"İdam" göndermesinin arkasında Osman Kavala var!

'Ah Gözel İstanbul' belgeseli dijital streaming platformu MUBI'de geçen hafta gösterime girdi.

Belgeselde, Topkapı Sarayı önünde kafaları kesilerek idam edilen Osmanlı elitlerinden bahsedildiği sırada kullanılan "Bugünün saraylısı yaptıklarının hesabını vermeyecek olmanın rahatlığındadır." cümlesi olay yarattı.

Bu sözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gönderme olarak yorumlanırken, belgeselin yönetmeni Zeynep Dadak'a da büyük tepki gösterildi.

SuperHaber, belgeselde referans alınan, 17. yüzyılda yaşayan seyyah Yeremya Çelebi Kömürciyan imzalı ‘17. Asırda İstanbul Tarihi’ adlı eserde böyle bir cümlenin yer almadığını, bahse konu ifadenin senaristler tarafından metne eklendiğini ortaya çıkardı.

ÇUKUR EYLEMLERİNE DESTEK VEREN AKADEMİSYENLERDEN

Bunun da ötesinde, tepkilerin odağındaki yönetmen Zeynep Dadak ile ilgili arşiv taraması sonrasında oldukça dikkat çekici bilgilere ulaşıldı. 

Belgeselde 'idam' temalı Erdoğan mesajını senaryoya ekleyen Dadak'ın, PKK'nın çukur eylemlerine destek veren 1128 akademisyen arasında olduğu ortaya çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Ey aydın müsveddeleri siz karanlıksınız, karanlık. Aydın falan değilsiniz. Sizler ne Güneydoğu’yu, ne Doğu’yu buraların adresini bilemeyecek kadar karanlıksınız ve cahilsiniz." sözleri ile eleştirdiği isimlerden biri olan Dadak'ın, bu belgeseli yaparken Gezi Parkı olaylarının finansörü olmakla suçlanan Osman Kavala'dan da destek aldığı tespit edildi.

PROJENİN "FİNANS AKLI" OSMAN KAVALA!

Belgesele Kavala'nın destek verdiğini saklamayan yönetmen Dadak, birartibir isimli internet sitesinde yayınlanan röportajında şu ifadeleri kullandı;

"Osman Kavala’dan da bahsetmek istiyorum, çünkü filme ilk inanan kişi oydu. Kavala’yla özel bir tanışıklığım yoktu, ama Kömürciyan’ı çok sevdiğini duymuştum. Bir akademisyen olarak barış imzacısı olduğumdan belki proje yeterince “yerli ve milli” olmadığı için Kültür Bakanlığı’ndan destek alamayacağımı biliyordum. Yine de başvurdum, tahmin ettiğim gibi, alamadım. Yolumuz yine filmin ilk destekçilerinden olan Asena Günal sayesinde Osman Bey’le kesişti. Beni çok doğru bir yere, Gülbenkyan Vakfı’na yönlendirdi. Dünyadaki en önemli müzelerden biri Portekiz’deki Gülbenkyan Müzesi. Normalde sinemaya çok fazla destek vermiyorlar, ama Kömürciyan söz konusu olunca, Osman Bey’in de kefil olmasıyla filme destek verdiler. Osman Bey o kadar iyi tanıyordu ki Kömürciyan’ı, çok şaşırmıştım. Ben o günlerde araştırmaya daha yeni başlamıştım ve çok eksiğim vardı. Kendisiyle uzun bir sohbetimiz olmuştu."

GEZİ PARKI GÜZELLEMESİ

Öte yandan, Dadak'ın daha önce yönetmenliğini yaptığı "Mavi Dalga" filmi ile ilgili 5harfliler internet sitesine verdiği röportajda Gezi Parkı olaylarını övmesi dikkat çekti. 

