İran'ın cumhurbaşkanı adayları arasında "Türkçe-Azerice" polemiği
İran'da 18 Haziran'da yapılacak 13. cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılacak adayların tartışmasında ülkedeki Türklerle ilgili ifadeler dikkat çekti. Muhafazakar aday Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi'nin "Türklerin yaşadığı eyaletlerde Azerice konuşan değerli vatandaşlarımız bana muhabbet gösterdiler." ifadesine eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhsin Mihralizade'den itiraz geldi. Mihralizade, "Sayın Reisi'nin sözlerini düzeltmem gerekiyor. Bizim Azerice konuşan vatandaşımız yok." dedi.
İran'da 18 Haziran tarihinde yapılması planlanan 13. cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılacak adayların tartışmasına ülkedeki Türklerle ilgili ifadeler damga vurdu.
İran devlet televizyonunda ikinci defa yapılan tartışmada reformist ve muhafazakar adaylar Azerbaycanlılar ve Türklerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Muhafazakar adaylardan eski Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı ve Düzenin Maslahatını Teşhis Konseyi Genel Sekreteri Muhsin Rızai, 'Yaşasın Azerbaycan' sloganıyla Türk seçmenin ilgisini çekmeye çalıştı.
Sputnik’te yer alan habere göre Muhafazakar aday Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi de ilk tartışmadaki konuşmalarına gelen tepkiler nedeniyle özellikle Türklerin yaşadığı eyaletlerden kendisini arayanların ve gönlünü almaya çalışanların olduğunu belirterek, "Türklerin yaşadığı eyaletlerde Azerice konuşan değerli vatandaşlarımız bana muhabbet gösterdiler. Gösterdikleri ilgi ve bulundukları lütuf nedeniyle kendilerine teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
"AZERİ KELİMESİNİ KULLANIRKEN DAHA FAZLA DİKKAT ETMELİDİR"
Reisi'nin bu sözleri üzerine reformist aday eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve eski İsfahan Valisi Muhsin Mihralizade, şunları söyledi:
"Sayın Reisi'nin sözlerini düzeltmem gerekiyor. Kendisi Azerice konuşanlar dedi. Bizim Azerice konuşan vatandaşımız yok. Doğu Azerbaycan, Batı Azerbaycan, Erdebil, Hemedan, Zencan, Horasan-i Rezevi, İsfahan, Şiraz, Huzistan ve diğer yerlerde Türkçe konuşan vatandaşlarımız var. Sayın Reisi, Azeri kelimesini kullanırken daha fazla dikkat etmelidir."
Mehralizade, devlet televizyonunun 5 dakikalık propaganda filmini sansürlediğini belirterek "Bu kötü bir ahlaktır" eleştirisinde bulundu.