Independent son 10 yılın en iyi 40 kitabını seçti! Listede 2 de Türk yazar var...
Britanya merkezli The Independent gazetesi, son 10 yılın en iyi 40 kitabını derlediği bir liste yayınlandı. Listede Orhan Pamuk ve Elif Şafak'ın kitapları da yer alıyor.
2019’un sonuna yaklaşırken birçok kitap seçkisi hazırlanıyor. Son olarak The Independent gazetesi son 10 yılın en iyi 40 kitabını belirledi.
Independent’a göre listenin başında Hilary Mantel – Ölüleri Getirin (Bring Up the Bodies) olurken, Orhan Pamuk ve Elif Şafak'ın kitapları da listede yer alıyor.
İşte o liste:
40. Toni Morrison – Tanrı Çocuğu Korusun (God Help the Child) (2015)
Toni Morrison ağustosta öldü; son romanı, 2015 çıkışlı Tanrı Çocuğu Korusun, onun ödül almış zarif mensur yeteneğini ve hayal gücünü gösteriyor. Yıkıcı sonuçları olan bir hata yapmış esrarengiz karakter Bride’ın etrafında kurulan bu rahatsız edici modern peri masalında çocuklar kötü muamele görüyor ve önyargı sürüsüne bereket. (MC)
39. Ian McEwan – Solar (2010)
Kısmi olarak Ian McEwan’ın Arktik Spitsbergen adasına yolculuğu sırasındaki deneyimlerine dayanan Solar, bir kara mizah romanı. Arka plandaki iklim değişikliğine karşı savaşın mukabilinde McEwan, kendi dünyası iflas etme tehlikesiyle karşı karşıya orta yaşlı, kendine hizmet eden Nobel ödüllü fizikçi Michael Beard’ın hikayesini anlatıyor. (MC)
38. Manning Marable – Malcolm X: Arayışlarla Dolu Bir Hayat (Malcolm X: A Life of Reinvention) (2011)
Columbia Üniversitesi profesörü Manning Marable 1 Nisan 2011’de, Pulitzer ödüllü biyografisi Malcolm X: Arayışlarla Dolu Bir Hayat yayınlanmadan günler önce öldü. Marable insan hakları liderinin hayatını titiz, isabetli ve dengeli bir şekilde izah etmek için mektuplar, günlükler ve FBI dosyalarından yararlandı. Kitap efsanelerin içinden geçerek Malcolm X’i tüm çatışan karmaşıklığıyla açığa çıkarıyor. (MC)
37. Jodi Kantor and Megan Twohey – She Said (2019)
Dünyayı değiştiren hikayeyi yazdılar ve şimdi nasıl yaptıklarını açıkladılar. She Said’de Pulitzer ödüllü ikili gözden düşmüş prodüktörü cinsel saldırıyla suçlayan birçok kadının iddialarını The New York Times’da yayımlayarak Hollywood’un zırhlı kapılarından nasıl paldır küldür daldıklarını ve Weinstein hikayesini sızdırdıklarını açıklıyor. Kaynaklar ve spesifik taktikler açısından detaylar kıt olmakla beraber, Gwyneth Paltrow’un nasıl yardım uzatan bir el olduğu ve Weinstein’ın ekibinin hem muhabirleri hem de sözde mağdurları susturmak için aldığı aşırı önlemler de dahil olmak üzere bazı sarsıcı ifşalar var. (OP)
36. Emily Witt – Future Sex (2016)
Future Sex belki de cinsellik ve ilişkilerle ilgili #MeToo hareketinden önce çıkan ve bir şekilde hala güncelliğini koruyan birkaç kurgu olmayan kitaptan biri. Kendini 30 yaşında birden bekar bulan Witt, çokaşklılıktan orgazmik meditasyona kadar her şeye el atarak, San Fransisco’nun seksüel altkültürlerine kapılır. Witt’in denemeci olarak yeteneklerini gösteren ve cinsel özgürleşme üstüne pek çok ferasetli gözleme yer veren çok etkileyici bir çalışma. (OP)
