İngiltere'de günlük vaka sayısı 100 binin üzerine çıktı: Aşı karşıtları hâlâ aynı kafada
İngiltere'e koronavirüs salgınında ilk kez günlük vaka sayısı 100 binin üzerine çıktı. Ülkede 4. doz aşı için bilim insanları çalışma başlatırken aşı karşıtlarının kafası hâlâ değişmedi. Özellikle Londra'nın güneyinde çok sayıda aşı karşıtı bulunurken bir papaz "Aşıya ihtiyacım yok, Tanrı beni koruyor" dedi.
Koronavirüs salgını Omicron varyantının çıkması sonrası yeniden hız kazandı. Özellikle İngiltere'de vaka sayısında ciddi bir artış yaşanırken, salgının başından bu yana bir ilk yaşandı. İngiltere'de günlük vaka sayısı ilk kez 100 bin barajını aşarak 106 bin 112 oldu.
4. DOZ AŞININ GELME İHTİMALİ VAR
Öte yandan İngiliz bilim insanları vaka sayısındaki korkunç artış sonrası 4. doz aşının uygulanma ihtimalini inceliyor. İsrail, 60 yaş üstü vatandaşlar ve sağlık çalışanlarının 4. doz aşı olmasını isteyen ilk ülke oldu. Bulgularını Birleşik Krallık ile paylaşan İsrailli bir sağlık uzmanı, üçüncü aşıdan bağışıklığın azaldığını ve fazladan aşıların yapılmasına neden olduğunu gördüklerini söyledi.
AŞI KARŞITLARI YİNE BOŞ DURMUYOR
Omicron varyantı sonrası vakalardaki büyük artış ve yeni kısıtlamaların gündeme gelmesine rağmen aşı karşıtlarının sayısı azımsanmayacak seviyelerde olmaya devam ediyor. İngiltere'nin en yüksek vaka yoğunluğuna sahip olan Güney Londra'daki Brixton'da sokaklarda aşı karşıtlığını körükleyen pankartlar ve duvar yazıları bulunuyor. Öte yandan bölgede Afrikalı ve Batı Hint kökenlilerin gittiği bir kilisede yıllardır papazlık yapan ve ismini açıklamayan bir kişi "Aşıya ihtiyacım yok Tanrı beni koruyor" dedi. Papaz ayrıca kiliseye gelenlere aşı konusunda bir baskı yapmadıklarını da söyledi.
80 yaşında olan ve yüksek risk grubunda olmasına rağmen aşı yaptırmayan papaz "Aşı olmama gerek yok. İnsanlara aşıdan sonra da virüs bulaşıyor. Hayatımı Tanrı'nın sözüne göre yaşıyorum. Şimdiye kadar beni virüsten korudu." şeklinde kendini savundu.
Çoğunlukla göçmen kökenli azınlıkların yaşadığı Brixton'da yaşayanlar ana akım bilgiler yerine sosyal medyadaki asılsız paylaşımlara inanmayı tercih ediyorlar.