Kırgız gazeteciden siyasilere ve bürokratlara FETÖ uyarısı!
Kırgızistan'ın 'Açık Söz' adlı gazetesinden siyasilere ve bürokratlara 'FETÖ Kırgızistanı örümcek ağı gibi sarıyor" uyarısı geldi. Gazeteci Eldiyar Kalilov analizinde FETÖ'nün ordu içindeki yapılanmasının darbe girişimini hatırlatıp örgütün en önemli başarısının devletin içine sızması olduğunu vurguladı. FETÖ okullarının CIA yuvasına döndüğünü ifade eden gazeteci örgütün elitleri kontrol altına aldığına dikkat çekti.
Kırgızistan’da “Açık Söz” gazetesinde yer alan analiz haberde, FETÖ/PDY terör örgütü anlatıldı, devlet yetkilileri ve siyasiler uyarıldı.
Gazeteci Eldiyar Kalilov’un imzası bulunan analizde, FETÖ’nün Türkiye’de 15 Temmuz 2016’da askeri darbe girişiminde bulunduğu, 8.651 asker (143 general), 35 askeri uçak, 37 helikopter, 246 tank ve zırhlı araç, 3 gemi ve 8.651 silah kullanarak iktidarı yıkmaya çalıştıkları vurgulandı.
“ÖRGÜTE ASKER YETİŞTİRİYORLAR”
Eğitim bahanesiyle çocukların kandırılarak, FETÖ’nün karanlık sistemine hizmet eden askerlere dönüştürüldüğü belirtilen analizde, “Anne babasından, akrabalarından uzak kalmış genç kızlar/erkekler kendini yetiştiren sisteme hizmet eden askerlere dönüştü. Bakış açıları, davranışları, hatta dış görünüşleri de birbirine benzeyen bu gençler örgütleşerek iş çevresi, eğitim ve din alanına girdi. Ama onların en önemli başarısı, devlet iktidarına yerleşmesi oldu. Polis, asker ve yargı içinde köklerini pekiştirdiler. Gülen’in civcivleri büyüyüp, bazıları yasama ve yürütme organlarına kadar geldi” denildi.
“GÜLEN OKULLARI ABD’NİN CIA YUVASINA DÖNÜŞTÜ”
FETÖ/PDY terör örgütünün okulları üzerinden dünyaya açıldığı ifade edilen analizde, batı ülkelerinden de bu sürece destek geldiği vurgulandı. “Gülen okulları ABD’nin CIA yuvasına dönüştü” şeklinde çarpıcı değerlendirmelerin yer aldığı analizde, Rusya, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan gibi ülkelerin ise FETÖ tehdidini fark ederek önlemler aldıkları, faaliyetlerinin yasaklandığı, gerekli cezaların verildiği hatırlatıldı. Söz konusu ülkelerin FETÖ okullarını sadece gizli amaçlara sahip olduğu için değil, dolandırıcılık ve vergi kaçakçılığı suçlamasıyla da kapattığı anlatıldı.
“ELİTLER FETÖ’NÜN KONTROLÜ ALTINDA”
Kırgızistan’da ki gelişmeleri ise Gazeteci Eldiyar Kalilov analizinde, şu şekilde anlattı:
“Tüm ülkeler gibi Kırgızistan’da da Gülen örgütü birçok eğitim kurumları açtı. İlk olarak anne babalardan hiçbir ücret talep etmeyen “Sebat” ve “Sema” okulları, eğitim ücretini 30-40 dolar artırarak 13 bin dolara kadar yükseltti. Sıradan halk sıradan okullarda eğitim görürken, zengin ailelerin çocukları Gülencilerin okullarından yabancı dil ağırlıklı eğitim alma imkanına kavuşuyor. Bu sistem kreş, ortaokullar, kolejler, üniversiteler aracılığıyla yönetim tabakasını hazırlıyor. Gülen okullarının çıkarı ve bu okullardan elde edilen geliri, çocukları orada okuyan “beyaz” anne babalar tarafından sağlanıyor.
