Kamuoyu Oda TV'nin "bağımsızlığını" tartışıyor...

Gazeteci-yazar Soner Yalçın'ın geçtiğimiz günlerde yayınlanan ve büyük yankı uyandıran yeni kitabı "Kara Kutu" tıp dünyasından olumsuz tepkiler aldı.

Soner Yalçın'ın kitapta ilaç sektörünü eleştirmesi ve hatta daha da ileri giderek aşı karşıtı ifadeler kullanması birçok bilim insanı ve doktor tarafından eleştiri bombardımanına tutuldu.

Yalçın'ın uzman olmadığı bir konuda toplum sağlığını ilgilendirecek savlar ortaya atmasını eleştiren uzmanlar, Oda TV'nin sahibi olan ünlü gazeteciyi kendi işini yapmaya ve sağlık konusunu da bilim insanlarına bırakmaya davet edildi.

Soner Yalçın'a bu konuda son eleştiriler ise sahibi olduğu mecra Oda TV'den geldi. Daha doğrusu "gelecekti" ancak bu mümkün olmadı...

Çünkü Yalçın'ı eleştiren bir yazı kaleme alan Oda TV yazarı, Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Say'ın makalesi Soner Yalçın'ın sahibi olduğu medyada yayınlanmadı.

Say'ın eleştiri yazısı "Oda TV'de yayımlanamayan yazım bugünkü Cumhuriyet'te" notu ile bir başka medya organında okuyucularla buluştu.

Kamuoyu Oda TV'nin "bağımsızlığını" tartışıyor...

Bu konuyu bugün gündeme taşıyan Sabah gazetesi yazarı Mevlüt Tezel ise Soner Yalçın'ı "sansürcü" olmakla suçladı.

Sabah yazarı Mevlüt Tezel "Yoksa yazının yayımlanmama nedeni, Say'ın yazısında Yalçın'ın aşı karşıtlığını savunduğu yeni kitabı 'Kara Kutu-Yüzleşme Vakti'nde yazanların tam tersini söylemesi mi?" diye sordu ve bu tutumun Soner Yalçın'a yakışmadığını belirtti.

İşte o yazının ilgili bölümü;

- Soner Yalçın sansürü

Ünlü gazeteci-yazar Soner Yalçın hakkında bu başlığı atacağım hiç aklıma gelmezdi ama onu sansür yapmakla suçlayan bir profesör. Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Cem Say'ın çocuklarına aşı yaptırmayanlara yönelik eleştiriler getirip tıp dünyasından referanslar verdiği 'Aşılar Hakkında Gerçekleri Okumaya Cesaretiniz Var mı?' başlıklı yazısı Yalçın'ın imtiyaz sahibi olduğu Oda TV'de yayımlanmadı.

Say da sosyal medya hesabından, "Oda TV'de yayımlanamayan yazım bugünkü Cumhuriyet'te" notunu paylaştı.
Yoksa yazının yayımlanmama nedeni, Say'ın yazısında Yalçın'ın aşı karşıtlığını savunduğu yeni kitabı 'Kara Kutu-Yüzleşme Vakti'nde yazanların tam tersini söylemesi mi?

Oda TV'nin yazar arşiv bölümüne baktım.

Say'ın 2014 yılından beri bazen ayda bir, bazen daha uzun aralıklarla yazıları yayımlanmış. En son yazısı 12.05.2019 tarihinde yayımlanmış. Ancak Say, Oda TV'nin yazarlar bölümünde hâlâ yer alıyor.

Yalçın'ın, dün isim vermeden Say'ı ilaç lobilerinin hanut gezilerine katılıp şeytanın avukatlığını yapmakla suçladığı yazısı şöyle bitiyordu: "Yok öyle Şeytan'ın hanut gezilerine katılıp avantalarını yutup sözde 'bilim' yazmak." Bu, sansürden daha ağır bir suçlama!

AŞI KARŞITLIĞI

Yalçın'ın son kitabında bahsettiği gibi ilaç lobilerinin kirli ilişkileri mutlaka sorgulanmalı.

Ancak aşı karşıtlığı gibi önemli bir konuyu da Yalçın gibi komplo teorileriyle savunamazsınız, elinizde bilimselliği kanıtlanmış veriler olmalı.

Say'ı tanımam etmem, hanut gezilerinin çok mu etkisinde kalıyor bilmem. Öte yandan Say'ın "Ülkemizde aşı reddi saçmalığı nedeniyle hastalık vakaları yıldan yıla çoğalıyor...

İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir" sözüne katılıyorum.

Özetle her fırsatta sansürden dert yanan Yalçın'ın, fikirlerine karşı çıktığı için kendi yazarının yazısını yayımlamaması sansürdür.

Sağlık gibi önemli konulardan karşıt görüşe yer vermemenin affı olmaz. Bu sansür Yalçın'a hiç yakışmadı.

 

 

 

 

GÜNÜN VİDEOSU

Dilan Polat'ın hayranı pes dedirtti: Cezaevine girdiğinizde kalp krizi geçirdim!

Dilan Polat cezaevine girince kalp krizi geçirdiğini söyleyen hayranı, Polat ile bir araya gelince ağladı.