35. Yuval Harari – Hayvanlardan Tanrılara Sapiens (Sapiens) (2011)
Arada sırada dünyaya bakışınızı sarsan bir kitap karşınıza çıkar. Bu uluslararası çok satan fenomen de onlardan biri. Aşağı yukarı insanlık tarihini tamamıyla tarayarak, ilerlemenin uygunluğu, başlangıcı ve vahşiliğini anlamanızı sağlıyor. (CR)
34. Emma Cline – Kızlar (The Girls) (2016)
The Girls bir tarikatta olmanın çekiciliğini keşfediyor. Charles Manson’ın ölüm saçan “ailesinden” esinlenen kitap Quentin Tarantino’nun Bir Zamanlar... Hollywood’da’sından (Once Upon a Time in Hollywood) daha gerilimli, zengin bir betimleme sunuyor, kadınları merkeze koyarak onları harekete geçirenin ve büyüleyenin ne olduğunu inceliyor. (OP)
33. Marlon James – Yedi Cinayetin Kısa Tarihçesi (A Brief History of Seven Killings) (2014)
Jamaika doğumlu Marlon James’in The Booker ödüllü Yedi Cinayetin Kısa Tarihçesi adlı kitabı 1976’da Bob Marley’e düzenlenen başarısız suikast girişiminindeki yedi katil adayının hayatlarını ve ölümlerini takip ediyor. Roman kurguyu ve gerçeği kurnazca işliyor ve dilinin müzikal bir ritmi var. Kitaptaki bazı aydınlanma anları şarkılarla bağlantılı. (MC)
32. Raynor Winn – The Salt Path: A Memoir (2018)
Ölümcül hastalık ve iflas, ilham verici bir okumaya konu olmamalı ama Raynor Winn’in şiirsel, provokatif anı yazısında bir şekilde oluyor. Aile evini kaybettikten sonra kocasının amansız teşhisine lanet eden Winn ve kocası Güney Batı Sahil Yolu’nu yürümeye koyulur. Doğanın gücünün tefekkürü olduğu kadar evsizlik krizine de politik bir eleştiri. (CR)
31. Nina Stibbe – Love, Nina: Despatches from Family Life (2013)
Bir ifadesizlik var, bir de Londra’daki çocuk bakıcılığı işinden kız kardeşine gönderdiği mektuplar halinde yazdığı bu romanıyla Adrian Mole’un varisi olduğunu kanıtlamış Nina Stibbe var. Taşralı bir kızın metropollü edebi elitin tuhaf salatalarıyla boğuşmasını anlatan Stibbe’nin komedisi altın değerinde. (CR)
30. Patrick deWitt – Sisters Kardeşler (The Sisters Brothers) (2011)
Kanada doğumlu yazar Patrick deWitt’in ikinci romanının film uyarlamasında suikastçı Eli ve Charlie Sisters’ı John C. Reilly ve Joaquin Phoenix oynamıştı. Anlatıcı Eli 19. yüzyıl ortaları sınır hayatının kanunsuz, öngörülemez doğasını yakalıyor. Sisters Kardeşler, Gold Rush döneminin çetin, huzursuz bir öyküsü. (MC)
29. Gail Honeyman – Eleanor Oliphant Gayet İyi (Eleanor Oliphant is Completely Fine) (2017)
Her ofisin bir tutunamayanı vardır, bu da sosyal inceliklerden hoşlanmayışının ve Noel iş yemeğinin ardında travmatik bir geçmiş saklayan bir kadının komik, dokunaklı hikayesi. Bu güzellikle anlatılmış ilk romanda, alelade iyilikler başkarakterin içindeki ateşi tekrar yakar. (CR)
28. Anna Burns – The Milkman (2018)
