‘İŞGAL VARSA, ATEŞKES OLMAZ!’

SuperHaber YouTube Koordinatörü Barış Özkan ve SuperHaber programcısı Ceyhun Bozkurt ile ‘Haberin Olsun’ yeni bölümüyle yayında…

Ermenistan’ın, Azerbaycan toprağı olan Dağlık Karabağ'ın köylerine yönelik başlattığı saldırıya, Azerbaycan ordusunca verilen karşılık sürüyor. Azeri kara ve hava kuvvetleri tarafından bölgede belirlenen Ermenistan'a ait askeri hedefler imha edilirken, Ermenistan cephesinde de panik yaşanıyor.

Sıcak bölgedeki son gelişmeleri ve çatışmalarla ilgili tepkileri değerlendiren SuperHaber programcısı Ceyhun Bozkurt, "Yaklaşık 30 yıl önce başlayan bir işgalden bahsediyoruz. Temeline indiğimizde 100 yıldır olan bir mevzu. Bu işgali katliamlar ve soykırımlar yaparak, çok ciddi bir destekle ve belli bir stratejiyle gerçekleştirdiler. Düşünün iki ülke savaşıyor, Sovyetler dağılmış, Azerbaycan ve Ermenistan bağımsızlığını ilan etmiş. İki ülke arasında çatışma var, Ermenistan’ın saldırganlığı üstünde başlayan çatışmalar ve sonrasında bir işgal başlıyor. 7 rayon, Dağlık Karabağ gibi belli bölgeler Ermenistan tarafından işgal ediliyor. Bakıldığında Ermenistan çok ciddi bir destek görüyor, o dönemki Rus yönetimi destek veriyor. O zamandan günümüze kadar uzanan bir destek söz konusu. Dış dünyada çok etkili Ermeni lobileri var. Ermenistan’ın ve dışarıdaki Ermen diasporasının yaptıklarıyla, Türkiye’deki ve oradaki Ermeni kökenli vatandaşlarımızı bir tutmuyoruz. Biz 'büyük Türk Milleti' diye boşuna söylemiyoruz. Bizim sorunumuz zalimler, uşaklar ve iş birlikçilerdir. Ermenistan’ın bu dış desteğiyle, diasporasının, büyük kuvvetlerin desteğiyle yaptığı ve devam ettirdiği işgal zaten yıllardır bir mücadele veriyordu, Türkiye destek veriyordu. Azerbaycan’ın uluslararası platformlarda diplomatik anlamda ciddi girişimleri vardı. Çünkü Azerbaycan da bizim gibi sorunları konuşarak çözme taraftarı bir politika izledi. Yoksa Azerbaycan, Türkiye’nin desteğiyle saldırıya geçerdi. 90’lı yıllardan itibaren çok yoğun şekilde çatışmalar yaşanırdı, kaos ciddi şekilde devam ederdi. Bir şekilde çözülürdü mesele. Ancak diplomasi devam etti. Diplomasi devam ettiği sürece, uluslararası arena ve aklıselim olan herkes orada bir işgalin olduğunu kabul etti. Bununla ilgili kararlar çıktı, Birleşmiş Milletler’den, Avrupa Birliği’nden kararlar çıktı. Bu sorunun çözüm noktasından aslında bunlar temel belge. Bizim Doğu Akdeniz’de Yunanistan ile ilgili konuştuğumuzun bir benzeri, oldu bittilerle, gayrimeşruluklarla, gayri hukuki bir tavırla Ermenistan aynı Yunanistan Doğu Akdeniz’de ne yapıyorsa aynısını bu coğrafyada yaptı. Tam tersini düşünün, Türkiye’nin veya Azerbaycan’ın Ermenistan’a ait olduğu kabul edilen bir alana girdiğini ve işgal ettiğini düşünün. Dünyayı başımıza yıkarlardı. Ama yıkmadılar, kendi kararlarına rağmen bu işgal sürecinin devam etmesini sağladılar. ‘Sağladılar’ kelimesini bilerek kullanıyorum, çünkü o kararlara rağmen Ermenistan’a çık diyemiyorsanız, büyük ve güçlü bir devlet olmamasına rağmen, bu işgalin devam etmesini Rusya, Amerika ve Avrupa Devletleri gibi uluslararası büyük küresel güçlerin hepsinin sorumluluğu vardır. Bugün akan kanlarda da sorumlulukları vardır. 