"İnsanın gücü, kusurlarında saklı…"
İzzet Çapa yazdı: Gelin bugün yine bir Sadi Şirazi öyküsü okuyalım beraber…
Madem yine hafta sonu geldi, Doğu kültürünün umman gibi engin tasavvuf hikayelerine devam o halde. Gelin bugün yine bir Sadi Şirazi öyküsü okuyalım beraber…
‘Hindistan'da bir sucu, boynuna astığı uzun bir sopanın uçlarına taktığı iki büyük kovayla her gün su taşırmış. Amma velakin kovalardan biri çatlakmış…
Sağlam kova her seferinde ırmaktan beyinin evine ulaşan yolu dolu olarak tamamlarken, çatlak kova içine konan suyun sadece yarısını eve ulaştırırmış. Bu durum tam iki yıl boyunca böyle devam etmiş...
Sucu her seferinde beyinin evine sadece bir buçuk kova su götürebilmiş…
Sağlam kova başarısından gurur duyarken, çatlak kova görevinin yarısını yerine getiriyor olmaktan dolayı utanç içindeymiş...
İki yılın sonunda bir gün çatlak kova dayanamamış ve sucuya seslenmiş: ‘Kendimden utanıyorum ve senden özür diliyorum.’
‘Neden’ diye sormuş sucu; ‘Niye utanç duyuyorsun?’
Kova cevap vermiş: ‘Çünkü iki yıldır çatlağımdan su sızdığı için taşıma görevimin yarısını yerine getirebiliyorum. Benim kusurumdan dolayı sen de bu kadar çalışmana rağmen, emeklerinin tam karşılığını alamıyorsun.’
Bunu duyan sucu söyle demiş: ‘Beyin evine dönerken yolun kenarındaki çiçeklere dikkat et!’
Gerçekten de tepeyi tırmanırken çatlak kova patikanın bir yanındaki güzeller güzeli çiçekleri görmüş. Fakat yolun sonunda yine suyunun yarısını kaybettiği için kendini kötü hissetmiş ve özür dilemiş…
Sucu kovaya sormuş: ‘Yolun senin tarafında çiçekler olduğunu ve diğer kovanın tarafında hiç çiçek olmadığını fark ettin mi? Bunun sebebi senin kusurunu bilmem ve ondan istifade etmemdir. Yolun senin yanına çiçek tohumları ektim ve her gün biz ırmaktan dönerken sen onları suladın. Ben de iki yıldır bu güzel çiçekleri toplayıp onlarla beyimin sofrasını süsledim.
Sen böyle olmasaydın, bey de evinde bu güzellikleri yaşayamayacaktı. Kendini üzme…’
Şimdi gelelim Sadi’nin dilinden sözün özüne..
‘Hepimizin kendimize özgü kusurları vardır.
Hepimiz aslında çatlak kovalarız.
Ama büyük planda hiçbir şey ziyan edilmez.
Kusurlarınızdan korkmayın, onları sahiplenin.
Kusurlarınızda gerçek gücünüzü bulduğunuzu bilirseniz, kim bilir sizler de ne güzelliklere sebep olabilirsiniz…’