Anna Burns 2018’de The Milkman’le büyük başarı yakaladığında Kuzey İrlanda’dan Man Booker Ödülü’nü kazanan ilk kişi oldu. Burns’ün zorlayıcı, merak uyandırıcı romanı 70’lerdeki Kuzey İrlanda Sorunu sırasında isimsiz 18 yaşındaki bir kızın hayatından bakış açısı sunuyor. 41 yaşındaki “The Milkman” olarak bilinen paramiliter lider unutulamayacak kadar sinsi bir karakter. (MC)
27. Sophie Mackintosh – Su Kürü (The Water Cure) (2018)
Margaret Atwood ve dünyanın konjonktürü sayesinde feminist distopik kurgu bir momentum yakaladı ve Sophie Mackintosh’un Su Kürü kitabı bu janra önemli bir katkı. Belki katkılardan en yaratıcısı, Mackintosh okuyucuyu Shakespearvari bir diyara doğru çekerken gizemi ve cinayeti kurnaz biçimde seks ve kız kardeşlikle işliyor. (OP)
26. Anne Tyler – Mavi Makara (A Spool of Blue Thread) (2015)
Anne Tyler orta sınıf Amerika’sının aile hayatını anlatan hikayelerin ustası. The Accidental Tourist’in yazarının 20. kitabı A Spool of Blue Thread kardeş rekabetine, aile sırlarına ve kederin yaralayıcı gücüne ustalıkla ışık tutuyor. Whitshank’lerin dört kuşağının hikayesi yazarın mizahi detaylara yeteneğini gösteriyor. (MC)
25. Anne Enright – Yeşil Yol (The Green Road) (2015)
Dublin doğumlu Anne Enright’ın Yeşil Yol’u coğrafi ve duygusal olarak vahşi bir yer olan Clare Kontluğu’nda geçiyor. Hanna, Dan, Constance ve Emmet’in Noel için korkunç aile reisi Rosaleen’in satılığa çıkardığı evlerine dönüşleri etrafında geçen bu aile destanında Enright’ın gözlemlemeye olan hevesli yeteneği kendini gösteriyor. Bencilliğin ve merhametin komik, acı dolu bir hikayesi. (MC)
24. Amor Towles – Moskova’da Bir Beyefendi (A Gentleman in Moscow) (2016)
Adı geçen beyefendi Kont Rostov, komünistler kontrolü ele alınca şaşalı bir Moskova otelinde ev hapsine mahkum edilmiş ehlikeyif bir aristokrat. İnce esprileri ve dayanıklı insanlığı bu cana yakın, ilginç romanı şakıtıyor. (CR)
23. Elif Batuman – Budala (The Idiot) (2017)
Gerçek kurguyla birleşince, okuyucu hangisinin hangisi olduğunu anlamaya çalışarak saatler geçirirken, sonuç neredeyse her zaman büyüleyici oluyor. Budala’nın cazibesi de böyle. Elif Batuman’ın ilk romanı 90’ların ortasında Harvard’da okuyan genç bir kadının yarı otobiyografik hikayesini anlatıyor. E-postanın amacı hakkında ahkam kestikten sonra, genç kadın kısa süre içinde kaygısızlığı sizi çileden çıkaracak esrarengiz bir Macar öğrenciye kafayı takıyor. (OP)
22. Orhan Pamuk – Kırmızı Saçlı Kadın (The Red-Haired Woman) (2016)
Nobel ödüllü Orhan Pamuk’un 10. romanı, gençlik takıntısının sürükleyici bir hikayesini, baş karakter Cem Çelik’in tiyatro topluluğunun kızıl saçlı, esrarengiz üyesine olan arzusunu işleyen kısa, etkileyici Kırmızı Saçlı Kadın idi. Ayrıca romandaki baba-oğul ilişkisi Pamuk’un Türkiye’nin değişen doğasını ustaca incelemesine olanak sağlıyor. (MC)
21. Ariel Levy – The Rules Do Not Apply (2017)
The New Yorker’ın en üretken yazarlarından birinin zihnine ışık tutan bu anı kitabı hayatından sarsıcı bir kopukluk hissi yaşayan herkes için ilişkilenebilir olacak. Bu da muhtemelen çoğumuz için geçerli. Levy’nin kişisel trajedileri okuyanları sendeletiyor. Özel olarak Levy’nin Moğolistan’da görevdeyken bir otel odasında çocuğunu düşürmesini anlattığı anısı aylarca zihninize kazılı kalacak. Olay sırasında 19 haftalık hamileymiş ve canlı doğan oğlu kollarında ölmüş. En yüksek seviyede dayanma gücünü anlatan bir hikaye. (OP)
