Kılıçdaroğlu ve Akşener'den ortak basın açıklaması
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i ziyaret etti. Akşener kameraların karşısında seçim çağrısı yaparken Kılıçdaroğlu öğretmenleri üzen konuşmasını düzeltmeye çalıştı.
CHP lideri Kılıçdaroğlu’na, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ile Genel Başkan Yardımcıları Faik Öztrak, Oğuz Kaan Salıcı, Muharrem Erkek ile birlikte İYİ Parti'yi ziyaret etti.
Kameraların karşısına geçen iki isim açıklamalarda bulundu.
Kılıçdaroğlu şunları söyledi;
"Uzun yıllardır Türkiye yönetilmiyor, savruluyor. Rejim değiştikten sonra Türkiye'nin sorunları büyüyor ve değişiyor. Küçük ortak büyük ortağı esir almış durumda. Ne Bülent Arınç ne bir başkası düşüncesini ifade edemiyor.
Geçen her gün toplumun üzerindeki maliyet artıyor. Geçen her gün hem kendi içinde hem de uluslararası alanda zafiyet yaşadığı ortadadır. Türkiye’de demokrasinin yeşermesi, hukukun üstünlüğünün olması lazım. Bunu yolu bellidir. Halktan korkmamak lazım. Halkın hakemliğine başvurmaktan daha doğal bir yol yoktur. Vatandaş memnunsa zaten sizi yine iktidara getirir. Demokrasilerde bundan korkmamak lazım.
Türkiye Cumhuriyet Devleti hiçbir emperyal gücün gölgesini kabul etmez, nokta.
ÖĞRETMENLERİN TEPKİSİNİ ÇEKEN SÖZLERİNİ SAVUNDU
Öğretmenler biz ahlakı öğretirler. Öğretmenler büyük bir camiadır. Hepsinin ortak bir talebi var, 3600 ek gösterge. 3600 ek göstergeyi seçim meydanlarında söyledim. Sonra Ak Parti 3600 ek göstergeyi seçim beyannamesine koydu. Ben çıkıp 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde 3600 ek gösterge sözünü niye tutmuyorsunuz diye soruyorum. Bütün camianın istediği 3600 ek göstergeyi ben istemiyorum ben AK Parti’ye oy vereceğim diyorsa o camianın insanı değildir.
Öğretmenler bize dürüst olmayı öğretiyor. Hiçbir öğretmen hiçbir yalancıya sahip çıkmaz. Ben yalancının değil öğretmenin, polisin, sağlık görevlisinin, din görevlisinin hakkını savunuyorum, bunu iyi bilsinler. Öğretmeni baş tacı etmeyen hiçbir siyasetçinin başarılı olma şansı yoktur."
Akşener ise şunları söyledi:
AKŞENER: BİZ SEÇİM İSTİYORUZ
"Ben Cumhur İttifakı’nın bileşenlerinin birbirlerine laf çarptırmasına dikkat çekmiştim. Sayın Adalet Bakanı Abdülhamit Gül Adalet reformundan bahsetmişti. Sayın Erdoğan, bu reform sözüne ekonomiyi de katarak destek vermişti. Sonra ana muhalefetin sayın lideri Kılıçdaroğlu tehdit edildi. Bu tehdit, milli iradeye yapılmış bir tehditti. Hepimiz kınadık, doğrusu da bu.
Ekonomide, adalette reform yapılacağı, iddia edildi. Sonrasında sayın Kılıçdaorğlu hapisten yeni çıkmış biri tarafından tehdit edildi. Sonrasında bu tehdidin sahibi Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı tarafından sahiplenildi.
ARINÇ'IN İSTİFASI
En şiddetli bir şekilde kınadığımız bir saldırı, bir davranış. Buna yönelik Ak Parti Genel Başkanı ve Ak Parti yöneticileri ne yapacaklar? Sonra sayın Arınç bir konuşma yaptı, sayın Cemil Çiçek telefonla katıldı. Bir makas değişikliği gerekiyorsa sayın Bahçeli ve Sayın Perinçek ne yapacaklar. Bu konuşmadan sonra Sayın Arınç İstifa etmek zorunda kaldı.
Ben de sayın Kılıçdaroğlu’na katılıyorum. Sayın Erdoğan’dan gördüğümüz tavrı siyaset bilminde gördüğümüz balon uçurmak. Burada gördüğümüz 3 gün beklemesi. Ortaklardan gelen tavrı görünce, sayın Arınç’ı tahkir eden bir konuşma yapmak durumunda kaldı.
Atılan adımların arkasında da o uçurulan balona tepkiler ve sonuçlar olarak görüyorum. Dolmabahçe mutabakatında bir araya geldiniz. Erdoğan’ın bilgisi dışında o siyasiler bir araya gelebilir mi? Tepkiler görüldü, sayın Erdoğan elini yıkadı, sonra o siyasetçiler çıktı gitti. Partili Cumhurbaşkanlığını Erdoğan çok istedi, oldu. Ama kazın ayağının öyle olmadığı anlaşıldı.
Seçimler konusunda Bahçeli çıkıp hadi seçim dendiği zaman bunu da sayın Erdoğan’ın göze alması mümkün görülmüyor, durum gerçekten kötü.
Biz seçim istiyoruz. Hesap verebilirlik, adalet, hukukun üstünlüğü yok. Bizim konumumuzda ülkelerin binde 75 ile borçlandığı dünyada yüzde 7,5 ile para bulmak zorunda olan bir Türkiye ile karşı karşıyayız. Bu iktidar sistematiğinin değişmesi için seçim istiyoruz. Ama bizim sayımız seçim için yetmiyor."