Gülen’e ait olan söz konusu okullar aslında iki işleve sahip. İlki, bu okullar çok büyük gelir kaynağı olarak sayılıyor. Bundan önce bu eğitim kurumlarından mezun olan binlerce öğrenci bu örgüt için milyonlarca gelir getirmişti. Şu anda binlerce Kırgızistan vatandaşı bu okullara 5 bin dolardan 13 bin dolara kadar para gönderiyor. Bu okulların vergiden muaf edildiğini dikkate alırsak, gelirin miktarının çok büyük olduğunu tahmin etmek mümkündür.
Gülen örgütüne ait bu okulların ikinci işlevi, siyasi amaçlar için hizmet etmesidir. Kırgızistan’da çocukları (ya da torunları) Gülen okullarında eğitim görmeyen siyasetçilere veya yetkililere rastlamamak mümkün değil. Tüm siyasetçiler herhangi bir yerden bu örgüte bağlanmıştır. Açıkçası, bu örgütle hesaplaşmak veya bu örgütün çıkarlarına karşı herhangi bir eylemde bulunmak çok kolay değil. Buna “Gülen'in rehini” demek doğru olur. Sebebi, ilk dönemler eğitim vermeyi amaçlayan bir grup olarak tanınan Fetullah Gülen örgütü, şu anda iş ve dış siyasete, iş çevresine, genel olarak sosyal hayata etki eden büyük bir güce dönüştü. Sebat okullarının mezunları sadece kendilerinin mezun olduğu okulları değil, genel olarak Fetullah Gülen örgütünün çıkarlarını önceliyorlar. Dolayısıyla “Sebat” okulları sadece gelir kaynağı değil, Kırgız elitini hazırlayan büyük bir siyasi fabrika sayılıyor. İlk mezunları Kırgızistan’da Başbakanlık görevine kadar ulaşan bu sistemin gerekirse Roza Otunbayeva ve Almazbek Atambayev gibi ülke yöneticilerini de etkisine aldığı malum. Bunların Sooronbay Jeenbekov’un elini ne kadar “bağlamış olduğu” bilinmiyor.”
ÖRÜMCEK AĞI GİBİ KIRGIZİSTAN’I SARIYORLAR!
Kırgızistan için tehdidin geldiği noktayı analizinde değerlendiren Kalilov, “Türkiye’deki darbe girişiminden sonra burada “Sapat” olarak değiştirilen bu okulları kapatmaya şu andaki iktidarın gücünün yetip yetmeyeceği belli değil. Siyasi elitin dalını kesmek Kırgızistan’da büyük siyasi olaylara sebep olabilir. Bir yandan dini bir grup olarak gözükmesine karşın, diğer yandan siyasete, siyasi partilere kıyasla daha çok etki ediyor. Ya dini grup olduğunu ya da siyasi bir hareket olduğunu açıkça söylemeyen bu örgütün asıl amacı, mümkün olduğu kadar çok mal mülk toplamak ve mal varlığını korumak için iktidarı kullanmaktır. Başka bir deyişle devlet organlarında çalışan Gülenciler kendi örgütünün çıkarları için devlet kaynaklarını kullanıyor. Dolayısıyla Gülen örgütünün Kırgızistan’daki gelir kaynaklarına ve siyasi lobisine yönelik bir tedbir almak cesaret ister.
Bu nedenle Gülen örgütü Kırgızistan’daki sosyal ve siyasi durumu gelecekte çok farklı yönde değiştirebilir. Gülencilerin bazı devlet organlarının çalışmalarını etkilemeye, siyasi kaynakları kendi amaçlarına göre kullanmaya başladığı, bakanlık ve diğer kurumlara yerleştirdiği kişiler aracılığıyla kendi çıkarlarını ileri sürüyor olduğu fark ediliyor. Karar alıcı Kırgız elitine şu anda Gülen’in meyveleri lezzetli gelebilir ancak böyle bir dini-siyasi grupların kendi çıkarlarını devlet çıkarlarından daima üstün tuttuğunu unutmamak lazım” şeklinde uyarılarını sıraladı.