20. Marilynne Robinson – Lila (2014)
Lila, Marilynne Robinson’ın Gilead üçlemesinin – Gilead (2004) ve Home’u (2008) takiben- son romanı ve tozlu bir Iowa kasabasında yaşlı Papaz Ames’le evlenen genç Lila’nın öyküsünü korkusuzca anlatıyor. Robinson fevkalade yazıyor ve ileri düzey bir dini düşünür olarak inanç ve şüpheyle ilgili isabetli sorular soruyor. (MC)
19. David Sedaris – Calypso (2018)
Sedaris kadar mükemmel derecede tuhaf, iğneleyici, komik ve dobra yazar çok yoktur. Bu otobiyografik kısa öyküler derlemesinde bir kez daha ailesinin geçmişinden cevherler çıkarıyor. Kitaptaki öykülerden birinde tümörünü bir tatlı su kaplumbağasına yem olarak verdiğini anlatıyor. Fazla söze gerek yok. (CR)
18. Chimamanda Ngozi Adichie – Amerikana (Americanah) (2011)
Hem bir aşk hikayesi, hem de ırksal ayrımların Birleşik Krallık ve ABD’de yol açtıklarına bir bakış olan Amerikana düşündürücü olduğu kadar büyüleyici. Amerika’da üniversitede okurken asgari ücretli bir iş bulmakta bile zorlanan zeki Nijeryalı genç kız Ifemelu’nun taraftarı olmamak imkansız. (CR)
17. Julian Barnes – Bir Son Duygusu (The Sense of an Ending) (2011)
Julian Barnes’ın kısa romanı Bir Son Duygusu hayatın çözüme ulaşmamış ilişkilerine dönük cevap arayışının ince bir tahlili. 60’larındaki boşanmış kahraman Tony Webster beklenmedik bir vasiyet üzerine üniversiteden eski kız arkadaşıyla yeniden görüşmeye başlayınca duygusal olarak altüst oluyor. “Kaybın katlanarak birikmesiyle” yüzleşmeye zorlanıyor. (MC)
16. Tara Westover – Talebe (Educated) (2018)
Mormonluk üzerine ne kadar belgesel izlerseniz izleyin, ne kadar kitap okursanız okuyun, bu cemiyeti dışarıdan anlamak neredeyse imkansız. Tara Westover, Idaholu Mormon köktenci bir aileden çıkıp Cambridge Üniversitesi’nde doktoraya uzanan hikayesini anlattığı Talebe ile insanların gözlerini açtı. Metanet ve adanmışlıkla ilgili bu ilham verici hikaye otodidaktlığın ve okumanın gücüne de selam çakarak etkisini daha da artırıyor. (OP)
15. Maggie Nelson (The Argonauts) (2015)
Bıkkınlık veren cinsiyet klişelerini katmerlendirmede evlilik ve ebeveynliğin üstüne yok, o yüzden hikayeyi tersine çeviren bu anı yazısı için çok yaşa Maggie Nelson diyoruz. Romantik sevgiyi, hamileliği, anneliği ve beraberinde gelen bütün bıktırıcı kültürel teçhizatı çok zekice yazılmış parlak bir eleştiriye tabi tutuyor. (CR)
14. Richard Ford – Canada (2012)
Canada’da, talihsiz bir banka soyguncusu çiftin oğlu, emekli İngilizce öğretmeni Dell Parsons, ergenlik çağının yürek burkan olaylarının üzerine düşünüyor ve hayatının nasıl şekillendiğinin “hesabını tutmaya” çalışıyor. Hikayedeki mekanlar Kanada’daki Great Falls, Montana ve Saskatchewan’ı içeriyor fakat işin asıl görkemli tarafı Richard Ford’un duygusal arazide ayağını yere sağlam basan yolculuğu. (MC)
