İstanbul Şehir Üniversitesi'nin hesaplarına haciz!

Halkbank İstanbul Şehir Üniversitesi'nin banka nezdindeki hesaplarına haciz getirdi.

Üniversitede eğitim gören öğrenciler asılsız bir hukuki gerekçeyle İstanbul Şehir Üniversitesi’ni mağduriyete sürüklediğini ileri sürerek gelişmeye tepki gösterdi.

Öğrenciler hazırladıkları bildiride "ŞEHİR öğrencilerinin eğitim hayatını belirsizlikte bırakmıştır. İçerisinde öğrenci burslarının, çalışan maaşlarının, proje fonlarının bulunduğu banka hesaplarına el konulmasının, başka kurumlar borç yapılandırılmasına gidebilirken bir eğitim kurumuna aynı hakkın tanınmamasının okulun mali yapısını hedef alarak bir eğitim kurumunu mali yönden mahvetme amacı taşıdığı açıkça görülmektedir." ifadelerini kullandı.

"İLİM TİCARET VE SİYASETE ALET OLMASIYLA ÖZÜNÜ KAYBEDER"

İşte öğrencilerin hazırladığı bildirinin tam metni:

Değerli okuyucu, öğrenciler olarak İstanbul Şehir Üniversitesinde olanları açıklamayı ve barışçıl mücadelemizden sizleri haberdar kılmayı sorumluluğumuz olarak görmekteyiz.

İstanbul Şehir Üniversitesi 2008 yılında Bilim ve Sanat Vakfı'nın öncülüğüyle kurulmuş bir vakıf üniversitesidir. Her türlü siyasi, ideolojik ve politik görüşten bağımsız kalmak ilkesini etik kodunda barındıran ŞEHİR, kamuya yararlı olabilmek adına çok yönlü entelektüel bireyler yetiştirmeyi kendine hedef edinmiştir.

İstanbul Şehir Üniversitesi ile Halkbank arasında 9 Ekim 2019 tarihinde yapılan borç yapılandırması görüşmesi sonucunda taraflar arasında ŞEHİR’in borç ödeme potansiyeli ve kâr değerleri bir fikir birliği oluşmuştur. Ancak ortak kararın aksine Halkbank dürüstlük ilkesine aykırı davranarak 11 Ekim 2019 tarihinde, İstanbul Şehir Üniversitesi’ne bilgilendirme yapmadan tüm banka hesaplarına tedbir koydurtmuştur. Asılsız bir hukuki gerekçe gösteren Halkbank, bu hareketiyle İstanbul Şehir Üniversitesi’ni mağduriyete sürüklemiş, ŞEHİR öğrencilerinin eğitim hayatını belirsizlikte bırakmıştır. İçerisinde öğrenci burslarının, çalışan maaşlarının, proje fonlarının bulunduğu banka hesaplarına el konulmasının, başka kurumlar borç yapılandırılmasına gidebilirken bir eğitim kurumuna aynı hakkın tanınmamasının okulun mali yapısını hedef alarak bir eğitim kurumunu mali yönden mahvetme amacı taşıdığı açıkça görülmektedir.

Susmak bir çözüm olmayacaktır. Ülkemizin eğitim ahlakını ve ortak geleceğimize umut olan gençlerimizin haklarını korumak vatandaşlar olarak hepimizin sorumluluğundadır. Bu akşam öğrenciler olarak saat 20.00’da twitter hesabımızdan yayımlayacağımız bildirinin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayarak, kendi düşüncelerinizi farkındalık yaratmak amacıyla #sehirhepimizin #SehirimeDokunma tagleri altında video ve mesaj yoluyla paylaşarak bizlere sesimizi duyurmamızda yardımcı olabilirsiniz.

Unutmamalıyız ki; sanat sanattan, bilim bilimden çıkıp ticaret ve siyaset gibi başka alanlara göre değişim içine girdiğinde nasıl özünü kaybediyorsa, ilim de ilimden çıkıp ticaret veya siyasete alet olmasıyla özünü kaybeder. Böyle bir duruşu olmayan üniversitemizin bu alana itilmesine izin verme, tercih ettiğimiz kurumda tercih ettiğimiz eğitimi almamızda bizlere yardımcı ol.

#şehirhepimizin inisiyatifi

Daha detaylı hukuki bilgi için İstanbul Şehir Üniversitesinin yayımladığı bildirileri okuyarak sürecin detaylarını ve hukuksuzluğunu anlayabilirsiniz.