Kuzey Kore krizinde işin şakası kalmadı
Bu sabah haber ajanslarında Kuzey Kore'nin nükleer meczuplukları ile ilgili yine tüm dünyayı alarma geçiren haberler dikkat çekiyordu.
Biz kendi iç kavgalarımızdan dış dünyadaki gelişmeleri tam hissedemediğimizden ya da bize çok uzak diye düşündüğümüzden dünyanın ne kadar bıçak sırtı günler yaşadığı zaman zaman atlayabiliyoruz.
1 NUMARALI KRİZ
Ama şu an bu konu dünyanın bir numaralı krizi. Ve gerçekten tehdidin boyutu giderek artıyor. Birazdan detaylarını verdiğimizde işin ne kadar tedirgin edici boyutlarda olduğunu göreceksiniz.
YENİ ÇILGINLIK
Son olarak Amerikan Associated Press (AP) haber ajansının geçtiği habere göre, Kuzey Kore geçenlerde Japonya'nın üzerinden fırlattığı füzeye ek şimdi yeni bir kıtalararası balistik füze denemesine daha hazırlanıyor. Son hidrojen bombasına yağmur gibi tepki ve tehdit yağarken hemen buna kalkışması insanın aklına kötü şeyler de getirmiyor değil.
KINADIK
Şüphesiz Türkiye'nin bu konuda yapacakları sınırlı. Ancak diplomatik olarak not düşmek amacıyla kınayabilirsiniz. Uluslararası kuruluşlarda tepkinizi ortaya koyarsınız. Ki Dışişleri Bakanlığı'mız da son olarak Kuzey Kore'yi tüm dünyayı tedirgin eden korkunç hidrojen bombası denemesi nedeniyle en güçlü şekilde kınadı.
Şimdi gelelim bu meseleye ve derinliklerine.
RUSYA VE ÇİN BİLE
Önce dünyaya bakalım; Kuzey Kore'nin bu günlere ve teknolojiye ulaşmasının baş sorumlusu Rusya ve Çin bile bu çılgınlığa dur deme kararı aldı.
İki lider Şi Cinping ve Vladimir Putin, Kore yarımadasının nükleerden arındırılması konusunda anlaştı. Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi bugün acil toplantı yapacak.
KUZEY KORE
Kuzey Kore, Kore Yarımadası'nda 120 bin km² yüzölçümü ile kuzeyinde Rusya ve Çin, güneyinde Güney Kore Cumhuriyeti ile komşu olan doğusunda Japon Denizi ve batısında Sarı Deniz ile çevrili bir diktatörlük rejimi.
ABD TEHDİT ETTİ
Dün ABD Savunma Bakanı James Mattis'in Kuzey Kore'den ABD ve müttefiklerine yönelik herhangi bir tehdidin çok büyük bir askeri cevabı olacağını söyledi. Güney Kore ve Japonya'da üst seviye alarm ilan edildi. Hidrojen bombası denemesi sonrası oluşan 6.3'lük deprem ve radyasyonun etkileri ile ilgili araştırmalar başlatıldı.
Şimdi nefesler tutuldu ve herkes Kuzey Kore'nin ne yapacağını ve sonrasında başta ABD olmak üzere kimin ne karşı adım atacağını merak ediyor.
İŞİN UZMANI ANLATIYOR
Türkiye'de nükleer konular denince akla gelen ilk isimlerin başında Prof. Mustafa Kibaroğlu yer alır.
En baş köşede danışılması gereken mütevazı, bilgili ve globl anlamda nükleer ve uluslararası ilişkiler alanında en saygın isimlerdendir. (Neyse liyakat meselesine şimdi girmeyelim, kimsenin moralini bozmayalım.)
Kibaroğlu Hocamız dün twitter'da bu konuda önemli tespitler yaptı. Sonrasında telefonda konuştuk. Anlattıklarını yazdıklarını sizlerle paylaşmak istedim. Kuzey Kore tehdidinin ne olduğunu tüm açıklığı ile anlatıyor.
