İşte Tunus darbesinin belgesi...

Tunus'ta BAE ve Mısır desteği ile gerçekleşen darbe hakkında çok ilginç bir detay ortaya çıktı! Habertürk yazarı Murat Bardakçı, Tunus darbesinin ilginç bir özelliği nedeniyle dünya darbeler tarihine geçtiğini açıkladı. İşte Tunus darbesinin tarihte ilk olma özelliği taşıyan o yönü...

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ülkenin ekonomik sıkıntılarını ve Covid-19 salgınını gerekçe göstererek, başbakanı azlettiğini, meclisin çalışmalarını durdurduğunu ve yeni bir başbakan atayarak yürütmeyi kendisine bağlayacağını açıkladı!

Nahda Hareketi başta olmak üzere meclisin önde gelen partileri Said'in adımını "darbe" şeklinde tanımladı. Kays Said ile birlikte hareket eden askerler ise Meclis Başkanı ve Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ile beraberindeki milletvekillerini meclise almadı. Cumhurbaşkanı Said'in kararları üzerine halkı barışçıl mücadeleye çağıran Gannuşi, yasal dayanağı bulunmayan bu adımı "darbe" şeklinde niteledi.

GÖZ GÖRE GÖRE GELEN DARBE..

Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır'ın darbenin perde arkasındaki başlıca ülkeler olduğu belirtilirken, Tunus darbesi çok farklı bir özelliği ile de dünya darbeler tarihine geçti!

Habertürk'ten Murat Bardakçı bugün köşesinde "Bir İngiliz haber sitesi, Tunus’ta darbe olacağını iki ay önce belgesi ile yayınlamıştı!" başlığını taşıyan yazısında bu darbenin neden "tarihi" olduğunu detaylıca anlattı.

Tunus’ta cumhurbaşkanı tarafından darbe yapılacağının haftalar öncesinden belli olduğunu vurgulayan Bardakçı, "Zira İngiltere’de internet üzerinden yayın yapan ve oldukça etkili olan 'Middle East Eye' isimli haber sitesi, 23 Mayıs’ta Kays Said’in hazırlıklarını bütün ayrıntıları ile yayınlamıştı..." ifadelerini kullandı.

İşte Tunus darbesinin belgesi...

İngiliz gazeteci David Hearst tarafından 2014 Nisan’ında kurulan internet sitesinin Tunus hakkında 23 Mayıs’ta yayınladığı bir haberi hatırlayan Habertürk yazarı şunları kaydetti;

"Haber, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in en yakın yardımcısı olan Nadya Akaça’nın Kartaca’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki ofisinden sızan 13 Mayıs tarihli ve üzerinde “çok gizli” kaydı bulunan bir belgeye dayanıyordu. Haberde görüntülerine de yer verilen belge Cumhurbaşkanı Said’in koronavirüs salgını ile ekonomik sıkıntılardan kaynaklanan huzursuzlukları bahane ederek yapacağı darbeyle ilgili idi ve “anayasal darbe” olarak nitelenen girişimin bütün hazırlıkları belgede ayrıntıları ile yer alıyordu."

Tunuslu yetkililerin, yayının ardından haberi yalanladığını, belgenin gerçek olmadığını ileri sürdüğünü ve Kays Said’in demokrasinin bütün kuralları ile kurumlarına bağlı olduğunu iddia ettiğini dile getiren Bardakçı, sözlerini "Ama yayından tam iki ay sonra, belgede yazılmış ne varsa hepsi, darbenin ardından göreve getirilecekleri duyurulan kişilere kadar gerçek oldu!" diye sürdürdü.

Bardakçı yazısına şöyle devam etti;

"Belgede görevlerinden alınacakları söylenen bakanlar darbeden sonra hemen azledildiler, yerlerine yine belgede isimleri verilen kişiler getirildi ve en önemli gelişme İçişleri Bakanlığı’nda yaşandı: Middle East Eye, Kays Said’in darbenin ardından İçişleri Bakanı Tevfik Şerafeddin’i de görevinden alıp yerine Cumhurbaşkanlığı Güvenlik Birimi’nin başkanı Halid el Yahyavi’yi getireceğini haber veriyordu, bu bilgi de doğru çıktı ve Kays Said dün Halid el Yahyavi’yi İçişleri Bakanı yaptı.

Tunus’un “hukukçu” Cumhurbaşkanı tarafından yapılanlar sadece hukuku ayaklar altına almakla kalmamış, darbeler tarihine bütün ayrıntıları önceden yayınlanmış ilk ve tek darbe olarak geçmiştir."

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.