Mutlak oruç ise, tüm yiyecek ve sıvılardan; genellikle önceden belirlenmiş bir veya birkaç gün kaçınma olarak tanımlanır. Diğer oruçlar, belli yiyecekler veya maddeleri sınırlayarak kısmen kısıtlayıcı olabilir. Oruç eylemi, yiyeceğin dışında cinsel ilişki ve diğer aktiviteleri de engelleyicidir.
AMAÇ
Oruç dinî, sağlıksal, ve politik (açlık grevleri) nedenler gözetilerek yapılabilen bir eylemdir.
SAĞLIĞA VE SOSYAL YAŞAMA ETKİLERİ
Orucunun sağlık ve yaşam üzerine olası negatif etkileri
1- Yazın sıcak ve kuru mevsimde uzun süre sıvı alımının kesilmesine bağlı olarak gelişmesi muhtemel dehidratasyon, buna bağlı olarak Güneş altında veya sıcak ortamda çalışan iş guruplarında güneş veya sıcak çarpması risklerinin artışı,
2- Kronik hastalıklarda, hamile, diyabetik, hiper tiroidi, çocuklarda, yoğun fiziksel efor gerektiren işlerde çalışan kişilerde uzun süreli gıda alımının kesilmesi sebebiyle metabolik dengenin bozulması, doğum öncesi ve gelişim çağındaki çocuklarda yetişkinlikte öğrenim yeteneklerini de etkileyen gelişim yetersizliği,
3- Kalp, karaciğer ve akciğer yetersizliği olan kişilerin oruç tutmalarında, uzun süreli açlık sonrası yenilen ağır bir yemek sonrasında solunum, dolaşım ve kalp yetmezliklerinin ortaya çıkışı,
4- Diyabetiklerde, kansızlık ve tansiyon düşüklüğü olan kişilerde tansiyon ve şeker düşmelerine bağlı olarak meydana gelebilecek konfüzyonel durum ve bunun yol açabileceği trafik ve iş kazaları,
5-Geçici baş ağrısı; sıvı ve kafein alımının kesilmesi gibi etkiler.
6- Psikosomatik değişiklikler; * Ramazan orucu ile ilgili olarak daha çok sıvı alımı, sigara, kafein alımı ve uyku yetersizliği gibi sebeplere bağlanan kognitif fonksiyonlarda azalma, irritabilite ve letharji artışı, gerilim ve migren tipi baş ağrılarında artış, bunun trafik kazalarında artış gibi yansımaları bazı araştırmacılar tarafından not edilmiştir.
7- Anne sütüne etkileri; Birkaç çalışma Ramazan orucunun anne sütü üzerinde miktar ve bileşim olarak etkili olduğuna işaret etmektedir.
8-Açlık orucu (açlık grevi)'inde uzun süreli hipoglisemi sebebiyle geri dönülmez nörolojik hasarlar görülebilir.
9- İdrar üzerine etkileri; Bazı araştırmalar Ramazanda Oruç tutanlarda gündüzleri idrar çıkışının azaldığına ve idrar osmolalite değerlerinin arttığına işaret etmektedir. Bu değişiklikler idrarda taş oluşumu ve idrar yolu enfeksiyonları gibi ileri aşamalarda böbrek yetmezliği ile sonuçlanabilecek birtakım hasarlarla bağlantılı değişikliklerdir.
SAĞLIK AMAÇLI ORUÇ
Sağlık amaçlı yiyecek sınırlamaları, özellikle yaşlılarda tuz, kolesterol içeren yiyecekler, şeker, yağ, nişasta, ya da hayvani gıdalardan uzak durma gibi tedbirli tavırlar, rejim, diyet, gibi sözcüklerle adlandırılır.
Sağlık amaçlı oruç deyince genellikle su orucu anlaşılır. Su orucunda su dışında hiçbir gıda tüketilmemeye çalışılır, iki günden daha uzun su orucunun doktor gözlemi altında yapılması tavsiye edilir.
Yapılan klinik deneyler sonucu ilerlemiş katı tümörü bulunanan; gemcitabine, hidroklorid ve cisplatin ile tedavi gören ve komorbidite görülmeyen hastalarda platin bazlı kemoterapiden önce kısa süreli bir oruç döneminden geçmenin, kemoterapinin yan etkilerini azalttığı gözlemlenmiştir.
