Kasıt mı? Aptallık mı?

ABD Federal yasalarında terör şöyle tanımlanıyor; “Politik veya sosyal amaçlara ulaşmak maksadı ile devleti ve sivil halkı korkutma ve sindirmeye yönelik her türlü kanunsuz şiddet ve güç kullanımı”. Elbette tek tanım bu değil. Neredeyse her ülke ve organizasyon kendi tanımını yapmış durumda. Bu tanımlar nüanslar içermekle birlikte ortak bir ana fikirden söz etmek mümkün. O da “politik bir amaca ulaşmak için silahın araç olarak kullanılması”. Bunu yapan organizasyonlara da terör örgütü deniyor. Bu tanım çoğu zaman daha geniş yorumlanabiliyor.

Bir örgüt silahı politik amaçları için araç olarak kullanıyor ise bu terör örgütü olması için yeterli bir sebep. Bunu tersten okumak da mümkün. Şayet bir örgüt terör örgütü ise politik amaçlarına ulaşmak için silah kullanır. Yani bir terör örgütü yollara mayınlı tuzak kurar, asker ve polislere pusu kurar, şehirlerde bombalı araçlar patlatır, sivilleri öldürür vs. Bir gün bunların hiç birini yapmayacağını deklare eder ve buna da uyarsa terör örgütü olmaktan çıkar.

PKK böyle bir örgüt. Zaten bu yüzden de neredeyse tüm ülkelerde terör örgütü listesinde. Yani pusu kuruyor, mayın döşüyor, şehirlerde sivilleri katlediyor vs. Bunları yaptığı için terör örgütü, terör örgütü olduğu için bunları yapıyor.

Hal böyle iken Türkiye’de bazılarının PKK’yı terör örgüt olarak görüp görmeyeceklerine artık karar vermesi lazım. Yanlış anlaşılmasın kastımız HDP’liler falan değil. Onlar zaten PKK tarafından kurdurulmuş bir partinin mensupları. Doğaldır ki PKK’ya bir kurtuluş hareketi olarak bakacaklar. Kast ettiğimiz sözde PKK karşıtı olan özellikle merkez medyayı mesken tutmuş kalem erbabı ya da onların servis ettiği “düşünürler”.

Bunlar neredeyse PKK’nın sivilleri katlettiği her eylemin arkasından bir koro gibi aynı sözleri tekrarlıyorlar; “PKK’nın bu eylemi neye hizmet ediyor”, “PKK kendi ayağına kurşun sıktı”, “Bu eylem HDP’yi zor duruma düşürür”, “PKK bu eylemlerle batı desteğini yitirir”. Bunları daha çoğaltmak mümkün. Ama gerek yok. Hepsi aynı kapıya çıkıyor. Görünüşte çok net bir PKK karşıtlığı var bu yazılarda veya konuşmalarda. Ancak her seferinde satır aralarına bu ifadeler serpiştirilmiş oluyor.

Bu tür ifadeler ancak bir varsayımla kullanılabilir. O da PKK’nın rasyonel davranan bir örgüt olduğu. Zira ancak böyle bir varsayım ile bir örgütünün eylemine “faydacı” bir yorum getirebilirsiniz. Ancak bu varsayım ile örgüte “bu şimdi ne işine yaradı ki” diye sorabilirsiniz. Peki şayet bu örgüt bir terör örgütü ise o zaman bu soruların bir karşılığı olabilir mi? Zaten bunları yaptığı için terör örgütü değil mi ya da terör örgütü olduğu için bunları yapmıyor mu? İşte bir karar vermeleri gerekir derken kastımız bu.

Keşke dürüst olabilseler ama olamıyorlar. Şu öyle açık ortada ki. Bunlara göre şayet PKK Doğu’da kırsalda askerleri katletmeyi sürdürse, şehirlerden ve sivilleriden uzak dursa ortada üzerinde durulacak bir problem yok aslında. Neredeyse bunu meşru bir mücadele olarak görmenin sınırındalar. Nereden mi anlıyoruz? Çünkü PKK ancak “kendisine zarar veren” eylemler yaptığında bunlar ortalığa dökülüp bu lafları ediyorlar da oradan. Askerlerin şehit edildiği haberlerine “30 yıldır bu sorun askeri tedbirlerle çözülemedi” klişesi ile yorum yapmaktan öteye gidemeyenler, eylem sivillere döndüğünde, şehirlerde yakınlarına kadar geldiğinde “bu şimdi nereden çıktı” diyecek kadar sefilleşebiliyorlar.

Çok şükür ki Türk halkı artık bunlara kanmıyor. Halk bu söylemleri son derece isabetli şekilde ayırt edebiliyor. Bu yüzden de artık bir tercih yapmak zorundalar. Cumhurbaşkanı dün son derece yerinde bir kararla tüm ülkeyi seferberliğe çağırdı. Bu aslında artık safınızı belli edin ve gereğini de yapım uyarısı idi. Bakalım, önümüzdeki günlerde bu çağrının karşılığını göreceğiz.

Mesele çok nettir. Söylemek için de öyle büyük bir cesarete de gerek yok. PKK bir terör örgütüdür. Bir terör örgütü terör yaptığı sürece ayakta kalır. Bir terör örgütüne “sen niye şimdi terör yaptın ki” diye sormak kasıt yoksa aptallıktır. PKK’nın terör örgütü olduğunu şehirlerde sivilleri katlettiği zaman şaşırarak hatırlayanlar teröre farkında olarak ya da olmayarak destek verenlerdir. Dedik ya, kasıt yoksa aptallıktır. Hangisini tercih ederler acaba?