'İmam camide Haluk Levent ve Oğuzhan Uğur'u hedef aldı' iddiası! Diyanet İşleri Başkanı yalanladı...
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, bir Cuma hutbesinde imam olduğu iddia edilen kişinin Haluk Levent ve Oğuzhan Uğur'u hedef alan sözleriyle ilgili açıklama yaptı. Açıklama yapan kişinin imam olmadığını belirten Erbaş, "Orası cami ya da mescit değil. Fabrikada işçilerin namaz kılması için hazırlanan bir mekân. Konuşma yapan kişi bir imam değil, İstanbul’daki bir organize sanayide çalışan bir fabrika işçisi." dedi.
10 ili vuran deprem sonrası Cuma hutbesinde kayda alınan bir videoda, cami imamının, Haluk Levent ve Oğuzhan Uğur'u hedef alarak, "Oğuzhan Uğur da Haluk Levent de 500 milyar bağışladı. 500 milyarlık adamsınız. Bugün ben de 500 milyarı bağışlarım, çat diye bağışlarım. 500 milyar derken bin lira yani. Haluk Levent ülkeyi kurtaracaktı ya. Hadi kurtarsana. 500 bin lirayla mı kurtaracaksın bu ülkeyi? Birlik olmak zamanı" dediği iddia edilmişti.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş iddia ile ilgili Hürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan'a açıklamalarda bulundu.
Erbaş açıklamalar yapan kişinin imam olmadığını söyledi.
İMAM DEĞİLMİŞ O ADAM
İşte Ahmet Hakan'ın bugünkü köşe yazısındaki ilgili bölümü:
BİR video geçtiğimiz günlerin gündemindeydi. Şöyle bir video:
*
Cami gibi bir yer. Vaaz veren bir hoca. Hoca açmış ağzını, yummuş gözünü. Haluk Levent’e, Oğuzhan Uğur’a saydırıyor.
*
Bu video çok dolaştı. Herkes bir şey söyledi. Ben de ‘İmamlar Ne Yapmalı’ diye bir yazı yazdım. “Nefret ettirmemeli, sevdirmeli. Uzaklaştırmamalı, yakınlaştırmalı” türü ilkeleri hatırlatan bir yazı.
*
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Erbaş, dün bir mesaj attı bana. Mesajda şunlar yazıyordu:
*
“Merhaba Ahmet Hakan Bey. Bugünkü yazınız için teşekkür ediyorum. Tüm imamlarımıza her zaman tavsiye ettiğim hatta talimat verdiğim çok önemli ilkeler. Birkaç gün önce Haluk Levent ile ilgili konuşma yapan kişi bir imam değil, İstanbul’daki bir organize sanayide çalışan bir fabrika işçisi. En kalbi selam ve muhabbetlerimle. Allah’a emanet olunuz. Ali Erbaş.”
*
Ben de Ali Erbaş’a bir mesajla şu soruyu sordum:
*
“Bir fabrika işçisi, nasıl olur da camide vaaz verir?”
*
Ali Erbaş’ın buna yanıtı şu oldu:
*
“Araştırdık Ahmet Bey. Burası ne cami ne de mescit. Fabrikada işçilerin namaz kılması için hazırlanan bir mekân imiş. Beylikdüzü’nde bir OSB olduğunu saptadık. Burası özel mülk sayılıyor. Bizim Diyanet olarak müdahale yetkimiz yok maalesef.”