Kılıçdaroğlu FETÖ'yü hiç yalnız bırakmadı...
Akşam Gazetesi yazarı Hikmet Genç, Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili itiraflarını köşesine taşıdı.
FETÖ CHP ilişkisini madde, madde sıralayan Genç, ''CHP kimin hesabına çalışıyor? diye soruyordum. Gerek kalmadı, her şey ayyuka çıktı.'' satırlarını okuyucularıyla paylaştı.
İşte Hikmet Genç'in o yazısı...
Koltuğun diyeti ağır!..
“Bu CHP kimin hesabına çalışıyor?” diye soruyordum…
Ama artık sormuyorum. Gerek kalmadı, zira her şey ayyuka çıktı…
Türkiye’yi sürekli başka ülkelere şikâyet eden, ülkemiz hakkında kara propaganda yapan CHP’nin, kimin hesabına çalıştığı ortada…
17/25 Aralık kumpasının başarılı olması için canhıraş bir şekilde mücadele etti, FETÖ’nün yanında yer aldı…
FETÖ’nün üretilmiş belgeleriyle propaganda yaptı… Genel kurulda, meydanlarda FETÖ tapelerini dinletip kirli tezgahın siyasi ayağı oldu…
Kılıçdaroğlu FETÖ’yü asla yalnız bırakmadı…
FETÖ’nün 15 Temmuz hain darbe girişimine (FETÖ’cülerin başlattığı propagandaya uygun bir şekilde) ‘Kontrollü Darbe’ dedi…
FETÖ davalarını yurtdışında tartıştırıp Türkiye aleyhine kara propaganda malzemesi yaptı…
FETÖ’cüleri mağdur gibi göstermeye çalıştı…
FETÖ’cülük yapan gazete ve yazarlarını aklamaya çalıştı… Bazı isimleri miting meydanlarında alkışlattı…
OHAL olmaksızın FETÖ’cü alçaklarla mücadelenin mümkün olamayacağını bilmesine karşın gece gündüz “OHAL’li kaldırın!..” deyip durdu…
FETÖ’nün MİT TIR’ları kumpasının sanıklarından Enis Berberoğlu için yürüdü…
Bu arada ABD’deki kumpas davasına sahte delilleri taşıdığı iddiasıyla CHP eski milletvekili Aykan Erdemir’i yakalama kararı çıktı… (FETÖ ile CHP arasındaki iletişimi sağlayan kişiymiş Erdemir)
ABD’deki kumpas davasının hakim ve savcılarının FETÖ ile bağlantıları ortaya dökülmüş…
Sahte üretilmiş belgelerin New York Bölge Mahkemesi’ne ulaştıranlar isimlerden biri de eski CHP’li vekil…
Velhasıl ABD’deki kumpas davası en hararetli bir şekilde tartışılırken, davanın FETÖ’nün 17/25 komplosunun ABD ayağı olduğu ayyuka çıkmış durumda…
Ve ne tesadüftür ki, tam da bu sıralarda, müthiş bir zamanlamayla Kılıçdaroğlu yine FETÖ malzemeleriyle devreye giriyor…
Cumhurbaşkanı; “Tayyip Erdoğan’ın yurtdışında bir kuruş parası varsa, herhangi bir bankada, çıksın bunu ispat etsin. İspat ettiği anda Cumhurbaşkanlığı makamında bir dakika durmam. Bunu ispat edemeyen Kemal, acaba o makamında duracak mı o da bunun bana taahhüdünü versin” diyor…
Ama yurtdışında Erdoğan’a ait bir kuruş gösteremiyor…
Tam bu yazıyı yazarken Erdoğan’ın avukatından bir açıklama geldi;
“Sayın Cumhurbaşkanımızın hiçbir zaman özel kalemi olmamıştır. K.K tarafından müvekkillerim hakkında ileri sürülen iddiaların tamamı yalan, gösterdiği kağıtların da tamamı sahtedir. Kılıçdaroğlu, gösterdiği kağıtları derhal kamuoyuyla paylaşmalıdır.”
Neticede Kılıçdaroğlu her zaman yaptığı gibi çamur siyaseti ve iftiraya devam ediyor…
Kaset kumpasıyla koltuğa oturmak o kadar da kolay değil demek ki?!..
Seni oraya oturtanlar ne dese yapacaksın.., Diyetini ödeyeceksin!..
Zor iş!..