Kimdir bu Habatçılar? Türkiye Hahambaşılığı'nı neden ele geçirmek istiyorlar?
Türkiye Yahudi Toplumu'nun önemli isimlerinden Hahambaşı İshak Haleva'nın 85 yaşında vefat etmesinin ardından, yeni hahambaşı seçimi gündeme oturdu.
Hahambaşı İshak Haleva'nın vefatı, Türkiye Yahudi Toplumu için yeni bir dönemin başlangıcı olabilir. Gazeteci Bekir Sıtkı Şirin'in iddialarına göre, Habat hareketi bu süreci fırsata çevirerek Türkiye Hahambaşılığı'nı ele geçirmeye hazırlanıyor. Bu durum, Türkiye'nin dini, siyasi ve ekonomik yapısını derinden etkileyebilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Habat'ın planları ve Türkiye üzerindeki etkileri, önümüzdeki dönemde daha fazla tartışılacak gibi görünüyor.
Çarpıcı İddia: Habat, Türkiye Hahambaşılığı'nı Ele Geçirmeye Hazırlanıyor
Türkiye Yahudi Toplumu'nun önemli isimlerinden Hahambaşı İshak Haleva'nın 85 yaşında vefat etmesinin ardından, yeni hahambaşı seçimi gündeme oturdu. Şirin, Haleva'nın ölümü sonrasında Türkiye Hahambaşılığı'nın uluslararası bir Yahudi hareketi olan Habat (Chabad) tarafından ele geçirilmek istendiğini iddia etti. Şirin, bu oluşumun Türkiye ve bölge üzerindeki etkilerini detaylarıyla analiz etti.
Hahambaşı Haleva'nın Vefatı ve Sonrası
Türkiye Yahudi Toplumu'nun uzun yıllardır liderliğini yapan Hahambaşı İshak Haleva, 85 yaşında hayata veda etti. Haleva, Türk Yahudi cemaati içinde saygın bir figür olarak biliniyordu ve özellikle Habat hareketine karşı mesafeli bir duruş sergiliyordu. Haleva'nın vefatıyla birlikte, Türkiye Hahambaşılığı'nın geleceği ve bu makamı kimin devralacağı merak konusu oldu.
Şirin, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarda, Habat hareketinin Haleva'nın ardından Türkiye Hahambaşılığı'nı ele geçirmek için harekete geçtiğini öne sürdü. Şirin, bu iddiasını desteklemek için Habat'ın tarihsel arka planını, bölgesel hedeflerini ve Türkiye üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde anlattı.
Habat (Chabad) Hareketi Nedir?
Habat, dünya çapında faaliyet gösteren bir Yahudi hareketi olarak biliniyor. Özellikle misyonerlik faaliyetleriyle tanınan Habat, Yahudi olmayanları da Museviliğe kazandırma çabalarıyla öne çıkıyor. Hareket, İsrail ve ABD başta olmak üzere birçok ülkede güçlü bir ağa sahip. Türkiye'de de son yıllarda etkinliklerini artıran Habat, özellikle İstanbul'da faaliyet gösteriyor.
Şirin, Habat'ın Türkiye'deki en önemli isminin Haham Mendy Chitrik olduğunu belirtti. Chitrik, İstanbul Aşkenaz Cemaati'nin hahamı olarak görev yapıyor ve Habat'ın Türkiye'deki temsilcisi konumunda. Şirin, Haleva'nın vefatı sonrasında Habat'ın, Chitrik'i Türkiye Hahambaşılığı'na getirmek için çaba sarf edeceğini iddia etti.
Habat'ın Türkiye ve Bölge Üzerindeki Planları
Bekir Sıtkı Şirin, Habat'ın Türkiye üzerindeki planlarını üç aşamalı bir stratejiyle açıkladı:
-
Türk Dünyası Hahamlar Birliği'nin Kurulması:
Habat, Türkiye merkezli bir Hahamlar Birliği kurarak, Türk dünyasındaki Yahudi cemaatlerini bir çatı altında toplamayı hedefliyor. Bu birlik, özellikle Orta Asya ve Kafkasya'daki Yahudi topluluklarını kapsayacak. -
Osmanlı'dan Kalan Vakıfların Kontrolü:
Habat, Osmanlı döneminden kalan Yahudi vakıflarını kontrol altına alarak, bu vakıfların mali kaynaklarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanmayı planlıyor. Bu sayede, Türkiye'deki etkisini daha da artırmayı hedefliyor. -
Yahudi Halifeliği Projesi:
Şirin, Habat'ın nihai hedefinin bir "Yahudi Halifeliği" kurmak olduğunu iddia etti. Bu proje kapsamında, Türkiye'nin BM denetiminde bir Yahudi devletinin merkezi haline getirilmesi planlanıyor. Bu durum, Türkiye'nin uluslararası hukukta azınlık hakları çerçevesinde koruma altına alınmasına yol açabilir.
Mendy Chitrik ve Habat'ın Türkiye'deki Etkisi
Haham Mendy Chitrik, Habat'ın Türkiye'deki en önemli temsilcisi olarak biliniyor. İstanbul Aşkenaz Cemaati'nin lideri olan Chitrik, Türkiye'deki Yahudi cemaati içinde giderek daha fazla etkili hale geliyor. Şirin, Chitrik'in Haleva'nın ardından Hahambaşılık makamına getirilmesi durumunda, Habat'ın Türkiye'deki etkisinin daha da artacağını öne sürdü.
Türkiye'nin Geleceği ve Habat Tehlikesi
Bekir Sıtkı Şirin, Habat'ın Türkiye üzerindeki planlarının sadece dini değil, aynı zamanda siyasi ve ekonomik boyutları olduğunu vurguladı. Şirin'e göre, Habat'ın Türkiye'deki faaliyetleri, ülkenin iç siyasetini ve bölgesel dengeleri derinden etkileyebilir. Özellikle azınlık hakları ve uluslararası hukuk çerçevesinde koruma altına alınan bir yapının oluşturulması, Türkiye'nin egemenliği açısından büyük bir tehdit oluşturabilir.