Dadak söz konusu röportajda, Gezi provokasyonunu, "Özellikle Türkiye’de siyasi kültürel ortamda o köşe tutma ve bir şeyin nasıl yapılabileceğine dair yol yordam göstermeyi kendine ödev bilmiş insanlar var. Gerçekten onlara hiç düşmemek lazım. Çünkü oradan ancak vasatlık çıkıyor malesef. Gezi’nin en heyecan verici yanı da buydu, birilerinin illa yol göstermesine gerek olmadan insanların kendileri harekete geçecek güveni bulabilmeleri." sözleriyle tanımladı.

SÖZDE "ERMENİ SOYKIRIMINI" SAVUNDU!

Tüm bunlarla yetinmeyen Dadak'ın, 1915 yılındaki Ermeni olayları ile ilgili de 'soykırım' ifadesini kullandığı da görüldü.

Dadak, yine birartibir'e  verdiği röportajda şu sözleri sarf etti;

"Metinde orada yatan birinden bahsederken Kömürciyan “neslini şerefle devam ettirsin” diyor. Biz bunu soykırımın ya da 6-7 Eylül olaylarının bilgisiyle izliyoruz. Nesli devam edememiş şerefli bir şekilde. Ama bunu söylemeyi insanlara bırakmak, bunu hissettirmek istedim."

EŞİ "GERİLLA" HAKLARI SAVUNUCUSU

Zeynep Dadak'ın ilişki ağı bununla da sınırlı değil... Dadak, aynı zamanda, yapımcı ve yönetmen Enis Köstepen ile evli. Ancak sinema sektöründe tanınan bir sima olan Enis Köstepen'in soyadını nedense kullanmıyor.

Köstepen, en az eşi Dadak kadar radikal bir muhalif... Ünlü yapımcı, 34. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde, "Bir Gerilla Belgeseli Bakur/Kuzey" adını taşıyan ve bir teröristin hayat hikayesini anlatan belgeselin gösteriminin engellenmesi üzerine bir protesto bildirisine imza atmıştı.

Köstepen ayrıca, çukur terörüne destek veren "Barış İçin Akademisyenler" girişimine
"Barış İçin Sinemacılar" oluşumu ile katkı sağlayan sinemacılar arasında yer aldı.

Gezi Parkı ayaklanmasının "medyada yer bulmadığı" iddiası ile basın kuruluşlarının kınandığı bildirinin de önemli bir parçası oldu.

FİLME BÜYÜK TEPKİ VAR!

Tüm bu gelişmeler ışığında, SuperHaber'in gündeme getirdiği "İdam" iması ile büyük tepki toplayan belgesel filme çok sayıda eleştiri de yapıldı. 

Sosyal medyada ünlü gazeteciler ve akademisyenlerin de aralarında bulunduğu isimlerden gelen bazı tepkiler şu şekilde;

Alçakça... https://t.co/o1UdHwkKSn

— İbrahim Karagül (@ibrahimkaragul) March 3, 2021

Sizce burada kimi idamla tehdit ediyorlar . https://t.co/ctBS1LaZpL

— Esra Elönü (@elonue) March 3, 2021

Alçakça ve sinsice...
Kimi ipe göndereceksiniz.
İmayı bırakın açık konuşun. https://t.co/X464km9U5l

— CNGZER (@CNGZER) March 3, 2021

kimi tehdit ediyor bu https://t.co/Hnwk7fYVBU

— @zülfiye barut (@zlfybrt) March 3, 2021

Sen birde sarayliyi ipe gondermek isteyenlerin halini bir arastir tarihten ders al
5.kol faliyeti yurutursen devlet bunum hesabini sorar@suleymansoylu @tcbestepe https://t.co/KwawAaaiTv

— By Mustafa ÇAVUŞ 𐱅𐰇𐰼𐰚 🇹🇷 (@Bymustafacav) March 3, 2021

Alçaklar ‼️‼️‼️Rüyanızda görürsünüz sadece O’nun arkasında canını 1 dakika bile düşünmeden verecek milyonlar var ❗️❗️❗️ https://t.co/Ufe2LfhrwN

— İrem 🇹🇷🇹🇷🇹🇷 (@iremyungulonat) March 3, 2021