Mete Yarar: Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önce ülkem demesi darbenin kader anıydı

Darbe girişiminin olduğu ihanet gecesine ilişkin sarsıcı anektodlar paylaştığı yeni kitabı "Darbenin Kayıp Saatleri" piyasaya çıkan Mete Yarar, kitapta 15 Temmuz günü saat 14.45'te MİT önünde koşturmayla başlayan karanlık 25 saatlik süreci yazdı.

TV Net'teki Akıl Odası programına konuk olan Mete Yarar, Ceyhun Bozkurt ile birlikte yazdığı kitapta "Darbe nasıl öğrenildi?", "Darbenin bir numarası kimdi?", "İstanbul ve Ankara dışında gerçek anlamda neler yaşandı?", "Cumhurbaşkanı'nın Marmaris seyahatine yol açan kritik görüşme neydi?" gibi sorulara cevap arıyor.

Mete Yarar yeni kitabı hakkında merak edilenleri ve Türkiye'nin yaşadığı dönüşümü Akıl Odası programında paylaşıyor.

ETKİ ALANIMIZ ARTIK ÇOK GENİŞLEDİ

Türkiye'de bir çok projeler hayata geçirdiğini ama bunların birbirleriyle bağlantılı olduğunun unutulduğunu vurgulayan Mete Yarar, "Türkiye'nin şu anda Awacs'ları var. Etki alanımız 800 kilometre genişledi. Bu ne demek? Bu İsrail'in tam ortasına kadar bir sahayı kapsar. Bugün görüyoruz ki silahlı İHA ne kadar önemli. Silahlı İHA ile bir yere asker girmeden de bir yeri vurabiliyor. Operasyon yapan alanı göremiyorsan operasyon yapamazsın. Muhakkak alanı görmelisin, irtibatın olmalı, ateş yeteneğin olmalı" ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE ARTIK UMUDUN ÖTESİNE GEÇTİ

Bazı bilgilerin bugün açıklanmasına karşın Türkiye'nin bugüne uzun bir hazırlık sürecinden sonra geldiğinin altını çizen Mete Yarar, "Allah'a şükür bugünleri gördük. Türkiye umudun ötesine geçti. Şu anda icraat yapıyoruz. Çukurca operasyonlarında 400 terörist etkisiz hale getirildi. Çok kısa sürede oldu bu. Şimdi anlıyor musunuz bugüne kadar Türkiye'ye neden silahlı İHA verilmedi? İşte bu yüzden" dedi.

SADECE OPERASYON YAPMIYORUZ

22 Temmuz'da başlayan ve 15 Temmuz'a gelinen süreçte 1 yıl boyunca darbeyi hazırladıklarını gördüğümüzü belirten Mete Yarar, "Biz 15 Temmuz gecesini 1 gün olarak okursak bunu anlamamış oluruz. Bir üst akıldan bahsediyoruz. Bu üst akılın bir oyun planı var. Bu oyun planında kullanacağı bir sürü vatan haini var. Bunu millet önledi. PKK'nın barikatlar önünde ezildiği süreçte de halkın dirayetiyle oyunu bozduk. Evet Türkiye topraklarını savunmak için önleyici hareket yapalım ama bu sadece operasyonel değildir. Aynı zamanda stratejik anlamda önemlidir. Bugün Fırat Kalkanı hareketi aynı zamanda stratejik harekattır" şeklinde konuştu.

DARBE NE ZAMAN ANLAŞILDI?

Kitapta darbenin 14:45'te başladığını yazdıklarını söyleyen Mete Yarar, "MİT 14:45'te başladığında eğer doğru tepki vermese, bu bilgi Genelkurmay'a gitmezdi. Genelkurmay'a eğer bu bilgi gitmese ve hareket başlamasa farklı olurdu. Fakat Genelkurmay'a istihbarat "darbe" şeklinde gitmiyor. Genelkurmay'a ilk mesaj 16:05'te çekiliyor.

Bu arada daha önce MİT'i tuzağa düşürmeye çalıştıkları için, Rus uçağının düşürlemesi olayı sonrası herkes bir şeyler bekliyor, eğer biz bunu kaale alıp Türkiye'deki bütün hava hareketini durdursak diye düşünüyorlar, ancak bu yapıldığında ya birisi saldırırsa diye düşünüyorlar. Çünkü ihbarı yapan kişi kim? Uludere olayı, Rus uçağının düşürülmesi olayını yaşamış bu ülke.

