Kalemi kanlı satılmış aydıncıklar
Terör ve güvenlik uzmanı Hacı Murat Dinçer, SuperHaber'e yazdığı yazısında "Kalemi kanlı satılmış aydıncıklar; yazma çizme artık sizin tekelinizde değil. Okumaya gelince ezberden öte gitmeyen sahte entelektüel kimliğinizle kandırmaya devam ettiğiniz kitleniz de utanma belasına size tahammül ediyor." dedi. İşte Dinçer'in "Kalemi kanlı satılmış aydıncıklar" başlıklı o yazısı...
Ordu sefere çıkacağı zaman yapılacak tek şey dua etmektir.
Bazı dillere hainlik pelesenk olmuşken biz de ata babamızın diliyle Mehmetçiğimize dua edelim:
‘’Safer 1441 sene-i hicriyyesinde bir emr-i’âli vârid ile cihad semtine salik düşen Asakir-i Mansure-i Muhammediye, Hubbül-vatan mine’l-imân fehvâsınca dîdesin kırpmadan yola revan oldukta; Halık-ı cümle kâinat onların yar u muîni ola ve dahi devam-ı ömr-i devlet-i cumhuriyet-i Türkiye ve Din-i mubîn-i İslam’ın zaferi içün can siperhane cepheye koşan Mehmed’in sayesini kıyamete dek uzata. Düşmanı Kahhar ism-i şerifi ile kahr u perişan ede…’’
Yüzyıldır Anadolu’nun kanını sülük gibi emen haşerat; ne zaman milli bir mesele zuhur etse zihinleri bulandırmak için türlü hileye başvurur. Yağlı gıdıklarındaki görünmez tasmaları sahipleri tarafından çekilir çekilmez her dilde çemkirmeye başlar, bunların boş beleş ettiği lakırdılarda bir keramet var zanneden her şeye muhalif olmayı marifet bellemiş züppecikler de değme fevahişe taş çıkartacak zilletle vatan satmanın en harikulade kumpanyalarını sergilerler.
Yahu dedik ya size : ‘’Ya sevin ya terk edin.’’ Türk Ordusu haine darbe, tarihe damga vurmaya giderken heyecanımıza hedef olmayın. Her Türk’ün yüreği Mehmetçikle birlikte atarken, nefesimiz onlara nefes, canımız canlarına siper olurken, susun ve kinden kurduğunuz kalelerinizde pisliğiniz içinde boğulun.
Mehmetçik sınırı geçtikten sonra ülkeyi sırtından hançerleme gayretinde olacak hainin varlığı kehanet değil; bu kadar soysuz sopsuz hangi ara bu denli çoğaldı hayretinin yerine milli bilincimizi diri tutmanın gayretinde olmalıyız. Zor oyunu bozar. Zor'u içerde türlü melanet kurgulama isteğinde olanların başına demir yumrukla indirecek olan devlet’tir. Millet’e düşen devletine güvenmektir.
Mazlum; gözü yaşlı Türk’ü beklerken, Zalim; Türk’ün kılıcının kana doymadan kınına girmeyeceğini bildiğinden kaçacak delik arıyor.
Kalemi kanlı satılmış aydıncıklar; yazma çizme artık sizin tekelinizde değil. Okumaya gelince ezberden öte gitmeyen sahte entelektüel kimliğinizle kandırmaya devam ettiğiniz kitleniz de utanma belasına size tahammül ediyor. Edepten söylenmeyeni arımızı yırtarak biz söyleyelim: Askere sefer zamanı dil uzatanın dili yemin olsun kesilir. Kininizi içinize gömün ve zamanınızı bekleyin. Tuzak kuranların en hayırlısının elbet sizin içinde bir bildiği vardır.