İşte Sedat Peker suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturmanın detayları...
Sedat Peker'in elebaşı olduğu suç örgütüne yönelik açılan davada savcılık tam 241 sayfadan oluşan dikkat çekici tespitlere imza attı. Söz konusu iddianamede örgütün her iş için ayrı bir birim oluşturarak adeta kendilerine ayrı bir dünya kurduğu belirtildi. Öte yandan Peker'in iş insanlarına, "Ölüler mezardan ayaklansa dahi ben paramı alırım, ödersen dostluğumu, ödemezsen ömür boyu düşmanlığımı kazanırsın" diyerek korku saldığı öğrenildi.
Sedat Peker'in elebaşı olduğu suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturmaya dair hazırlanan iddianamede ilgi çekici tespitler yer aldı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Sedat Peker ve örgütüne üye toplam 92 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, Peker'in örgütteki rolünün yanı sıra örgütün yöneticisi, üyeleri ve eylemlerine ilişkin bilgiler verildi.
HER ŞEYİN AYRI BİR SORUMLUSU VAR
Üç ana kısımdan oluşan iddianamenin ilk bölümünde örgüt yöneticileri ve üyelerinin rollerine ilişkin çarpıcı tanımlamalar yapıldı. Örgütteki isimlerin tek tek görevleri anlatıldı. Öyle ki örgüt yöneticisi Özgür Altay'ın 'lider Peker' e dair yakınlığını ispatlamaya çalıştığı ve 'Reisin Prensi' olarak adlandırıldığı anlatıldı. Bir diğer yönetici Abdullah Süngü'nün örgütün parasal işlerinde görevli olduğu, örgütten borç para isteyenlere Peker'in talimatı doğrultusunda borç para aktarıp daha sonra bu paraları fazlasıyla tahsil ettiği aktarıldı. Diğer yönetici ve üyelerin ise örgüt adına meclis kurmak, telefon sekreterliğini yapmak, örgüt üyelerini yönlendirmek, kalınan villanın güvenliğini sağlamak, ticari işler sorumlusu, medya danışmanı gibi rollerde yer aldığı ve adeta kendilerine ayrı bir dünya kurdukları vurgulandı. Hatta bir örgüt üyesinin evinde yapılan aramada Sedat Peker'in sıklıkla kullandığı "Bir umuttur yaşamak" sözünün bir bıçağın üzerinde yazdığı da dikkat çeken bir detay olarak yer aldı.
"BU PARAYI ÖDERSEN DOSTLUĞUMU, ÖDEMEZSEN ÖMÜR BOYU DÜŞMANLIĞIMI KAZANIRSIN"
İkinci ve iddianamenin temelini de oluşturan bölümde örgüt yöneticisi ve üyelerinin eylemleri detaylarıyla aktarıldı. Üçüncü ve son bölümde ise şüpheliler için istenilen hapis cezaları. 22 ayrı eylemin anlatıldığı iddianamenin temel bölümünde örgütün işlediği suçlar tek tek kaydedildi. Sedat Peker ve adamlarının 'örgütün korkutucu gücünden faydalanarak yağma' suçunu sıklıkla işlediği ve bazı şahısların alacakları için Peker'e başvurup, Peker'in de tahsilat sağlamak için iş insanlarına korku saldığı aktarıldı. Öyle ki Peker'in iş insanı Hasan Hüseyin B.'yi adamları aracılığıyla villasına getirttiği, iş insanın bir firmaya o firmanın da kendisine borçlu olduğunu söyleyerek, "ölüler mezardan ayaklansa dahi ben paramı alırım, bu parayı ödersen dostluğumu kazanırsın, ödemezsen ömür boyu düşmanlığımı kazanırsın" dediği bilgisine yer verildi. Peker'in bir adamının da iş insanına, "ya ödersiniz ya da canınızla ödersiniz" dediği de anlatılan iddianamede Hüseyin B.'nin şikayetçi olduğu ve "Benim ve ailemin hayatından endişe etmekteyim" şeklinde ifade verdiği belirtildi.
"BEN KOYDUM, HER ŞEY KONTOLÜMDE" KORKUSU
Şüphelilerden Ercan Ekşi'nin Sedat Peker'in talimatı doğrultusunda ofisinde örgütün genel alacak verecek meselelerine müdahil olup çözdüğü ve 'meclis-masa' kurarak işlemleri halletmeye çalıştığı anlatılan iddianamede, hayvan çiftliği bulunan bir iş insanının borçlu olduğu kişinin Sedat Peker'e ulaştığı ve Peker'in adamlarının iş insanına baskı oluşturduğu belirtildi. Peker'in adamlarının iş insanını her daim gözlediği de aktarılan iddianamede, hayvan çiftliğinde yabancı bir kişi görüp telefon açan mağdura Peker'in adamının, "Onu ben koydum, her şey kontrolümde" dediği de anlatıldı.
