İstanbul'da yapılan tahıl koridoru anlaşmasının perde arkası! Ne fayda sağlayacak?

Emekli tuğgeneral Prof. Dr. Esat Arslan, SuperHaber muhabiri Mevlüt Yüksel ile gerçekleştirdiği yayında, İstanbul'da imzalanan tahıl koridoru anlaşmasının sonuçları ile Türkiye'nin Karadeniz limanlarındaki stratejik gücü ve MİT'in nokta operasyonları sonrası ABD'nin PYD'ye skandal taziye mesajını ele aldı.

ABD'nin Montrö üzerinden Rusya oyununu gözler önüne seren Arslan, ''ABD Lozan'ı tanımadığı gibi Montrö'yü bozmak için elinden gelen her şeyi yapıyor. NATO maskesi altında Rusya üzerinden bir planı var.'' sözlerini kullandı.

Tahıl koridorunun faydalarını anlatan Esat Arslan, gıda krizinin önlenmesindeki etkisinden bahsederken ''Dünyadaki açlık krizini engelleyecek, yüzde 25 ucuz tahıl ile birlikte gübre, amonyak ve ayçiçek yağı da gidecek.'' şeklinde konuştu.

ABD'nin PYD'ye taziye mesajı için ise, ''Irak'ta bu yapılan ne dostluğa, ne de stratejik ortaklığa uyan bir durum değildir.'' ifadelerine yer verdi.

Prof. Dr. Esat Arslan'ın açıklamaları şu şekilde;

''RUSYA VE UKRAYNA YETKİLİLERİ AYRI ODALARDA ÇALIŞACAK, ZAMAN ZAMAN BİR ARAYA GELECEK''

İstanbul'daki tahl koridoru eski Harp Akademileri Komutanlığı'nda, MSB Üniversitesi'nde kuruldu. Karadeniz'de önemli üç önemli liman var. Odessa, Chornomorsk ve Yuhni limanları. Buradan üç tane koridor açılacak. Ancak en önemlisi, deniz kuvvetlerimizin bir amiral başkanlığında bu tahıl merkezini çalıştırmış olmaları. 22 Temmuz'da iki tarafın Milli Savunma Bakanları gelerek bu karar alındı. İlginç şekilde MSB'nin gözetiminde yapıldı. Dörtü toplantıydı ama üçlü imzalar atıldı. Ukrayna aynı kare içinde görünmek istemedi. Türk bürokrasisinin harika arabulucuğu sayesinde ikili imzalar atıldı. Türkiye, Ukrayna ve BM'nin imzasıyla ayrı bir anlaşma metni imzalandı. İkincisi ise, BM, Akar ve Şoygu'nun imzaları ile birlikte Rusya'dan ayrı imzalar aldılar. Burada çok ilginç bir şey daha var; Harp Akademileri Komutanlığı'nda bile ayrı odalarda çalışacaklar, zaman zaman bir araya gelecekler. Görevli olan komutanlık çalışma ofisine giderek gerekli koordinasyonu yapacak. Tam bir moderatörlük yapılacak. Gemileri yok etmek ve zarar vermek üzere tasarlanan deniz mayınlarının hedefi operasyoneldir. Düşmanın erişmesinin engellemek için kulanılır. Döşeyen kaldırmakla da sorumludur. Keşke daha önceden Kanal İstanbul'u bitirmiş olsaydık. Bunlar bir konvoy halinde çıkacaklar. Mayınsız emniyetli bölgelerden aşağı doğru akacak.

