Irk ayrımcılığına karşı mücadelesiyle simge olan Nelson Mandela 100. doğum yılında anılıyor...

Bugün ırkçılıkla mücadelesi sembol olan Nelson Mandela'nın 100. ölüm yıldönümü. Güney Afrika'nın eski Devlet Başkanı, efsane lider Nelson Mandela'nın hayatı vatandaşlar tarafından merak ediliyor. Irk ayrımcılığına karşı mücadelesiyle bütün dünyada simge olan Nelson Mandela'nın yaşamını yurttaşlar araştırmaya başladı. Peki Nelson Mandela Kimdir? Ne zaman öldü? Detaylar haberimizde...

Irk ayrımcılığıyla mücadelenin sembol ismi Nelson Mandela kimdir? sorusu 2013’te ölen büyük liderin ardından hala merak ediliyor. Güney Afrika’da Tembu kabilesinin şefinin oğlu olarak 18 Temmuz 1918’de dünyaya gelen Mandela, Fort Hare University College’daki hukuk eğitimine, ırkçı yönetime karşı organize ettiği öğrenci eylemleri nedeniyle bir süre ara vermek zorunda kaldı. İşte kısa yaşam öyküsü ve bilinmeyenleriyle Nelson Mandela…

Irk ayrımcılığına karşı mücadelesiyle simge olan Nelson Mandela 100. doğum yılında anılıyor...

NELSON MANDELA KİMDİR?

Nelson Rolihlahla Mandela ya da kabile adıyla Madiba 18 Temmuz 1918 – 5 Aralık 2013), Güney Afrikalı Anti Apartheid (ayrımcılık karşıtı) aktivist ve Güney Afrika Cumhuriyeti’nin ilk siyahî devlet başkanı. 1994’te ilk defa tüm halkın katıldığı seçimlerde devlet başkanı seçilmiştir. Yönetimi, Apartheid’ın mirasının dağılmasına, ırkçılığı engellemeye, fakirlik ve eşitsizliğe odaklanmıştır. Siyasi görüş olarak Demokratik Sosyalist olan Mandela, Afrika Ulusal Konseyi siyasi partisinde 1990’dan 1999’a kadar parti başkanlığı yapmıştır.

Bantu dillerine ait olan Kosa (Xhosa) dilini konuşan Tembu (Thembu) kabilesinde, kabile şefinin oğlu olarak doğan Mandela, Fort Hare Üniversitesi ve Witwatersrand Üniversitesi’nde hukuk eğitimi gördü. Johannesburg’un ilçelerinde yaşarken sömürgecilik karşıtı hareketi benimsedi ve ANC’ye katılarak bu partinin gençlik kolunun kurucu üyesi oldu. Ulusal Parti, Apartheid’ı 1948’de uyguladığında, ANC’nin 1952’deki Başkaldırı Mücadelesi (Defiance Campaign)’nde göze çarptı ve Halk Kongresinde buna bağlı olarak Transvaal ANC koluna başkan olarak seçildi. Avukat olarak çalışırken sürekli olarak kışkırtıcı aktivitelerden ve 1956’dan 1961’e kadar süren İhanet Duruşmaları’ndan dolayı tutuklandı.

Başlangıçta şiddet içermeyen protestolar olacağını söylemesine rağmen Güney Afrika Komünist Partisi ile iş birliği yaparak 1961’de, sonradan devlet hedeflerine saldıracak olan militan Umkhonto we Sizwe (MK) örgütünü kurdu. 1962’de tutuklandı ve hükumeti alaşağı etmek için komplo kurmak ve sabotaj etmekten dolayı ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Mandela cezasını önce Robben Adası’nda daha sonra Pollsmoor Hapishanesinde çekti. Bu esnada salıverilmesi için 1990’da yani 27 yıl sonra onay verilecek uluslararası bir kampanya düzenlendi. Hapishaneden çıktıktan sonra ANC başkanı olan Mandela otobiyografisini yazdı ve başkan F.W. de Klerk ile 1994’de tüm halkın katıldığı ve ANC’nin büyük çoğunlukla kazandığı bir seçimin kurulması Apartheid’ın sona erdirilmesi için görüşmelere sebep oldu.


Devlet Başkanı olarak yeni bir anayasa oluşturdu ve toprak reformu, yoksullukla mücadele ve sağlığın iyileştirilmesi gibi politikaları uygularken Doğruluk ve Uzlaşma Komisyonu’nu geçmişte yaşanan insan hakları ihlalini araştırması için oluşturdu. Uluslararası olarak Libya ve Birleşik Krallık arasında olan Lockerbie Faciası görüşmeleri sırasında arabulucu olarak rol oynadı. İkinci bir seçime katılmayı reddetti ve yerine seçimle yardımcısı Thabo Mheki geçti. Mandela daha sonra ulusal lider olarak hayır işlerinde yer aldı ve daha çok yoksullukla ve AIDS ile mücadele etti.

Mandela, anti-sömürgeci ve anti-apartheid görüşü ile uluslararası beğeni topladı ve 1993’deki Nobel Barış Ödülü, Amerika Birleşik Devletleri Başkanlığı Özgürlük Madalyası ve Sovyet Lenin Nişanı da dahil olmak üzere 250’nin üzerinde ödül kazandı. Güney Afrika’da “Ulusun Babası” olarak görülür.

Nelson Mandela’nın geçmişi ve yaşadıkları filmlere konu olmuştur.

İLK SİYAHİ AVUKAT, 27 YILLIK HAPİS YAŞAMI

Mandela, 1942’de Witwaterstrand Üniversitesi’nden mezun olmasının ardından Güney Afrika tarihindeki ilk siyahi avukat oldu.