13. Donna Tartt – Saka Kuşu (The Goldfinch) (2013)
13 yaşında bir oğlan çocuğu sanat müzesinde annesini öldüren bombalı terör saldırısının ardından yıkıntıların arasında Saka Kuşu başlıklı küçük bir resim buluyor. Hollanda Altın Çağı’ndan bu minik kalıntı, Tartt’ın Pulitzer ödüllü bu muhteşem üçüncü romanında hem tesellinin hem de muammanın kaynağı oluyor. (CR)
12. Jonathan Franzen – Özgürlük (Freedom) (2010)
Jonathen Franzen’in 4. romanının kalbinde, 1970’lerde üniversitede tanışmış, görünürde mükemmel çift Walter ve Patty Berglund yer alıyor. Dağılmaya başlayan evliliklerinin hikayesi zengin, incelikli bir romanda açığa çıkıyor. Özgürlük evli mutsuzluğun hikayesinden daha fazlası: Modern dünyada aşk ve özlemin dağınıklığı hakkında. (MC)
11. Elif Şafak – İskender (Honour) (2011)
Londra’da yeni bir hayat kurmaya çalışan Türk bir ailenin birden çok nesli ele alan dallı budaklı hikayesi odağına sözüm ona “namus cinayetini” alıyor. Türkiye ve başka pek çok ülkede çok satanlar arasına girmiş yazar Elif Şafak kadınları ikinci sınıf konuma iten algıların iki yüzlülüğünü ve bunun korkunç sonuçlarını gözler önüne seriyor. (CR)
10. Helen Macdonald – Atmacanın A’sı (H Is for Hawk) (2014)
Helen Macdonald babasını kaybettiğinde bir atmaca aldı. Kedere bu özgün yaklaşım hem yas sürecine hem de doğayla ilişkimize dönük lirik, etkileyici bir soruşturma ortaya çıkarmış. (CR)
9. Margaret Atwood – The Testaments (2019)
Romandan öte, tam teşekküllü bir kültürel fenomen haline gelen Damızlık Kızın Öyküsü’nün (Handmaid’s Tale) devam kitabı hayranlar tarafından gece yarısı okuma buluşmaları ve orijinal kitabın televizyon uyarlamasındaki kırmızı beyaz cüppelere kuşanmalarla karşılandı. Fanatik bir rejim altında kadın düşmanlığının ve ahlaki ikircimin görkemli ve sürükleyici bir ifşası. (CR)
8. Jennifer Egan – İt Kopuk Takımı (A Visit from the Goon Squad) (2010)
Jennifer Egan’ın, 30’lu yaşlarının ortasındaki kleptomanik New Yorklu Sasha’yla müzik piyasasındaki patronu Benni Salazar’ın hikayelerini birbirine bağlı olarak anlatan hayat dolu kitabı İt Kopuk Takımı’nda zaman merkezi bir konu. Canlılığın ortadan kalktığı dijital dünyada söyleyecek ilginç şeyleri olan, zekice yazılmış bu roman ilişkilerdeki sorunları keşfe çıkıyor. (MC)
7. Matt Haig – Yaşama Tutunmak İçin Nedenler (Reasons to Stay Alive) (2015)
Hayranları arasında Sussex Düşesi’nin de bulunduğu Matt Haig’in akıl sağlığı üzerine yazdıklarının ona bu kadar ün getirmesi nedensiz değil. Her şey, çocuklar için kurgu yazan Haig’in 20’li yaşlarının başında girdiği, onu intihara meylettiren derin depresyonu anlattığı çok satan hatıratıyla başlamıştı. Kolay olmayan, ama intiharın büyük oranda yanlış anlaşıldığı ve cinsiyet önyargılarının erkekleri akıl sağlıklarıyla ilgili açıkça konuşmaktan alıkoyduğu bir toplumda mühim bir okuma. (OP)
6. Arundhati Roy – Mutlak Mutluluk Bakanlığı (The Ministry of Utmost Happiness) (2017)
