Mansur Yavaş belediye çalışanlarına baskı yapıyor!
CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş'ın belediye çalışanlarına baskı yaptığı iddia edildi. Memur-Sen Ankara İl Temsilcisi Ali Yaz, "3 aydır belediye emekçilerine sendikal baskı kurarak üyeler istifa ettirildi. Direnenler işten atıldı ya da sürgün edildi. CHP şimdi de emekçinin saçı sakalıyla uğraşmaya başladı. Yasakçı yönetmeliği bir mobbing enstrümanı olarak kullandı." diye isyan etti.
CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş, belediyede kılık kıyafet dayatmasına başladı. Ankara Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı yayınladığı genelgeyle çalışanların sakal bırakmasını yasakladı ve kravat takma zorunluluğu getirdi. Genelgede 25 Ekim 1982 tarihli ve 17849 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmeliği"ne atıfta bulunuldu. Çalışanlar '657 sayılı kanun ve 4857 sayılı yasaya istinaden işlem yapılacak' denilerek tehdit edildi...
Sabah'tan Kenan Kıran'ın haberine göre; Memur-Sen Ankara İl Temsilcisi Ali Yaz, CHP'nin seçimlerden önce baharı vadettiğini ama millete dört aydır kara kışı yaşattığını söyledi.
İşte Yaz'ın anlattıkları:
* 3 aydır belediye emekçilerine sendikal baskı kurarak üyeler istifa ettirildi. Direnenler işten atıldı ya da sürgün edildi.
* CHP şimdi de emekçinin saçı sakalıyla uğraşmaya başladı. Yasakçı yönetmeliği bir mobbing enstrümanı olarak kullandı.
* Memur-Sen ve bağlı sendikalar, 1980 darbesi ürünü olan 82 model "Kılık Kıyafet Yönetmeliği"ne karşı 6 yıldır sivil itaatsizlik eylemi içinde. CHP bu özgürlükleri geri almak için bu yola başvurdu.
* Belediye emekçilerinin ekmeği ile oynayan CHP'li belediyelerin şimdi de saç sakalla kılık kıyafetle uğraşması bizim için hiç şaşırtıcı değil. Çünkü CHP demek yasakçılık, baskı ve mobbing demektir. CHP bize bunu 4 ayda gösterdi. CHP'li belediyeler, CHP'yi tanımayan, unutan ya da değiştiğini sananlara kendisini yeniden hatırlatmış oldu.
* Çalışanların haklı talebi, milletin de güçlü desteği ile 'Kamuda kılık ve kıyafet özgürlüğü' için verdiğimiz mücadele 8 Ekim 2013 tarihli sayısında yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle başörtüsü yasağı zulmünü ortadan kaldırdı.
* 15 Mart 2013'te başlattığımız 'sivil itaatsizlik' eylemiyle de bir kamu görevlisinin bıyık şeklinden giyeceği elbiseye kadar en ince ayrıntısına kadar düzenleyen saçma, ilkel, tek tipçi ve otoriter düzenlemeyi kaldırmanın mücadelesini veriyoruz. Yasağa karşı direnişimiz devam edecek.
İŞTE O MADDE
Ankara Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı'nın yayınladığı genelgenin 12. maddesinde sakal yasağı şöyle ifade ediliyor: (...) 25.10.1982 tarihli ve 17849 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmeliğin Erkek personel için 5. Maddesinin (b) bendinde tanımlanan; 'Elbiseler temiz, düzgün, ütülü ve sade; ayakkabılar kapalı, temiz ve boyalı giyilir. Sandalet veya atkılı ayakkabı giyilmez. Bina içinde ve görev mahallinde baş daima açık bulundurulur. Kulak ortasından aşağıda favori bırakılmaz. Saçlar, kulağı kapatmayacak biçimde ve normal duruşta enseden gömlek yakasını aşmayacak şekilde uzatılabilir, temiz bakımlı ve taranmış olur. Her gün sakal tıraşı olunur ve sakal bırakılmaz. Bıyık tabii olarak bırakılır, uzunluğu üst dudak boyunu geçemez. Üstten alınmaz, yanlar üst dudak hizasında olur, alt uçları dudak hizasından kesilir. Kravat takılır, kravatı örtecek şekilde balıkçı yaka veya benzeri süveterler giyilmez. Hizmet gereğine uygun olarak verilmişse tek tip elbise giyilir.' hükmüne tüm personelin sakal ve bıyıklarını belirtilen hususlar çerçevesinde düzenlemesi hususunda....
