İlber Ortaylı'nın "senato" önerisine tepkiler var!
Tarihçi ve yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın Türkiye'de "senato" oluşturulması gerektiği yönündeki açıklamaları tartışma yarattı. Ortaylı'nın önerisine itiraz eden Sabah yazarı Engin Ardıç, "Bu meclise kim ne danışacak, niçin danışacak?" diye sordu
İlber Ortaylı, hayalindeki "senato"yu tarif ederken, "Seçmenle fazla seçim teması olmayan üyelerden olması gerekiyor. Yüksek mahkeme üyelerinden, ulemadan veya seçkin, isim yapmış, yer edinmiş kimselerden oluşan bir şura olması gerekir." dedi.
Türkiye'de 1961 Anayasası sonrası senato oluşturulduğunu ve bir süre görev aldığını anımsatan Ortaylı, bir danışma meclisi olan senatonun veto hakkının bulunmaması gerektiğini de ifade etti.
Ortaylı'nın bu önerisine kimi itirazlar da yükseldi. Sabah Gazatesi yazarı Engin Ardıç da "Lord Kemal" başlığını taşıyan yazısında bu öneriye eleştirilerini sıraladı.
Daha önce Muharrem İnce'nin de benzer bir öneriyle gündeme geldiğini hatırlatan Ardıç şu ifadeleri kullandı;
"Ama İlber Hoca'nın senatosu biraz farklı.
Senatörlerin statüleri "milletvekili statüsünde" olmayacakmış. (Zaten değildi ki.) Eskisinden farklı olarak, "veto" hakkı bulunmayacakmış.
Peki o zaman ne iş görecek bu senato?
Bir "şûra" olacakmış.
"Sovyet" yani, danışma meclisi.
Bu meclise kim ne danışacak, niçin danışacak?"
BAŞINA İLBER HOCA'YI GETİRİN
Önerilenin, yüksek mahkeme üyeleri, ulemadan kişiler, seçkin, isim yapmış, yer edinmiş insanlardan oluşan bir "allameler" meclisi olduğunu vurgulayan Engin Ardıç şöyle devam etti;
"Başına da İlber Hoca'yı getirin (iyice yaşlılığımda bu fakire de bir yer açarsınız artık...)
Böylece gene seçilmişlerin üstünde bir konsey oluşsun. İsmet Paşa'nın ve Recep Peker'in hayali.
Ne işe yarayacaksa?
Bir işe yaramasa da toplanır bol bol sohbet ederiz, çay kahve içeriz, bu arada maaş da işler.
Çünkü hoca, "seçmenle fazla seçim teması olmayan üyeler" istiyor...
Bir tür Lordlar Kamarası.
"Lord Mayor of Ankara" vardı, Melih Gökçek, onu da alalım.
Kemal Bey siyaseti nihayet bırakmak zorunda kalırsa o da gelir oturur, ne güzel."