Eğer ihbarı yapan binbaşı söylememiş olsa her şey farklı olurdu. 2014'te örgütten ayrılmış bir isim. Eğer MİT refleksini biraz daha gevşek vermiş olsaydı, biz gece saat 03:00'te çat diye yakalanmıştık. MİT bilgiyi Genelkurmay'a gönderiyor. Genelkurmay Başkanı getirin şu adamların bilgisini diyor. Ondan sora Genelkurmay Başkanı'nın refleksleri, verdiği emirler olayın seyrini değiştiriyor.

Hakim, savcı, polis değilim ama bütün ifadeleri tek tek okudum. Kitapta mizansene hiç girmedim. Asıl önemli olan şeylerden bir tanesi bu 24 saate ortaya koyduğumuzda, insanların ne olup bittiğini öğrenmesi lazım. İnsanlar "Neden düğüne gitmişler, neden o komutanlar çağrılmamış" diyorlar. O soruların cevapları burada var. Bu bilinmeyenler "tiyatro" denmesine neden oluyor" dedi.

MİT VE GENELKURMAY ÇOK KRİTİK HAMLELER YAPTI

MİT Müsteşarı 19:45'te Cumhurbaşkanımızı arıyor, ulaşmaya çalışıyor. O sırada Cumhurbaşkanımız istirahatte. MİT Müsteşarı yine de Cumhurbaşkanı Koruma Müdürünü arayıp "Ankara'da bazı hareketler var. Ekip durumunuz nasıl? Takviyeye ihtiyacınız var mı" gibi sorular soruyor. Çünkü gelen istihbarat "darbe" şeklinde değil. Mit Müsteşarı'nın dışarıya çıkışı, girişi, herkes nasıl ucu ucuna kurtulmuş, dakika dakika saat saat ortaya koyduğumuzda ortaya çıkıyor. Cumhurbaşkanı da "Beni aramışlar. MİT Müsteşarı aramış" diye söyledi.

Bence darbenin anlaşıldığı saat, İstanbul'da köprü üzerine çıkılan saat değil. Asıl deşifre, darbenin anlaşıldığı zaman daha sonra" ifadelerini kullandı.

İNCİRLİK ÜSSÜ'NDE NELER YAŞANDI?

Önelikle şunu söyleyelim; Allah plan kurar hesapları da bozar.

İncirlik üssünün önemi filo komutanı aynı zaman da incirlik üssünün de komutanı. Şu yanlış biliniyor aslında. Uçak kaldırmak için biz Amerikalılardan değil Amerikalılar bizden izin alıyor.

İncirlik üs komutanı darbe bozguna uğrayınca ABD'den sığınma talep edİyor. Reddediliyor ancak arada bir 1,5 saaatl,k kayıp zaman var. Bunu izah edemiyor Amerikalılar...

Bu darbe başka ülkede olsa şöyel olur devlet başkanı alınır ve olaylar yatışana kadar kimsenin haberi olmayacağı bir yere götürülüe ancak Sayın cumhurbaşkanı olayı öğrendiği andan itibaren 'biz milletimle beraber bu işin altından kalkacağız' diyerek gitmeyi reddediyor. Ve 21.30'da saat helikopterin kalktığı saat 02'ye kadar Marmaris'ten ayrılmıyor.

cumhurbaşkanı bu hamlesi darbenin kader anını teşkil ediyor. Erdoğan önce ben ve ailem demiyor milletim diyor bu çok hayati bir nokta....

Kendimi çok mutlu hissediyorum çünkü 15 Temmuz'dan beri söylediğimiz her şey görüntülerle doğrulandı. Şükür Allaha mahçup olmadık...

Hatta kitap Eylül'de bitmişti ben 45 daha bekleyip herşey tüm berraklığıyla ortaya çıksın diye sonrasında eklemeler yaptım.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN 'MEYDANLARDA KALIN' TALİMATI 2. DARBE GİRİŞİMİNİ ÖNLEDİ

Çünkü süreç devam ediyordu. Zaman geçtikçe şöyle olaylar da yaşandı; Bir Tugayın başındaki komuta FETÖ'cü diye alıyorsunuz onun yerine getirilen komuatn da FETÖ'cü çıkıyor...

Belki de halk sokakta kalarak 2. darbe girişimini engellemiş oldu...