''Kılıçdaroğlu'nun liderliği FETÖ ile Aydın Doğan'ın projesidir!''

Yalçın Küçük, ODA TV'den Barış Zeren, Deniz Hakan ve Okan İrtem’e konuştu.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığının bir Fethullah Gülen-Aydın Doğan projesi olduğunu iddia eden Küçük, CHP içinde de FETÖ'cü vekiller olduğunu iddia etti. İşte o sözler:

"Kılıçdaroğlu bilgisiz, yükselmek isteyen, yoksul aileden gelen bir köy çocuğudur; aslının Kırım’dan göç eden bir Karay olma ihtimali yüksektir. Kendisinin ve eşinin isimleriyle bu kadar oynaması güvenilmezlik işaretidir. “Hesap uzmanıyım” deyip övünmesi de bilgisizliğini göstermektedir. Hesap uzmanları sadece muhasebecidirler.

Gülen’i bir tarikat kurucusu sayamayız, ayinleri ve camii yoktur; Yargıtay’daki adamlarına, rakı içmeyi ve kadınlarının başlarını açmayı da serbest bırakmıştı, “light” islamiler diyebiliriz ve islami bir masonik örgüt sayabiliriz. Mensuplarını “infiltrated” ediyor, sızdırıyor; Yahudiliğe de sağlam bir bağı vardır. Kılıçdaroğlu’nun CHP’den önce katıldığı bir yer olduğunu düşünebiliriz, başka yerlere de sızmıştır ve önce Ecevit’e ve sonra Baykal’a katılmıştır. Gülen’in tavsiyesi olmasa, Deniz Baykal’ın onu alacağını sanmıyorum.

KILIÇDAROĞLU'NUN GENEL BAŞKANLIĞI

Yalnız, başkanlığa gelişinde Deniz Baykal’ın dahli olmamıştır; Deniz Hocam ‘Doğan’ dedi, ben de ekliyorum, Gülen’in duası üzerine Aydın Doğan’ın işidir.

Kılıçdaroğlu, bir CHP düşmanıdır; yetkili olduğu dönemde Eskişehir’in çok başarılı belediye başkanı Yılmaz Hocamızı Ankara Belediye Başkanı olarak düşünmemiş ve yaklaştırmamıştır. Taşradan Mansur Yavaş’ı getirmiştir. Yavaş’ın CHP’den nefret ettiğinden kuşku duyamayız. Güleni olma ihtimali de vardır. Cumhurbaşkanlığı için de yine pek uygun Profesör Yılmaz Büyükerşen’e, CHP’lilere kapıları kapatmış ve Ekmelettin İhsanoğlu’nu bulmuştur. Öyle mi, benim düşünceme göre, Ekmeleddin’i Gülen bulmuş ve Aydın Doğan benimsemiştir. Doğan tvleri ve gazeteleri şehvet ile Ekmeleddinist oldular.

CHP'DEKİ FETÖCÜLER

Her yere 'Gülenistleri' getirmiştir. Aday yoklaması deyip İstanbul’dan topladıkları, “Fethullah Gülen’in Askerleri” idiler, Yarkadaş, Tanal, Erdem ve diğerleri, benim deyişimle, Gülen’in askerleridirler, aynı kafadadırlar; Gülen'in şimdi olmayan gazetelerine baskı olduğunda gösterilere çıkanlar bu askerlerdir. Çavuşları, Gürsel Tekin’dir ve şimdi çok zengindir.

İstanbul’daki ve İzmir’deki aday yoklamaları da bir oyundur. Bu kadar askeri, hayır, subayları değil, Gülen’in askerlerini söylüyorum, kontenjandan çıkaramıyordu, bu yola başvurdular. Hürriyet ve Sözcü’de Özkök ve Turan “demokrasi zaferi” dediler. Muhtemelen paralı delegeydi, seçilmiş delegelerin ancak yarısı oy verdiler."