İzleri Rand raporunda çıktı!

Gündemin sıcak başlıklarının konuşulduğu ‘Haberin Olsun’un yeni bölümünde, barolar ile ilgili düzenlemeye karşı çıkan baroların Ankara'ya yürüyüşü ve bu yürüyüş sırasında yaşananlar ile İstinaf Mahkemesi'nin CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasını usul ve yasaya uygun bulmasının ardından başlayan tartışmalara değinildi.

Barolar ile ilgili yeni düzenlemeyi değerlendiren Ceyhun Bozkurt, "Benzer sistem sendikalarda var. Elbette ki hukukçuların da siyasete kendilerine çizilen yasal prosedür ve anayasal hakları çerçevesinde o sınırların dışında çıkmamak kaydıyla değerlendirmelerini faydalı görüyorum. Çünkü göremediğimiz bir ayrıntıyı onlar kendi alanlarında aktararak iletebilir. Bu yürüyüşün de demokratik bir boyutu olduğunu düşünüyorum. Ancak, sendikalarda maalesef tabanlarından kopuk bazı sendika yönetimlerinin algı bulandırma gibi uygulamaları oluyor. Mesela bir sendikanın genel merkez yönetimi Suriye’de yaralanan PYD’li teröristi gizlice Türkiye’ye sokup veya sokulan bir teröristi Ankara’da tedavi ettiriyor. Bu tür terör örgütlerine müzahir hale gelme riski, başka yıkıcı yapılara müzahil olma riski oluşabilir. Barolar açısından da böyle bir risk oluşabilir. Örneğin bir terör örgütünün yandaşları ayrı bir yapı oluşturup bu yapı üzerinden etkili olmaya çalışabilirler, bu risklidir. Hiç değilse bir çatı altında bunu kontrol edebilme imkanı daha fazla olabilir." ifadelerini kullandı.

Baroların Ankara'ya yürüyüşünü değerlendiren Bozkurt, "Türkiye Cumhuriyeti'nin her vatandaşının elbetteki yasaların ve anayasanın izin verdiği ölçüde demokratik tepkilerini göstermesi taraftarıyım. O görüntüler benim de hoşuma gelmedi. Neler yaşandı, polise yönelik bir şey oldu mu onun da detaylarına bakmak lazım ancak bir şekilde o görüntüler bizi rahatsız etti. Baro başkanlarının bu olayı farklı bir şekilde politize etmesi de beni rahatsız ediyor. Bazı baro başkanlarının geçmişte bazı uygulamaları da kafamda soru işaretleri oluşturuyor. Örneğin İzmir barosunun HDP’li bir yöneticiyle 23 Nisan’ı anması beni rahatsız ediyor. Bir PKK’nın söyleminde bölünme haricinde benzer şeyler söylersin. O çerçevede yasalar buna izin verebilir. Ama meşru değildir. Bir insan özerkliği savunabilir. Bu fikri öne çıkabilir, şiddete başvurmadığı sürece bu fikri bir çıkıştır. Ancak meşru değildir, meşru olmak başka bir şeydir." ifadelerini kullandı.

‘Haberin Olsun’ yeni bölümüyle SuperHaber YouTube kanalında yayında…

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN!