'İpin ucunu bıraktık, iyi gitmiyoruz'
Hürriyet gazetesi başyazarı Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, bugünkü köşesinde koronavirüs salgınındaki normalleşme sürecine değindi. Müftüoğlu, yazısında, “Virüsle şaka olmaz, bu virüs gevşemeyi asla affetmez! Ama şimdi görünen o ki gevşemek bir yana, rehavete kapılmak bile değil, ipin ucunu tümüyle bırakmış gibi görünüyoruz." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, Hürriyet'teki bugünkü köşesinde, koronavirüs salgınına ve normalleşme sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Müftüoğlu ayrıca, iki de iyi haber verdi.
İşte Müftüoğlu'nun ''Bunlar kötü gidişin işaretleridir'' başlıklı yazısı;
''Biz pandemi ile mücadele meselesini kolay anlaşılsın, motivasyonumuz biraz daha çoğalsın diye bir tür “maç” gibi tanımladık.
Ve bu köşede en az 10 kez şu cümleyi altını da çizerek ısrarla tekrarladık: “Virüsle şaka olmaz, bu virüs gevşemeyi asla affetmez!” Ama şimdi görünen o ki gevşemek bir yana, rehavete kapılmak bile değil, ipin ucunu tümüyle bırakmış gibi görünüyoruz. Son rakamların bize ifade ettiği net ve açık olarak şudur: İyi gitmiyoruz! Vaka sayılarında gerekli düşüşleri sağlayamıyoruz. İstanbul dışındaki masum şehirlere de kasaba ve köylere de virüsü yayma kararlılığımızı sürdürüyoruz. Geliniz, başlangıçtaki salgının ilk günlerindeki sloganımızı bir kez daha tekrarlayalım: Bir maçtayız, sınavdayız. Bir kavgadayız. Hatta bir savaşta olduğumuzu bile söyleyebiliriz. Eğer böyle giderse bu savaş kaybedilmese bile düşük yoğunlukta bir mücadele olarak sürüp gidecektir, bitmeyecektir. Lütfen, aklımızı başımıza alalım. Ne maske ve mesafeden, ne de temizlik ve tedbirlerden vazgeçmeyelim.
BİR BİLGİ: SONUCU KAN GRUBU DA ETKİLİYOR
İLK araştırma birkaç ay önce Çin’den geldi. O araştırma şimdi de İtalya-İspanya merkezli yeni bir çalışma ile yeniden teyit edildi. Yeni bilgi şu: Kan grubunuz COVID-19 enfeksiyonunda süreci etkileyebilen önemli ayrıntılardan biri olabilir. İsterseniz gelin, bu bilgiyi biraz daha açalım: Araştırmalara göre A kan grubunda olanlarda, COVID-19 enfeksiyonu daha ağır seyrediyor. Bu kişilerde enfeksiyon akciğerlerde daha ciddi hasarlara yol açıyor. Neticede de A kan grubundan birisi COVID-19 enfeksiyonuna yakalandığında oksijen desteğine ve solunum cihazlarına yüzde 50 daha fazla ihtiyaç duyuyor. 0 kan grubundakilerde ise bu risk yüzde 35 daha az. Henüz net bir bilgi olmasa da bu önemli ayrıntıyı bir kenara not etmenizde fayda var.
GÜNÜN SORUSU: VİRÜS MUTASYON GEÇİRİYOR MU
YENİ koronavirüs bir RNA virüsü. RNA virüslerinin daha sık ve kolay mutasyon geçirme eğiliminde oldukları da iyi biliniyor. Mutasyonlar bazen virüsün gücünü azaltırken, bazen de tam tersine, onu baş edilmesi daha güç bir hale getirebiliyor. Yani oluşabilecek bir mutasyonun bizi nasıl etkileyeceği net ve açık değil. Adeta şansa bağlı bir değişim. Tabii ki hepimizin beklentisi virüsteki bu yapısal değişmenin, yani mutasyonun onun gücünü azaltması, zayıflatması. Eğer böyle olursa virüsün bulaşıcılığı da vereceği zarar da azalabilecek. Ama üzülerek belirtelim ki ne bizde, ne de başka bir ülkede virüsün mutasyon geçirerek gücünü azalttığı yönünde bilimsel bir bilgi henüz mevcut değil. Kısacası mutasyon meselesine güvenmeyelim. Maske, mesafe, temizlik önlemlerini sürdürelim.
AMAN DİKKAT: ÇAMAŞIR SUYUYLA GARGARA OLMAZ
ABD Başkanı Trump’ın deterjan ile bu virüsü yok etme fikri ne iyi ki kendi ülkesinde bile ciddiye alınmadı. Ama ne var ki yeni yayımlanan bir anket çalışması Amerikalıların yüzde 4’ünün ağız ve boğazlarını temizlemek için çamaşır suyuyla gargara yapma yolunu denediklerini(!) gösteriyor. Peki sonuçta ne mi olmuş: Zehirlenmişler!
Bilelim ki sadece salgın sürecinde değil, her zaman su veya antiseptik gargaralarla ağız ve boğaz temizliği yapmak sağlıklı ve doğru bir iştir. Ama çamaşır sularıyla temizlik söz konusu bile edilmemelidir, son derece tehlikelidir.
2 İYİ HABER
İYİ HABER 1: ‘TOPLUM BİLİMLERİ KURULU’ DEVREYE GİRDİ
SALGININ ikinci devresindeyiz. Bu devrede toplumun sosyal ve psikolojik yönden de doğru yönetilmesi, yönlendirilmesi ve bilgilendirilmesi vazgeçilmez bir ayrıntı. Belki de bu ayrıntı dikkate alınmadığından son günlerdeki korkutucu dikkatsizlikler, boş vermişlikler ve özensizliklerle karşılaştık. Her neyse... Sağlık Bakanlığımız yine doğru bir iş yaptı. 8 Haziran’da sosyoloji, psikiyatri, istatistik ve din bilimcilerinden oluşan bir ‘Toplum Bilimleri Kurulu’ oluşturdu. Salgının bundan sonraki sürecinin de kazasız belasız atlatılmasında bu kurul, en az Bilim Kurulu kadar önemli işler üstlenecektir. Unutmayalım ki bu aşamada toplumu korkuyla değil, sevgi ve iknayla, güven ve inançla yönetmek ve onlarla kol kola sürecin içini doldurmak en önemli ayrıntıdır.
İYİ HABER 2: YENİ ZELANDA SALGINI SIFIRLADI
YENİ Zelanda salgını başından beri en iyi şekilde yönetti. Mükemmel tedbirler aldı. Neticede de son 15 günde 0 vaka oranına ulaşmayı başardı. Bu başarıyı da haklı olarak ulusça kutladılar. Başarının ödülü olarak, sosyal mesafeleri kaldırdılar, yeniden normal hayat sürecine başladılar. Ama bir şartla: Yeni Zelanda’da sınırlar hâlâ kapalı. Doğru mu? Evet, çünkü pandemi bitmedi. Başka ülkelerden hâlâ tehdit var. Özeti şudur: Yeni Zelanda şimdilik sürecin en başarılı ülkesidir. Darısı başımıza...''
YAZININ ORİJİNAL METNİNE ULAŞMAK İÇİN TIKLAYINIZ...