Çamlıca Medipol Üniversitesi Hastanesi Çocuk Hastalıkları Bölümünden Uzm. Dr. Akif Çelik, çocuklarda kalp sağlığını tehdit eden Kawasaki hastalığı hakkında aileleri uyardı. Uzm. Dr. Çelik, Kawasaki’nin ani başlangıçlı bir rahatsızlık olup orta boy damarlarda iltihaplanma ile seyrettiğini belirterek “Hastalık özellikle koroner damarlar dediğimiz kalbin beslenmesini sağlayan damarları etkiler. Kawasaki gelişmiş ülkelerde sonradan gelişen kalp rahatsızlıklarının en sık tespit edilen nedenidir. Kawaski hastalığı dünyada ilk kez 1967’de Tomisaku Kawaski adında Japon bir çocuk hastalıkları uzmanı tarafından bildirildi. Orta boylu damarları tutan bu hastalık en sık kalp damarlarını tutma eğilimindedir. Damarlar dışında lenf bezlerini de etkileyebilen bu hastalıkta burun, ağız ve boğazımızda sorunlar ayrıca cildimizde döküntüler olabilir. Çoğu vakada tedavinin ardından birkaç gün içerisinde hastalığın iyileştiği görülür ve hastalık nadir olarak tekrarlar. Tedavi edilmediği takdirde ise ciddi seyirli kalp rahatsızlıklarını tetikleyebileceği için dikkatli olunmalıdır” dedi.
Çocuklarda Kawasaki hastalığına dikkat! Yüksek ateşle başlıyor ölümle bile sonuçlanabiliyor
Çocuklarda 5 günden fazla süren yüksek ateşin Kawasaki hastalığının habercisi olabileceğin belirten Uzm. Dr. Akif Çelik, 3 aşamalı hastalığın son aşamada kalbe zarar verdiğini hatta ölüme bile sebep olabildiğini dile getirdi.
5 GÜNDEN UZUN SÜREN YÜKSEK ATEŞE DİKKAT
Pandemi döneminde bazı çocukların bağışıklık sisteminin koronavirüse karşı verdiği yanıt sebebiyle Kawasaki’ye benzer bir tablo meydana geldiğini ifade eden Uzm. Dr. Çelik, şöyle devam etti:
Multisistem inflamatuar yanıt sendromu olarak ifade edilen bu durumda; hastalarda 5 günden daha uzun süren yüksek ateş, ağır karın ağrısı, kusma veya ishal, gözlerde kanlanma, deri döküntüsü, ciltte soluk ya da farklı renkte görünüm, beslenme problemleri, nefes alma ile ilgili problemler, göğüs ağrısı, çarpıntı ve bilinç değişikliği gibi ciddi belirtiler meydana gelebilir. Kawasaki hastalığı hızlı ilerleyen bir hastalıktır, 10 gün içinde tedavi etmek hastalığın hasar bırakmasını büyük ölçüde azaltır.
BELİRTİLER 3 AŞAMADA MEYDANA GELİYOR
Uzm. Dr. Çelik, Kawasaki belirtilerinin 3 aşamada incelendiğine işaret ederek, şu bilgileri verdi:
İlk aşamada ateş düşürücü ilaçlara yanıt vermeyen ve en az 5 gün süren 39 derece üstü ateş, akıntı ve çapaklanma olmadan gözlerin kırmızı bir hal alması görülür. Veziküler olmayan her türlü deri döküntüsü, kırmızı ve kuru çatlamış dudaklar, çileğe benzer şişmiş kırmızı bir dil, avuç içlerinde ve ayak tabanlarında şişkin, kırmızı deri tabakası, özellikle boyunda tek taraflı ele gelen şişlik, sinirlilik ve huzursuzluk hali meydana gelir. İkinci aşamada da ellerde, ayaklarda ve özellikle parmak uçlarında soyulma başlar. Eklem ve kas ağrıları, kusma ve ishal, son olarak karın ağrısı oluşur. Son aşamada ise komplikasyonlar gelişmedikçe belirtiler yavaş yavaş kaybolma eğilimindedir. Hastanın normal yaşantısına dönmesi ve tüm belirtilerin kaybolması 2 ay gibi bir süre alabilir.
TEDAVİ EDİLMEZSE ÖLÜME DAHİ GÖTÜREBİLİR
Kawasaki hastalığı tedavi edilmediği taktirde çocuk için hayati tehlikeye yol açtığını belirten Uzm. Dr. Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
Tedavi edilmemiş Kawasaki hastalığı çocuklarda kalbimize kan sağlayan koroner arter damarlarının iltihaplanmasına, damar duvarının hasarlanması ve duvarında şişmelere neden olabilir ki bu durum anevrizma olarak adlandırılır ve hayati tehlike taşır. Kalbin kas tabakasının iltihaplanmasına ve kalbimizdeki kapaklarda sorunlara neden olabilir. Bu kadar ağır kalp sorunlarına neden olması sebebi ile bazı çocuklarda ölümcül dahi olabilir. Hastalığı teşhis etmek adına özel bir test mevcut değildir. Ağır belirtileri olan hastalardan tetkikler alınarak, testler uygulanarak ve çeşitli görüntüleme yöntemleri kullanılarak Kawasaki hastalığının tanısını koymak mümkündür. Tedavi edilmeyen bir Kawasaki hastalığı yaklaşık olarak 12 gün sürer, fakat kalp komplikasyonları gerçekleştiyse süre uzar. Çocukta kalp problemleri mevcut olduğu takdirde düzenli aralıklara kontrol ve takibinin yapılması gereklidir. İlk tedavinin amacı ateş ve inflamasyonu azaltmak, kalp hasarını önlemektir.