'PK' İLE KORKU SALIYORLAR
İddianamede iş insanlarının başka iş insanlara borçları karşılığında Sedat Peker'e de borçlandırıldığı, iş insanlarına 'aracılık' adı altında borç üstüne borç yaptırıldığı, boş senetlere imzalar attırarak silahlarla korku saldıkları gibi değerlendirmeler de yapıldı. Mağdurların ifadelerinde ise dikkat çeken 'PK' detayı yer aldı. İddianamede, bazı mağdur iş adamlarının alacak meselesinden dolayı tehdit içerikli mesajlar ve telefonlar geldiğini söylediği, işyerlerine gelen araçların plakalarının harf grubunun tamamının PK şeklinde olduğunu anlattığı belirtildi. Kimi mağdurların intiharın eşiğine geldiği, kiminin ise Peker ve adamlarından korktuğu için hayatın olağan akışına uygun olmayan bir beyanda bulunarak şikayetçi olmadıkları kaydedildi.
ÜFÜRÜKÇÜDEN AŞKA, AŞKTAN ÖLÜM TEHDİDİYLE BIÇAKLAMAYA
Sedat Peker'in korumasıyla liseden arkadaş olduğunu söyleyen Zeynep Ö. adlı bir mağdurun da ifadesine yer verilen iddianamede, genç kadının babasının rahatsızlıkları nedeniyle Peker'in koruması olan arkadaşıyla konuştuğu ve babasının üfürükçüye görünmesi gerektiğini söylediği anlatıldı. İddianamede, Peker'in adamlarının yanına üfürükçü alarak Zeynep Ö.'nün evine geldikleri, 'babanda bir şey var' diyerek tütsü yaktıkları ve babasının başının altına yeşil bir örtü koyup, sirkeli su içmesi gerektiğini söyledikleri belirtildi. Mağdur Zeynep Ö. ifadesinde Peker'in adamlarından biriyle aşk yaşadığı ve örgüt üyesi olan bu kişinin kendisini hep dövdüğünü söylediği de iddianamede yer aldı. Ticaret yapmak için kendisinden para da alındığını anlatan Zeynep Ö., örgütün cinayetler işlediğini öğrendiğini ve çok korktuğunu ifade etti. Daha sonra savcılığa dilekçe verip örgütün yaptıkları nedeniyle şikayetçi olduğunu ancak erkek arkadaşı tarafından, "Reis senin ölüm emrini verdi, çünkü her şeyi biliyorsun" dedi" diyerek tehditle şikayetinden vazgeçtiğini söyledi. Peker'in adamı olan erkek arkadaşı tarafından bıçaklandığını, kaçırılıp bir kömürlükte elinde plastik kelepçeyle günlerce kaldığını da ifade etti.
"KAMUOYUNDA TEPKİ ALMAMAK İÇİN ÖLDÜRME TALİMATI"
Bazı mağdurların "dilini keserim" şeklinde Sedat Peker'in adamları tarafından tehdit edildiği de aktarılan iddianamede bir diğer dikkat çeken olaya yer verildi. O da 2017 yılında Çekmeköy'de Cahit Çetin isimli bir kişinin öldürülmesiydi. Çetin'in öldürülmesi suçunu üstlenen ve cezaevinde bulunan Özkan İşlar, "ben değildim" diye ifade verdi. Savcılık cinayetin Peker'in başka adamları tarafından işlendiğini belirledi. İşlar da Peker örgütünün cinayeti işlediğini itiraf etti. Savcılık Çetin'in cinsel hayatına ilişkin nedenlerden dolayı Sedat Peker'in kendisine yakınlığıyla bilinen bu ismi kamuoyunda tepki almamak için öldürme talimatını verdiğini kaydetti.
KASAP DÖNERE DE ÇÖKMÜŞ
Türkiye çapında tanınan ünlü bir döner restoranı sahibinin (KASAP DÖNER) mağduriyetine yer verilen iddianamede savcılık, döner markasının Türkiye genelinde yükselişe geçip karlı bir firma olmasından sonra örgütün önce şirketin içini boşaltıp şirketi borçlandırarak sonra da şirketi kurtarma bahanesi ile şirkete yerleştiği ve şirketin tamamını ele geçirdiğini anlattı. Mağdur firma sahibin ifadesinde Sedat Peker'in adamının kendi yanında çalıştığını ve zamanla şirketi onun borçlandırdığını dahası FETÖ ile bağlantısının olduğunu söyledi. Mağdur iş insanı ifadesinde, "Benimle çalışan elemanı FETÖ'den dolayı ifadeye gideceği zaman Peker'in kendisine nasıl ifade vermesi gerektiğini anlattığını söyledi. Örgütle ilişkide olduğu halde bunu saklamasının yöntemlerini söylediğini ekledi. Ayrıca Sedat Peker'in de FETÖ mensubu olduğunu, 'Biz çok güçlüyüz, kimin bizden olduğunu asla bilemezler' şeklindeki sözleriyle açıkça ikrarda bulunmuştur." dedi.