''ABD LOZAN'I TANIMADIĞI GİBİ, MONTRÖ'YÜ DE BOZMAK İÇİN ELİNDEN GELEN HER ŞEYİ YAPIYOR''

24 Temmuz 1923 Lozan Anlaşması ile boğaz geçiş sistemi, Türk boğazları olarak önemle vurguladıklarımı 1936'daki Montö Boğazlar Sözleşmesi ile aldık. Lozan ile Montrö'nü oluşturmuş olduğu denge ortamı bayram olarak kutlanabilir. ABD burada başlangıçtan itibaren Lozan'ı tanımadığı gibi aynı şekilde Montrö'yü bozmak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Ben bunu büyük karıştıran ABD olarak tanımlıyorum. NATO maskesi altında Rusya'y çevrelemeye kalkması ve bunu Türkiye üzerinden yapması ciddi endişeye sebep oluyor. Suriye PKK'sı için de taziye mesajları yayınlıyorlar. Büyük karıştıran ABD'nin yaptığı atılımlara karşı Türkiye tahıl koridoru krizini çözdüğü gibi, sorunlara karşı ciddi çözümler üretiyor.

''DÜNYADAKİ AÇLIK KRİZİNİ ENGELLEYECEK, YÜZDE 25 TAHIL İLE BİRLİKTE GÜBRE, AMONYAK VE AYÇİÇEK YAĞI DA GİDECEK''

Kiev'e göre 22 milyondan fazla tahıl Odessa Limanı'nda bulunuyor. 84 gemi var. Bunların denize çıkabilmesi için Rus savaş gemilerini önlemek üzere bırakılan mayınların kaldrılmasını Türkiye üstlendi. Afrika'nın tahıl ihtiycının yüzde 40'ı Rusya-Ukrayna'dan karşılanıyor. Bunu sağlayacak. Tahıl sevkikatıyla ilgili 17 Temmuz 20222'deki anlaşmasının ardından Odessa Limanı'na bir füze saldırısı oldu. Bu saldırı bizi endişeye sevk etti ancak biz tarafları sukünete davet ettik ve iklimi sağladık. Dünyadaki açlık krizini engelleyecek, Türkiye'ye müjde, yüzde 25 tahıl ile birlikte gübre, amonyak, ayçiçek yağı da gidecek. Sadece tahıl koridoru olarak ortaya koymamamız lazım. Barışa giden yolun taşları İstanbul'da dizilmeye başlandı ve devam edecektir. Bu süreç Türkiye sayesinde yürüyor. Ancak büyük tehlikeler de var. Denizaltılarından atılacak füzeleri Hazar Denizi'nden bile vurabilirsiniz. Bunu ABD de yapabilir. Sadece 84 gemi değil, 22 milyon ton Ukrayna'nın 35 milyar dolar mertebesindeki tahılı dünya piyasalarına gidecek. Arz-talep meselesi de mevcut. Tahıl gittikçe fiyatlar da aşağı inecektir. Türkiye her zaman yüzde 25 daha ucuz tahıl ve gıdayı alabilecek. Türkiye Karadeniz'e bırakılan mayınları temizleyecek ve gemilerin güzergahını, sigortalanmasını kontrol edecek. Rusya ve Ukrayna'daki tahılın dünya piyasalarına ulaştırılması hedefleniyor. Bu coğrafyada Türkiye olmasa bambaşka şeyler olurdu. Zelenskiy ve Putin başka olmak üzere hep Türkiye'yi yanlış yola sevk etmeye çalıştılar. Türkiye'de Ankara merkezli akilane yönetilen politikalar sayesinde her şey rayında gidiyor. Tarafların ofisteki mesafeli duruşları Türkiye'yi de ciddi şekilde düşündürmektedir.

''IRAK'TA BU YAPILAN NE DOSTLUĞA, NE DE STRATEJİK ORTAKLIĞA UYAN BİR DURUM DEĞİLDİR''

ABD'nin bu tutumu on derece yanlıştır. Irak'ta bu yapıan ne dostluğa ne de stratejik ortaklığa uyan bir durum değildir. Türkiye Suriye operasyonunu yapacaktır. Kimsenin durdurması mümkün değildir.''

Prof. Dr. Esat Arslan'ın açıklamalarının tamamını YouTube kanalımızda izleyebilirsiniz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN