İhlas Holding'in CEO'suna çok ağır FETÖ suçlamaları...

Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, İhlas Holding eski üst yöneticisi Cahit Paksoy'un sanık sandalyesine oturduğu davanın iddianamesinden ayrıntıları açıkladı.

Paksoy hakkında, “silahlı terör örgütü kurma veya yönetme” ve “suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” suçlarından 18 yıldan 29 yıl 6 aya kadar hapis isteniyordu.

Paksoy hakkındaki süreç 2016 yılında başlamıştı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) şirketlerinden biri olan Akfa Holding'in Yönetim Kurulu Üyesi Cahit Paksoy, Mücahit Ören’in Yönetim Kurulu Başkanı olduğu İhlas Holding'e Nisan 2016’da CEO olarak atandı.

İhlas'ın CEO'su Cahit Paksoy, Akfa Holding'in başındaki Fatih Aktaş'la birlikte Ağustos 2016’da tutuklandı.

Akfa'nın diğer Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Demir ise darbe girişiminden hemen önce yurtdışına kaçtı.

27 Ağustos 2016’da İhlas Holding, CEO Cahit Paksoy'un görevine son verildiğini açıkladı.

İhlas'ın CEO'su Paksoy Kasım 2016’da tahliye edildi.

SERBEST BIRAKAN HAKİM TUTUKLANDI

Paksoy'la birlikte tutuklanan başka işadamlarını da serbest bırakan isim ise Anadolu Adliyesi 5. Sulh Ceza Hakimi Hasan Akdemir'di. Hakim Akdemir'in, bir işadamını tahliye ederken rüşvet aldığı ortaya çıktı ve tutuklandı.

FETÖ'cü Demir'e Akfa'da “Abi” diyen ismin Cahit Paksoy olduğunu aktaran Ayunç Erkin ise yazısında hazırlanan iddianameden ayrıntılara da yer verdi. Soruşturma sonucunda hazırlanan 551 sayfalık iddianamede, 8 ihbarcı ve 84 sanık yer aldı.

İhlas Holding eski CEO’su Cahit Paksoy da sanık sandalyesine oturtulan isimler arasında...

Aytunç Erkin yazısının devamında şu ifadeleri kullandı:

Şimdi gelelim iddianamede Cahit Paksoy'la ilgili geçen bölümlere ve ifadelere. Sayfa 89… ‘Gizli Tanık Ufuk' şunları anlatmış: “Cahit Paksoy'u görünüşte Fatih Aktaş CEO getirdi. Geldikten sonra duyduklarım ve edindiğim izlenimlere göre kendilerinden olmayanları yıldırma politikasıyla holdingten ayrılmaya zorladılar… Kendisi, holdingin CEO'su olduğu için anlattığım usulsüzlükleri bilmemesi mümkün değildir. CEO, yönetim kurulu başkanından sonra piramitte yer aldığı için her şeyi bilmek zorundadır. Zaten başka birimlerde CEO'luk yaparken özellikle Akfa Holding'e getirilmesi başlı başına bir soru işaretidir.”

“FETÖ'CÜLERİ İŞE ALANLAR ARASINDA PAKSOY DA VARDI”

Sayfa 153'te, savcılık tarafından yapılan değerlendirme şöyle: “Akfa Medikal Ticaret San. Ltd. Şti.'nin… 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ilişkin hesap ve işlemlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümleri yönünden incelenmesi neticesinde…genel olarak FETÖ kurumlarının taktiklerinden birisinin de Akfa Holding tarafından da gerçekleştirildiği… Kamuoyunda 17/25 Aralık olayı olarak bilinen olaydan sonra deşifre olan FETÖ kurumlarından ya da kamu kurumlarından ayrılan FETÖ'cü kişilerin beyanlara göre özellikle Fatih Aktaş, Cahit Paksoy, Mehmet Demir, Şiar Molavalı ve İsmail Aksoy vasıtasıyla işe alındıkları, bunlara yer açmak için de mevcut çalışanlara mobbing uygulandığı belirlenmiştir.”

Akfa Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Aktaş tutuklu yargılanıyor. Ören'in CEO'su Paksoy 3 yıl boyunca FETÖ'cü şirketin yönetim kurulu üyesiydi.

“FİRARİ FETÖ'CÜ'YE ‘ABİ' DERDİ, SÖZÜNDEN ÇIKMAZDI”

2013-2015 yılları arasında Akfa Holding'de çalışan Esin Akpınar'ın sayfa 176'da yer alan ifadesinde şunları dediği kaydedildi: “Firmanın sahibi olarak Fatih Aktaş görünürdü. Fakat bu firmada yetkilerini tam olarak kimse bilmese de Mehmet Demir isimli şahıs tam yetkili idi. Bu şahıs kendisini çok geliştirmiş birisi değildi. Firma yetkilileri ile CEO Cahit Paksoy kendisine ‘Abi' diye hitap ederlerdi. Onun sözünden çıkmazlardı. Bu kişi patron gibi davranırdı. Fatih Aktaş'ın özel kaleminde çalışan Özbekistan uyruklu Nodira isimli kadın, Aktaş'ın sürekli Pensilvanya'ya giderek Fetullah Gülen ile görüştüğünü, hatta bu yüzden sakal bile bıraktığını söylerdi. Amerika'da faaliyet gösteren FETÖ'nün okullarına adımıza para gönderildiğini düşünüyorum.”

“PAKSOY, ŞİRKETTE CEMAATE KARŞI OLANLARA CEPHE ALDI”

Şirkette çalışan Ali Kemal Pekkendir de iddianamenin 177'nci sayfasında şunları anlatmış:

“2014 yılı Mart ayında Dubai' de çalışırken Fatih Aktaş geldi. 17/25 Aralık operasyonunun bu abiler (cemaat) tarafından yapılmasının yanlış olduğunu, kendilerine zarar vereceğini, geçmişte sürekli Amerika'ya (Pensilvanya) gittiğini söyledi. Artık gitmeyeceğini söylemesi üzerine inandım. Şirketin, özellikle Amerika'ya yaptığı para transferlerinde Cahit Paksoy'un aracı olarak kullanıldığını, bu kişinin aynı zamanda Amerikan vatandaşı olmasının etkin olduğunu biliyorum. Fatih Aktaş'a ‘eğer cemaatten ayrıldıysan bunu deklare etmelisin' dedim. Sonrasında özellikle Mehmet Demir ile Cahit Paksoy bana ve benim gibi düşünenlere cephe aldı. Demir'in özellikle FETÖ tarafından görevlendirilen bir isim olduğunu, 15 Temmuzdan hemen önce Türkiye'den kaçtığını, Arabistan'daki şirketin kasasından da para alarak Almanya' ya geçtiğini öğrendim.”

PAKSOY'UN TAHLİYESİNE İTİRAZ EDİLDİ ANCAK…

Tarih 17 Kasım 2016… Anadolu Örgütlü, Kaçakçılık ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu, Paksoy'un 15 Kasım 2016'da tahliye edilmesine itiraz etti.

İtiraz gerekçesinde şöyle denildi: “Şüphelinin geçmişi, ekonomik ve sosyal durumu dikkate alındığında… ‘Söz konusu para hareketlerinin hayatın olağan akışına uygun düştüğü' şeklinde tahliye kararının verildiği……Bu şekilde çok zengin işadamlarının mal varlıklarına göre cüzi sayılabilecek miktardaki para akışlarının aklanmış olacağı… Bu durumun da devletin tüm kurum ve kuruluşlarıyla mücadele etmekte olduğu FETÖ/PDY ile mücadeleyi sekteye uğratacağı…”