90’lar paradigma değişimlerinin de olduğu bir dönem. Soğuk Savaş bitmiş, Türkiye NATO üyesi bir ülke, batı kutbuyla birlikte hareket ediyor. NATO ile de daha derinlerde süren ama yavaş yavaşta su yüzeyine çıkan fikir ayrılıkları ve sahaya yansıyan ayrılıklar var. Soğuk Savaş döneminde Kıbrıs Barış Harekatı gibi belli alanlarda sıkıntılar yaşandı ancak belli şekilde sürdürülebilirdi. Ancak 90’lardan sonra yaşadığımız süreçte, artık belli noktalarda sürdürülemez boyuta gelen fikir ayrılıkları oldu. Mesela teröre verilen destek konusunda. Türkiye’nin bunu kabul etmesi mümkün değildi. Bunun bir benzeri o bölgede yaşandı. Adım adım ayrılık noktalarından bir tanesi Dağlık Karabağ’ın işgali oldu. Batı dünyası Türkiye’ye karşı Ermeni kartı üzerinden Emperyalizmin yıllardır taktiğidir. Halkları çatıştırır, böler. Türkiye ile Azerbaycan’ın adım adım güçlenmesi de bu işin, mızrağın çuvala sığmaması durumuna getirdi pozisyonu. İlk saldırı Tovuz bölgesinde yaşanmıştı. Genelde gerilimler Karabağ ve civarındaki sınır hattında yaşanır. İlk defa Karabağ’ın kuzeyinde bir bölgede yaşanmıştı. Orada enerji jeopolitiğin üzerinde duruldu, haklıydı o analizler. Orada bir enerji boyutu vardı, gerilimin enerji jeopolitiğine etkileri, Azerbaycan’ın enerji güçlerinden bir tanesi bölgede ve dünyada, ona etkisi konuşuldu. Ancak bu saldırı Türkiye ile Azerbaycan teyakkuza geçmişken ki Türkiye’nin de desteğiyle Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin çok ciddi bir güce erişmişken en son olarakta ortak bir tatbikat yapıldı. Çok başarılı bir tatbikattı, iki kuvvetin ortak harekat imkanları görüldü. Bu durum böyleyken Ermenistan’ın böyle bir saldırıya girişmesi beni çok şaşırdı. Kaybedeceği bir mücadeleye girdi. Birileri mi itti, hataya mı sevk edildi manevralar yapılarak bilinmiyor. Biz nasıl onların hareketlerini askeri anlamda takip ediyorsak, Ermenistan’ın arkasındaki kuvvetler de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin manevralarını mutlaka takip ediyorlardır. Bu gücü gördükleri halde eğer Ermenistan’ı buna sevk ettilerse ilginç bir durum vardır."  ifadelerini kullandı.

Ceyhun Bozkurt ve Barış Özkan ile ‘Haberin Olsun’un tamamını YouTube kanalımızda izleyebilirsiniz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!

‘İŞGAL VARSA, ATEŞKES OLMAZ!’ ile ilgili etiketler Ceyhun Bozkurt Haberin Olsun Azerbaycan Ermenistan

Sitene Ekle

GÜNÜN VİDEOSU

Acı detay belli oldu: Boğaz'da denize düşüp kaybolan 2 gencin kimlikleri belli oldu!

İstanbul Beşiktaş'ta, denize düşen bir kadın ile onu kurtarmak için peşinden atlayıp kaybolan erkeğin abla-kardeş oldukları belirlendi.