Diyarbakır şehir merkezinden 120km uzaklıkta, dağ başında bir bölge bugünlerde kalabalık. Kimisi at koşturuyor, kimisi kına töreni yapıyor. Erkekler ise zikirde. Bütün bunlar Silvan’ın Kumgölü köyü yakınlarında üç gün süren bir etkinlik sırasında yapılıyor. Etkinliğin adı "Murat Şenlikleri". Halk arasında "Hivde" olarak da biliniyor. İnanışa göre İslam ordusu komutanlarından Muaz Bin Cebel, bölgeyi fethetmek üzere gönderilir. Ancak Cebel nişanlı olduğu için annesi gitmesini istemez. Bunun üzerine Hazreti Muhammed, annesine dönüşte oğlu için bir hafta düğün yapacağını söyler.Anne ikna olur ve Bin Cebel yola çıkar. Ancak şimdiki Murat Ovası’nda pusuya düşürülerek öldürülür. Cebel yakın bir yerde toprağa verilir. Rivayetlere göre, bu şenlik Cebel’in nişanını tamamlamak üzere, Muaz Bin Cebel’in öldürüldüğü 641 yılından beri her yıl yapılıyor.
Hz. Muhammed'in verdiği sözü, 641 yılından beri yerine getiriyorlar
Hz. Muhammed'in komutan Cebel'e verdiği sözü tutuyorlar!
Üç gün süren şenliğe onbinlerce kişi katılıyor. Türkiye’nin dört bir yanından gelen insanlar, geceyi Cebel’in türbesinin bulunduğu bölgede çadırlarda geçiriyor. Üç gün boyunca hem eğlenen hem dua eden insanlar, üçüncü gün kına yakmaya başlıyor. Kına töreni öncesi kadınlar Cebel’in türbesini ziyaret ederek dua ediyor. Duasını tamamlayan türbe dışındaki kına törenine katılıyor. Dışarından bakıldığında sıradan bir kına gecesini andırıyor. Ellerde kına tepsileri, üzerinde mumlar, kısık sesle de olsa, ilahi ve şarkılar. Daha sonra kadınlar birbirlerinin ellerine kına sürüyor. Bu sırada erkekler de türbenin başka bir tarafından tef eşliğinde zikir yapıyor. Yani hem kutlama hem dua bir arada yapılıyor.
Her yaştan binlerce kişiyi burada görmek mümkün. Emin Ataş ta her yıl etkinliğe katılanlardan. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Ataş, “Burada Murat şenlikleri yapılıyor. İsmi Hivde olarak ta biliniyor. Her yıl aynı ayda aynı günde Muaz Bin Cebel’in düğünü yapılıyor ve bugün son gündür.” Mehmet Tayfur şenlikleri kaçırmayanlardan. Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan Tayfur; “Burada yatan zatın adı Muaz Bin Cenbeli. Her yıl üç gün düğün yapılır. Bölgede gelenek halini almış. Doğu ve Güneydoğu’nun her tarafından insanlar geliyor.Belli zamanlarda insanlar buraya gelip üç gün düğün yapıyor. Türbeyi tavaf edip gidiyor” diye konuştu.
Yıllardır bölgede gazetecilik yapan yerel Malabadi Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmeni İhsan Yılmaz, 40 yılı aşkın süredir şenlikleri yakından takip ediyor. Yılmaz, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Çocukluğumdan beri türbeye geliyorum. Her yıl kutlamalara katılıyorum. 90’lı yıllardan sonra bayağı yayıldı. Değişik illerden gelmeye başladılar. Aslında türbe ziyaretleri daha önce bir haftaydı. 90’lı yıllardan önce insanlar bir hafta kalırdı. Şurası adeta çadır kent gibi oluyordu.“ Türbe ziyaretleri ve kına töreninin ardından, insanlar piknik yapıyor. Etkinlikler genelde atlıların gösterisiyle son buluyor. 1990’lı yıllardan önce bir hafta süren etkinlikler, daha sonra güvenlik gerekçesiyle üç güne indirildi.