Siyahların ırk ayrımcılığıyla mücadele etmek amacıyla kurduğu Afrika Ulusal Kongresi’ne (ANC) 1948’de katılan Mandela, 1950’de başkanlığa seçildi.

Güney Afrika’da beyazların ırkçılığa dayalı rejimine karşı sürdürdüğü mücadele nedeniyle ilk kez 5 Ağustos 1962’de tutuklanan Mandela ömrünün 27 yılını cezaevlerinde geçirdi.

71 YAŞINDA SERBEST KALDI

Irkçılıkla mücadelenin tüm dünyada büyük bir hız kazanması üzerine, ırk ayrımclığıyla mücadelenin sembolü haline gelen Mandela, 1990’da 71 yaşındayken dönemin Devlet Başkanı Frederik Willem de Klerk’in çıkardığı afla serbest bırakıldı.


Hapisten çıktıktan sonra demokratik bir Güney Afrika kurulması için çalışan Mandela’nın çabaları, 18 Mart 1992’de de Klerk tarafından hazırlanan, siyahlara eşit vatandaşlık hakkı verilmesini öngören anayasa değişikliği teklifinin halk oylamasıyla kabul edilmesi sonucu amacına ulaşmış oldu.

Siyahların eşit vatandaşlar olarak kabul edilmesinin ardından Güney Afrika Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Mandela, 10 Mayıs 1994’te yemin ederek ülkenin ilk siyahi cumhurbaşkanı oldu.

Cumhurbaşkanlğı görevini sürdürdüğü 5 yıl boyunca ülkenin yeni anayasasını oluşturan Mandela, geçmişte yapılan insan hakları ihlallerini araştırmak amacıyla Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu girişimini başlattı.

Görevde kaldığı sürece toprak reformunu destekleyen, yoksullukla mücadele ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması çalışmalarına önem veren Mandela, cumhurbaşkanlığını bir dönem daha sürdürmesi yönündeki teklifi geri çevirerek yerini yardımcısı Thabo Mbeki’ye bıraktı.

Cumhurbaşkanlığından ayrıldıktan sonra, kurduğu Nelson Mandela Vakfı aracılığıyla yoksullukla ve HIV/AIDS hastalığıyla mücadele etmeye yönelik hayır amaçlı faaliyetlerde bulunan Mandela, daha sonra inzivaya çekilerek hayatının kalan kısmını doğduğu köy Qunu’da geçirdi.

Hayatı boyunca pek çok barış ödülü kazanan Mandela, “Güney Afrika’daki ırk ayrımcılğına dayanan rejimin barışçı yollardan ortadan kaldırılması ve yeni bir demokratik Afrika’nın temellerini atmak” yönündeki çalışmaları nedeniyle 1993’te de Klerk ile Nobel barış ödülüne layık görüldü.


Akciğer enfeksiyonu geçirmesinin ve üç ay hastanede tedavi görmesinin ardından taburcu edilmişti. Mandela’nın tedavisine evinde devam ediliyordu. Sağlık durumu hastaneden taburcu edilmesinden bu yana ciddiyetini koruyordu.

NELSON MANDELA VEFAT ETTİ

Güney Afrika Cumhurbaşkanı Zuma dün gece (5 Aralık) Mandela’nın öldüğünü Güney Afrika devlet televizyonunda açıkladı. Mandela’nın “huzur içinde aramızdan ayrıldığını” söyleyen Zuma, “Ulusumuz en büyük evladını yitirdi” dedi. Jacob Zuma, “Nelson Mandela’yı büyük yapan şey, onu insan yapan şeydi. Onda gördüğümüz şey kendimizde aradığımızdır” diye konuştu. Zuma, “Sevgili Güney Afrikalılar, Nelson Mandela bizi bir araya getirdi ve biz ona bir arada hoşçakal diyeceğiz” ifadelerini kullandı.

OBAMA’DAN MANDELA AÇIKLAMASI

ABD'nin ilk Afrika kökenli Başkanı Barack Obama, Mandela'nın ölümünden kısa bir süre sonra basın açıklaması yaptı. Nelson Mandela benzeri bir insanın muhtemelen bir daha görülemeyeceğini ifade eden Obama, “O artık bize ait değil. O çağlara ait” dedi.

Nelson Mandela'nın “Beyazların tahakkümüne karşı savaştım, siyahların tahakkümüne karşı savaştım. Tüm insanların uyum içinde ve eşit fırsatlar ile demokratik ve özgür toplum içinde yaşaması idealini güttüm. Bu, onun için yaşamayı ve başarmayı umut ettiğim bir ideal. Ama eğer gerekirse ölmeye hazır olduğum bir ideal” sözünü hatırlatan Obama, “Nelson Mandela bu ideal için yaşadı. Ve bunu gerçeğe dönüştürdü. Herhangi bir adamdan bekleneceğinden çok daha fazla başarılara ulaştı. Bu dünyada birlikte zaman geçirebileceğimiz en etkili, cesaret verici ve son derece iyi bir insanı kaybettik” dedi.

Kendisinin de Nelson Mandela'nın hayatından ilhamlar alan milyonlardan biri olduğunu dile getiren Obama, “Onun cümlelerini ve yazılarını çalıştım. Hapishaneden çıktığı gün, korkuların değil de umutlarının rehber olması halinde bir insanın neler yapabileceğini anladım” şeklinde konuştu. Obama, şu ana kadar yaşadığı gibi bundan sonra da Nelson Mandela'dan birşeyler öğrenmek için elinden geleni yapacağını ifade etti.

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.