Kocası ve iki çocuğuyla örnek bir aile olduklarını, onurlu bir hayat yaşadıklarını, evliliklerinin bundan sonrasının alışılmış bir sevgi, mutluluk ve huzur içinde geçeceğini sanmaktadır. Bir gün Güzide'nin tesadüfen çektiği bir ilmek çorap söküğü gibi ilerler ve mutlu sandığı ailesinin sıcak bir yuva değil, kumdan bir kale olduğunu anlamaya başlar.