Küçük Şeylerin Tanrısı (The God of Small Things) ile yaptığı baş döndüren çıkışından 20 yıl sonra Arundhati Roy, büyüleyici Mutlak Mutluluk Bakanlığı’yla devam etti. Keskin ironik zekasıyla, Roy’un destansı öyküsü bağımsızlık krizinin başında Hindistan’daki yaşamı masaya yatırıyor. Transeksüel kadın Anjum dahil olmak üzere karakterler samimi şekilde çizilmiş. Roy’un romanı hayatı umursamak konusunda okura meydan okuyor. (MC)
5. Sally Rooney – Arkadaşlarla Sohbetler (Conversations with Friends) (2017)
Büyük beğeni toplayan 27 yaşındaki yazar, 2017’deki çıkışından bu yana y kuşağının edebi güç merkezi olarak itibar edindi. Rooney’nin, Normal İnsanlar (Normal People) adlı ikinci romanı bu senenin Man Booker Ödülü’nün son elemelerine kalsa da Arkadaşlarla Sohbetler en iyi işi olmaya devam ediyor. Çevik, kısa cümleleri, sofistike olay örgüsü ve sevilmelerini zorlaştıracak denli karmaşık karakterleriyle roman Rooney’e günümüzün en ilginç yazarları arasındaki yerini kazandırdı. (OP)
4. George Saunders – Arafta (Lincoln in the Bardo) (2017)
Arafta, Abraham Lincoln’ın, 11 yaşındaki oğlunun defnini izleyen tek bir gecesinin öyküsünü, Tibet Budizmi’ne göre insanın ölümüyle yeniden doğumu arasındaki geçiş evresi olan bardo’da 166 farklı anlatıcı içeren deneysel bir öyküyle anlatıyor. George Saunders’ın rüştünü ispat ettiği bu büyüleyici kitap 2017 Man Booker ödülünü kazandı. (MC)
3. Lisa Taddeo – Three Women (2019)
2019’da kadın arzusu akıllıca bir incelemeyi belki hiç olmadığı kadar çok çağırıyor. Bu durumda 8 yıl boyunca üç ilişkilenebilir ama farklı kadının cinsel deneyimlerini kayıt altına alan Lisa Taddeo’ya teşekkür borçluyuz. Sonuç, kadın zihninin en gizli köşelerini araştıran girift anlatıların güçlü bir derlemesi. Bir benzerini düşünemiyorum. (OP)
2. Paul Beatty – Seri Sonu (The Sellout) (2015)
Beatty’nin Seri Sonu kitabı, ırk ayrımı ve kölelik yasalarının geri gelmesini isteyen Bonbon adında siyahi bir adamın hikayesini anlatan, günümüz ırk ilişkilerine dönük acımasız bir hiciv. Kitap Booker ödülünü kazandığında jüri üyeleri Beatty’yi Swift ve Twain’e benzetmişlerdi. (CR)
1. Hilary Mantel – Ölüleri Getirin (Bring Up the Bodies) (2012)
Mantel’ın Tudor temalı, Booker ödüllü büyük başarısı Kurtlar Hanedanı’nın (Wolf Hall) devam kitabı Ölüleri Getirin okuyucuları hayal kırıklığına uğratmadı. Yazarın sürükleyici kalemi bizi tipik kariyerist politikacı Thomas Cromwell’in şiirsel, titiz zekasının içine geri gönderiyor. Konu basbayağı tarih dersi malzemesi- Henry Tudor’un Anne Boleyn’le evliliği ve Boleyn’in ona erkek bir varis verememesi. Ülkenin istikrarını sarsmadan başka bir evliliğe zemin oluşturabilmek için Cromwell, Boleyn’in çöküşünü planlıyor, eski düşmanlarının bir kısmını da kullanarak kraliçeyi ipe götürecek suçlamalar tezgahlıyor. Tarihteki en büyük spoilera rağmen Mantel’in romanının tonu o kadar iyi ayarlanmış ki Tudor sarayının kanla lekelenmiş lüks hayatının gerilimlerinin tamamını hissediyoruz. (CR)