.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, TBMM'de basın mensuplarının sorularını cevapladı.
Bakan Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Hedefimiz Kandil” açıklamasına değinerek önemli mesajlar verdi.
"KANDİL'İN IŞIKLARI SÖNDÜ"
Son teröristin etkisiz hale getirilinceye kadar operasyonların süreceğini vurgulayan Akar, "40 yıldan beri asil milletimizin başına musallat olan bu beladan milletimizi kurtarmak için ölürsek şehit kalırsak gazi anlayışıyla mücadelemizi sürdürüyoruz. Kandil'in artık ışıklarının söndüğünü, karardığını, sonlarının geldiğini gördüklerini hepimiz görüyoruz. Bunun bir an önce anlaşılmasını ve adalete teslim olmalarını bekliyoruz." ifadesini kullandı.
"TERÖRİSTLER NEREDEYSE BİZ ORADAYIZ"
Pençe operasyonlarına ilişkin de açıklama yapan Akar, "Teröristler nerede ise orada olacağız. Bu terör belasından asil milletimizi kurtaracağız. Pençe operasyonlarında 121 terörist etkisiz hale getirildi” dedi.
MERAL AKŞENER'E TEPKİ: BİZİM MÜCADELEMİZ ŞEFFAF VE AÇIK
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı Erdoğan için yaptığı “Netanyahu” benzetmesini de değerlendiren Akar, “İsrail askerlerinin yaptığı gibi uluslararası hukuku hiçe sayarak bir şey yapmıyoruz. Bizim yaptığımız mücadele şeffaf ve açıktır.” sözleriyle tepkisini bir kez daha dile getirdi.
YUNANİSTAN AÇIKLAMASI: PROVASYON YAPILIYOR
Akar, Yunanistan’ın sözde Pontus açıklaması sorusuna ise şöyle yanıt verdi:
"Bu bir provokasyon iyi niyetli çalışmaları tahrip etmek için baltalama gayretinde bulunuyorlar. Önümüzdeki hafta güven artırıcı önlemler toplantısı kapsamında görüşmemiz var. 4'üncü toplantı için Ankara’ya bekliyoruz. Yunanistanlı bazı siyasetçilerin ve askerlerin, mesnetsiz, yakışıksız tarihi gerçeklerle örtüşmeyen ifadelerle ortaya çıkmış olmamaları provokatif değildir de nedir.
Bizim tarihimiz çok açık. Biz gerçekten insan haklarına saygılı davranmışlardır. Bunun yanı sıra 1919 – 1922 arasındaki Yunan mezaliminin ne olduğunu bütün dünya biliyor. Hal böyle iken kalkıp ta ülkemizi bu şekilde pervasız bir şekilde suçlamak görüşmelerden kaçmak demektir.”