Karahan Çantay'ın cenazesi Türkiye'ye getirildi
Matematik öğretmenliği yaptığı Tayland'da geçirdiği motosiklet kazasında vefat eden Türkiye'nin ilk erkek güzeli manken Karahan Çantay'ın cenazesi İstanbul'a getirildi. Çantay'ın cenazesi ilk olarak cenaze aracı ile Adli Tıp Kurumu'na getirildi. Eski mankenin cenazesi daha sonra ailesi tarafından teslim alınarak Ankara'ya götürüldü. Çantay'ın kardeşi Erinç Çantay, ağabeyi ile ilgili çıkanlara tepki göstererek, "en son vefat etmeden önceki akşam görüştük" dedi.
Türkiye'nin ilk erkek güzeli Karahan Çantay, matematik öğretmenliği yaptığı Tayland’ın başkenti Bangkok’ta 7 Mart’ta motosikletiyle geçirdiği kazada hayatını kaybetmişti.
Taylandlı bir hemşirenin Facebook paylaşımı ile ortaya çıkan vefat haberlerinde cenazeye kimsenin sahip çıkmadığı ileri sürülmüştü.
Bu haberlere tepki gösteren ailesi ise pandemi prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından cenazeyi Türkiye'ye getireceklerini açıklamıştı.
Ailenin bahsettiği gibi Çantay’ın cenazesi bu sabah saat 05.30'da Türk Hava Yolları'nın Bangkok-İstanbul seferini yapan uçağıyla İstanbul’a getirildi.
Karahan Çantay’ın cenazesi İstanbul Havalimanı’ndaki işlemlerinin tamamlanmasının ardından cenaze aracı ile Adli Tıp Kurumu’na sevk edildi.
Adli Tıp Kurumu’ndaki işlemlerin tamamlanması sonrasında cenazeyi teslim alan kardeşi Erinç Çantay, eski mankenin cenazesini Ankara'ya götürdü. Çantay'ın cenazesinin Yenimahalle Karşıyaka Mezarlığı'nda defnedileceği belirtildi.
"VEFAT ETMEDEN ÖNCEKİ AKŞAM GÖRÜŞTÜK"
Cenazeyi teslim alan acılı kardeşi Erinç Çantay, ağabeyinin vefatı ardından çıkan haberlere tepki gösterdi. Erinç Çantay bununla ilgili olarak “En son Türkiye’deyken görüşmüştük. Telefonla görüntülü olarak devamlı görüşüyoruz zaten. Vefat etmeden önceki akşam görüştük. Birbirimize çok bağlıydık. Söylendiği ile hiç alakası yok. Çok yakındık. Yazılanlar için de çok üzülüyoruz” ifadelerini kullandı.
“HEPSİNİ AFFEDECEK BÜYÜK BİR YÜREĞİ VARDI”
Erinç Çantay 'sahip çıkılmadı' iddialarıyla ilgili olarak da şunları söyledi:
“Allah’a havale ettik artık bir şey demiyorum. O kadar iyi niyetli bir insandı ki şu an yaşasaydı o söylenilen çirkin şeylerin hepsini affedebilecek büyük bir yüreği vardı. Söyleyecek bir şey yok. Başımız sağ olsun.”
