Kocamaz mağduru oynamak için tuzak mı kurdu?

31 Mart yerel seçimlerinde MHP’den aday gösterilmeyince istifa ederek İYİ Parti’ye geçen Burhanettin Kocamaz, İYİ Parti’nin Mersin Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuştu. 19 Şubat’ta evrakının İl Seçim Kurulu’na teslimi saat 17.00’den yarım saat sonra gerçekleştiği için adaylığı kabul edilmeyen Kocamaz için Demokrat Parti formülü bulunmuş ve DP'nin adayı Pınar İvenç geri çekilerek Burhanettin Kocamaz'ın adaylığı duyurulmuştu.

Yaşananların ardından 3 gündür kamuoyunun gündeminde kendine yer bulan İYİ Parti ve Burhanettin Kocamaz ile ilgili çok çarpıcı iddialar gündeme geldi.

TUNA'DAN KORKMAZ'A YANIT

"İYİ Parti'nin Mersin skandalı" olarak adlandırılan süreçte Meral Akşener ve İYİ Parti çevreleri bir "kumpas" ile karşı karşıya olduklarını öne sürerken, Kocamaz ise ilginç bir şekilde Cumhur İttifakı'nın Mersin adayı Hamit Tuna'yı suçlamıştı. 

Cumhur İttifakı Mersin Büyükşehir Belediye Başkan adayı ve Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, Kocamaz’ı algı operasyonu yapmakla suçlarken, açıklamasında temiz siyaset yapmanın gayreti içinde olduğunu vurguladı. Hamit Tuna’nın açıklaması şöyle:

“31 Mart 2019 tarihinde yapılacak olan Mahalli İdareler Genel Seçimleri ile ilgili olarak Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı’nca 13.12.2018 tarih ve 1105 sayılı kararıyla seçim takvimi yayınlanmıştır. Söz konusu seçim takvimi uyarınca Büyükşehirlerde siyasi parti il başkanlıkları, büyükşehir belediye başkan aday listelerini 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 48. Maddesi ve 2972 Sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun’un 12-3 maddesi gereğince belirlenmiştir. Bu usuller gereğince partiler listelerini 19 Şubat 2019 Salı günü en geç saat 17:00’ye kadar İl Seçim Kurullarına teslim etmek zorundadırlar.

Yasal mevzuatlarda belirlenen sürelere İyi Parti Mersin İl Başkanlığı tarafından uyulmaması ve söz konusu listelerin 19/02/2019 günü itibariyle saat 17:00’ye kadar İl Seçim Kuruluna teslim edilmemesi sonucu İl Seçim Kurulunca İyi Parti Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Burhanettin Kocamaz’ın aday olmayacağına ilişkin karar verilmiştir.

Bu süreçten sonra Sayın Burhanettin Kocamaz tarafından şahsıma yönelik karalama kampanyaları başlatılmıştır. Bir yandan gecikmeden kendi parti yönetimini, “İçimizden vurulduk” sözleri ile suçlarken diğer taraftan da gecikmeden şahsım sorumluymuş algısı oluşturma gayreti içine girmiştir. Sayın Kocamaz gelişmelerin ardından Büyükşehir Belediyesi’nde yaptığı açıklamada şahsımın yaklaşık 2 ay önce bir salon toplantısında, “Göreceksiniz Burhanettin Kocamaz İyi Parti’den bile aday olamayacak” şeklinde bir söylemde bulunduğumu iddia etmektedir.

Kocamaz’ın şahsı bir yana siyasi yaşantımda da asla bu gibi söylemlerde bulunmadım. Sayın Kocamaz; mensubu olmaktan gurur duyduğum partimizden istifa etmeden, “İyi Parti’den aday olur mu?” şeklinde yöneltilen sorulara bile, “Aday gösterilmediği için başka partiye gitmez. Göreceksiniz özellikle sizin dediğiniz gibi İyi Parti’den aday olmaz çünkü Kocamaz "Cenazem Üç Hilal’in altından çıkacaktır" beyanında bulunan kişidir” dediğim doğrudur. Ama Sayın Kocamaz bu konudaki sözlerimi yanlış anlamış veya anlamak istediği gibi yorumlamış olacak ki, bu tür bir söylemle bizi hedef göstermeye çalışmaktadır. Bu süreci ihmalden kaynaklı göstermek, insanların aklı ve zekâsıyla alay etmektir.

Biz adaylık müracaatımızı 18 Şubat 2019 tarihinde yaparken yani son güne bırakmazken neden Sayın Kocamaz son güne ve son dakikaya bırakmıştır?

Biz bundan önce olduğu gibi bugünden sonra da hiçbir söylentiye, hiçbir dedikoduya kulak asmadan, kentimizin geleceğine yapacağımız hizmetleri anlatarak çalışmalarımıza devam edeceğiz. Kimse bizi Mersin’imize hizmet sevdamızdan yıldıramaz ve vazgeçiremez. Yaşanan olayları ve bu olaylara bağlı şahsıma yönelik asılsız ifadelerin yorumlarını kamuoyunun takdirine bırakıyorum."

KAYBEDECEĞİNİ BİLDİĞİ İÇİN OYUN MU KURDU?

Tüm bu gelişmeler sonrasında Mersin'de en çok konuşulan ise Burhanettin Kocamaz'ın bu süreci kendi iradesiyle kurgulayıp, mağdur algısı oluşturmak istediği yönünde. Ortada bir 'kumpas' olduğu görüşüne katılınırken, bu 'kumpasın' Cumhur İttifakı ve Hamit Tuna'ya yönelik olduğu görüşü gittikçe güçleniyor.