Zaman zaman su orucu tutmanın insanın genel sağlığına ve özellikle kolestrol seviyesini düşürerek kalbine iyi geldiği de gözlemlenmiştir.
Başka sık görülen sağlık amaçlı oruç çeşitleri de kalori kısıtlama ya da gün aşırı oruçtur. Bunların da sağlığa faydalı olabilecekleri yönünde gittikçe daha kesin işaretler vardır.
2016 Nobel Tıp Ödülü orucun sağlığa iyi gelmesine bilimsel açıklama da getiren Yoshinori Ohsumi'ye verilmiştir.
DİNLERDE ORUÇ
İSLAM'DA
Oruç, İslâm'ın beş esasından biridir. Farsça “ruze” kelimesinden Türkçeye geçmiştir. Önceleri “Oruze” (günlük) olarak kullanılmış; daha sonra “Oruç” şeklinde söylenmeye başlanmıştır. Arapça karşılığı “savm” ve “sıyam”dır. Savm; ‘yiyip-içmemek’, ‘hareketsiz kalmak’ ve ‘her şeyden el etek çekmek’ anlamlarına gelir. Terim olarak oruç, “ibadet niyetiyle tan yerinin ağarmasından güneşin batmasına kadar yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak kalmak”tır. Orucun farz kılındığını bildiren ayet şöyledir:“Ey inananlar! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız diye, size de farz kılındı.”(Bakara, 2/183)
GÖRÜŞLER
Sevan Nişanyan'ın verdiği bilgilere göre Ramazan İslam öncesi Arap ay takviminde temmuz-ağustos aylarına verilen isimdir. Bu sistem Hicretten 17 yıl sonra, Ömer zamanında terkedilerek her yıl bir öncekine göre 11 gün erken gelen Hicri takvime geçilmiştir.
Oruç İslamın beş temel şartından biri kabul edilir. Orucun gün sayısı olarak değil, ay olarak farz kılındığına ve bütün ay boyunca oruç tutulması gerektiğine inanılır.
Arif Tekin ayette geçen sayılı günler ifadesinin Arapçada kıllet (azlık) ifade eden ve 3 ile 9 arasında değişebilecek gün sayılarını ifade eden bir deyim olduğu görüşündedir. Alevilikte de bu görüş'e uygun olarak Ramazan ayında 3, 9 veya az bir kesimde 30 gün oruç tutulur.Ayrıca bu birkaç günlük orucun ayetteki ifade doğrultusunda Ramazan'ın dolunay günlerinde olması arzu edilir.
Oruç, geleneksel fıkıhçılara ve hadisçilere göre, niyetlenip Güneş'in ufuktan astronomide 12 derece altta bulunduğu andan (alacakaranlık) akşam günbatımına dek, bir şey yeyip içmemek ve cinsel aktiviteyi terketmekten ibarettir.
Ayetteki siyah ipliğin geceyi veya karanlığı, beyaz ipliğin ise gündüzü veya aydınlığı ifade ettiği yorumları bulunmakta, ayrıca bazı din bilimcilerce orucun başlama zamanını tanımlayan İmsak vaktinin sabah namazının başlama zamanı olan şafak vakti değil, gün doğumu olması gerektiği ifade edilir. Prof. Abdülaziz Bayındır ise imsak vakti olarak sabah namazının giriş vaktini işaret etmekte, Türkiye'de bu vaktin doğru tespit edilmediğini ve sabah namazının da erken kılındığını ifade etmektedir.
SICAK MEVSİMDE ORUÇ
Isı kaynaklı güneş çarpmalarının oruçlu insanlar üzerinde meydana getirmesi muhtemel olan ilave sağlık risklerini göz önüne alan bazı dini otoriteler, sıcak iklimlerde bu şekilde oruca devam etmenin gerekli olmadığı, bu durumlarda orucun daha serin bir mevsimde tutulmasının uygun olacağı konusunda fetvalar vermişlerdir. Oruç fıkıhçılar, tarafından farz, vacip, nafile ve mekruh türlerine ayrılır.