Hocamızın anlattıklarından başlayalım;
'İlk nükleer denemesini 2006'da yapan Kuzey Kore'nin termonükleer bomba denemesi yapacak aşamaya gelmesi üzerinde düşünülmesi gereken bir gelişme. Termonükleer bomba yapmak için önce atom bombası yapmak gerekir ki, bundan önceki 5 deneme ile Kuzey Kore bu kapasiteyi geliştirdiğini gösterdi. Atom bombası Uranyum-235 izotopunun ya da Plutonyum'un nötron ışınlaması ile parçalanması (fisyon) ile başlatılan zincirleme reaksiyon ile çok yüksek enerjinin açığa çıkmasını sağlayan bir düzenektir. Hiroşima'ya atılan 16 bin ton (kTon), Nagazaki'ye atılan 19 kTon dinamitin patlamasıyla açığa çıkacak enerjiye eşdeğerdir. Net anlaşılabilmesi için şu örnek verilebilir: Yollarda gördüğümüz "10 tonluk" kamyonlardan yaklaşık 2,000 tanesini bir araya getirip her birine 10 bin kilo dinamit yükleyip hepsinin aynı anda patlatılmasıyla oluşacak etkiyi düşünün. Hiroşima ve Nagazaki'de yaşayanlar böylesi korkunç büyüklükte patlamaya maruz kaldılar. Zaman içinde çok daha
güçlü olan Hidrojen (termoükleer) bombaları geliştirildi. İki hidrojen izotopunun birleştirilmesi (füzyon) ile oluşan enerji inanılmaz güçlüdür. 1950'lerde ABD ve SSCB'nin geliştirdikleri H-bombalar '50 milyon ton' (Megaton) dinamitin patlatılmasına eşdeğer enerji açığa çıkarmıştı. Tek bir hidrojen (füzyon) bombası ile Hiroşima'ya ve Nagazaki'ye atılan binlerce atom (fisyon) bombasının yıkım gücüne eşit patlama sağlanır. Kuzey Kore'nin bu yaptığı "termonükleer" denemenin 120-140 bin tonluk bir patlama sağladığı söyleniyor.
8 HİROŞİMA''YA EŞ
Bu da 6 ila 8 Hiroşima bombasına eşdeğer demektir. Bugünkü teknoloji ile geliştirilenler yanında "ilkel" düzeyde sayılan Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan atom bombalarının etkileri bilinirken
onlarca yüzlerce hatta binlerce kat güçlü bir silah olan termonükleer bombaların kullanılması olasılığının sonuçlarını düşünmek bile korkunç. Kuzey Kore'nin rejime tehdit gördüğü ABD'ye karşı güç gösterisi niteliğindeki denemeler, Donald Trump'ın ABD'de başkan seçilmesi ile yeni ivme kazandı.
LİDERLER DAHA TEHLİKELİ
Bir İngilizce tweet'imde, "iki hidrojen izotopunun füzyonu mu, iki liderin füzyonu mu daha büyük patlama yapar" diye sormuştum. Yani şunu demek istedim; Söz konusu nükleer güce hükmeden liderler Kim Yong-Un ve Donald Trump ise, korkarım ikinci seçenek daha tehlikeli. Kuzey Kore'nin nükleer silah projesi bugünkü liderin büyükbabası Kim İl-Sung tarafından İmparatorluk Japonyası'ndan öc almak için başlatılmıştı.'
Prof. Kibaroğlu'nun tehdidin boyutlarına verdiği kıyaslamalar korkunç.
Peki şimdi bundan sonra ne olur seçeneklerine bakalım?
PEKİ ŞİMDİ NE OLACAK?
Eğer tecrübelerimiz bizi yanıltmazsa; şu senaryolardan biri gerçekleşecek gibi;
1- Kuzey Kore'nin bu seviyeye gelmesine bugüne dek şuursuzca destek veren Rusya ve Çin devreye girer. Ki geç kalmadan yapmaları gereken de bu. İki ülke Kuzey Kore'yi ABD'ye kaptırmadan, 'Tamam biz hallediyoruz, size gerek yok' der. Tabii bu arada bugüne dek bu çılgın rejime neden destek verdiklerinin sorusu da ortada. Belki de Kuzey Kore; günün birinde batıyı tedirgin edecekleri kontrollü bir meczup yaratma planlarının parçası. Yani sadece rejim benzerliği kaynaklı dostluklar değil.
2- Kuzey Kore Lideri Kim Jong-Un'un delilikleri bugüne dek çok haber oldu ama şimdi işin şakası yok. O nedenle bu kez rejimin devrilmesi için uluslararası sistem çeşitli şekillerde devreye girebilir.
3- BM bugünkü toplantısından sonra yaptırımiarı arttıracaktır. Ancak bu yeterli olmayacaktır. BM'nin ekiplerinin bu ülkeye gelmesi de düşük ihtimal görünüyor.
4- Eğer, Kuzey Kore bir adım daha atarsa Trump'a da tüm dünyada istediği şovu verme imkanı verecektir. Sürpriz bir hava harekatı gerçekleştirebilir.
5- Kuzey Kore geri adım atabilir. Daha yeni projeleri açıklayan rejimin en azından şu aşamada bunu yapması zor görünüyor.
Ne olursa olsun; bize ne kadar uzak olursa olsun; buradaki bir nükleer çılgınlık dünyayı kökünden sarsar. İklimden doğal dengelere dek herşey sarsılır. O nedenle bir an önce bu meczupluğun (tabii ki tercihen barış içinde) çözülmesini ümit edelim.
Güzel günler ülkemizle olsun.