Yaz gribinin, kış gribinden farklı olarak virüs değil bakteri kaynaklı bir hastalık olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Hanifi Kaya, “Yaz gribi ilk olarak 1976 yılında Philadelphia’da bir otelde Amerikan Lejyonerlerinin katıldığı bir kongrede, katılımcılar arasında soğuk algınlığı ve zatürre ile seyreden bir salgına yol açtığı için lejyoner hastalığı adı verilmiştir” bilgisini verdi.
Akciğeriniz için büyük tehdit: Lejyoner hastalığı nedir?
Medipol Sefaköy Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Hanifi Kaya, çoğunlukla yaz aylarında görünene ve belirtileri Covid-19’a benzeyen lejyoner hastalığına karşı uyardı. İşte uzmanından ciddi sonuçlara sebep olabilecek lejyoner hastalığına dair açıklamalar…
ÖLÜMCÜL BAKTERİNİN PUSUDA BEKLEDİĞİ YERLER
Yaz gribine neden olan bakterinin, havalandırma sistemleri, klima, durgun sular gibi serin ve nemli ortamlarda kolayca çoğaldığını aktaran kaya, “Bu bakteriler, klimaların hava kanallarından damlacık yoluyla ortama yayılarak veya mikroplu suların yutulması ile insana bulaşır. Yavaş çoğalan ve zayıf yapılı bir mikrop olduğundan insandan insana bulaşmaz ve salgın yapmaz. Ancak ortak maruziyetten dolayı birden fazla kişide aynı anda hastalık ortaya çıkabilir” uyarısında bulundu.
KRONİK HASTALIĞI OLANLARDA DURUM AĞIR SEYREDİYOR
Vücut direnci düşük veya kronik rahatsızlığı bulunan hastaların alt solunum yollarında, hastalığın enfeksiyona yol açtığını aktaran Kaya, “Öksürük krizleri, göğüs ve sırt ağrısı ve nefes darlığı şikayetleri başlar. Bunun iyileşmesi haftalar sürebilir. Hatta bazen ağırlaşarak yoğun bakımlık yapabilir. Hastalık genellikle ani başlayan burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz ağrısı gibi gribal enfeksiyon şeklinde başlayıp bunları ateş, kuru öksürük, baş ağrısı, yorgunluk, iştahsızlık, solunum sıkıntısı, kas ve eklem ağrıları gibi semptomlar takip eder. Bazen vücudun birçok sistemini etkileyip bulantı, kusma, bilinç bulanıklığı gibi belirtilere yol açabilir” değerlendirmelerini yaptı.
GEÇ TEDAVİ EDİLERSE AKCİĞER BÜYÜK RİSK ALTINDA
Özellikle C vitamini gibi bazı vitamin takviyelerinin iyileşmede yardımcı olduğuna dikkat çeken Kaya, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Hastanın şikayetleri, muayene ve radyolojik görüntüleme çoğunlukla hastalık tespitinde yeterlidir. Ağır hastalarda balgam kültürü ve kanda antikor bakılarak mikrop tespit edilebilir. Fırsatçı, yani yapısı zayıf mikroplar kolay kolay hastalık oluşturmaz. Ancak hastalık yaptıklarında tedavisi zordur. Çünkü çoğalmaları yavaş olduğundan antibiyotiklerin etkisi daha azdır. Yaz gribinin tedavisinde normal gripten farklı olarak antibiyotikler kullanılıyor. Uygun antibiyotiklerin erken zamanda başlanması önemlidir. Çünkü hastalık uzadıkça akciğerlere inme olasılığı artar. Ek olarak semptomatik tedavi dediğimiz öksürük kesici, balgam söktürücü, ağrı kesici- ateş düşürücü gibi yardımcı ilaçlar kullanılabilir. Bol bol su içilmesi ve istirahat edilmesi çok önemlidir."