Farz olan oruçlar: Ramazan ayı orucu ve Ramazan ayı orucunun kazası farzdır.
Vacip olan oruçlar: Başlanmış nafile orucun bozulması halinde kazasının tutulması vacip olur. Adak orucunu tutmak ve bozulursa kaza etmek vaciptir.
Sünnet olan oruçlar: Muharrem ayının 9. ve 10. günlerinde veya 10. ve 11. günlerinde yani Aşure gününden 1 gün önce veya 1 gün sonra ekleyerek oruç tutmak sünnettir. Ayrıca Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutmak, Zilhicce ayının ilk dokuz günü, Şevval ayında 6 gün oruç tutmak da sünnettir.
Müstehab oruç: Her ayın (Hicri takvime göre) 13, 14 ve 15. günlerinde oruç tutmak hoş karşılanır.
Mekruh oruç: Yalnız aşure günü için bir gün yani 10 Muharremde tutulan bir günlük oruç mekruh oruçtur. Ramazan bayramının 1. günü ve Kurban bayramının ilk 4 gününde oruç tutmak harama yakın mekruh kabul edilmiştir.
Nafile oruçlar: Yukarıda sayılan maddeler dışında tutulan oruçlar nafile oruçlardır.
YAHUDİLİKTE
Yahudiliğe göre bir insanın kaderi bir yıl önceki hâl ve hareketlerine göre yazılır. Bir yıl boyunca iyi ve hayırlı işler işleyen kişilerin kaderi bir yıl sonra için iyi yazılır.
Yahudi Yılbaşısı olan Roşaşana ile Yom Kippur arasındaki 10 gün boyunca bir vicdan muhasebesi yapılır ki buna İbranice teşuva (geriye dönme) denir. On gün boyunca, o yıl içinde yapılan tüm hatalı davranışlar gözden geçirilir insanlara karşı yapılan haksızlıklar için insanlardan özür dilenir ve helalleşilir. Yehova'ya (Tanrı) karşı işlenen suçlar için de tövbe edilir. 9. günün akşamı güneş batmadan bir saat önce oruca başlanır. 26 saat aralıksız sürecek olan oruç boyunca şunlar yasaktır:
Yemek yemek ve içmek
Yıkanmak
Parfüm sürünmek
Çalışmak
Ateş yakmak
Reformist Yahudiliğe göre üstte bulunan maddelere alternatif bulunarak yapılmamasında sakınca bulmamaktadırlar.
Sabah erkenden kalkıp Sinagog'a gidilir ve yaklaşık 12 saat boyunca Sinagog'da aralıksız Yom Kippur için yapılan dualar, tövbeler ile vakit geçirilir. Güneşin batmasından yaklaşık 40 dakika sonra Tokea adı verilen kişi koç boynuzundan yapılmış bir boruyu (Şofar) çalarak orucun bittiğini ilan eder. Bu oruç yaklaşık 25-25.5 saat sürer.
Şofar'ın çalınmasıyla birlikte tören sona erer ve Tanrı'nın insanların gelecek yıl için kaderini yazdığına ve iyi kişileri hayat kitabına (Sefer Hayim) yazdığına inanılır.
HRİSTİYANLIKTA
Hristiyanlık inancında Paskalya döneminde, 49 gün boyunca hayvansal gıdaları yememek kaydı ile oruç tutulur. 2.yüzyılda yazılan Didakte kitabında Mesih inananlarına çarşamba ve cuma günü oruç tutmalarını buyurmuştur. 2. yüzyıldaki kiliselerin bu orucu Diriliş Bayramı'ndan önce (paskalya) tuttukları bilinmektedir. İslamiyetteki gibi oruç zamanında tüm dünyevi gıdalardan uzak tutmaması nedeni ile oruç yerine perhiz ifadesi de kullanılabilmektedir.
DİĞER DİNLERDE
Oruçun Hinduizm, Brahmanizm, Budizm, Janizm, Maniheizm, eski Yunan ve Kelt dinleri gibi dinlerde de değişik şekil ve miktarlarda tutulduğu ifade edilmiştir.