Muhalif yazar Sevan Nişanyan'dan dikkat çeken Süper Kupa krizi açıklaması: Planlı provokasyon!
Muhalif yazar Sevan Nişanyan, Suudi Arabistan’daki Süper Kupa gerilimi üzerine dikkat çeken bir değerlendirme yaptı. Nişanyan, " Suudi Arabistan’da çıkarılan maç krizinin basit bir tişört krizi olduğunumu sanıyorsunuz ? Amaç Türkiye’yi Arap dünyasına daha da düşman etmek, İsrail ve Batı’ya daha da yaklaştırmak" dedi.
Muhalif yazar Sevan Nişanyan, Suudi Arabistan’daki Süper Kupa finali öncesi oluşturulan suni gerilim üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki müsabakada sahaya çıkmama üzerine kurgulanan olayların planlı bir provokasyon olduğunu söyleyen Sevan Nişanyan, gerilim için öncesinde hazırlıklı olunduğunu kaydetti.
Türkiye’de hortlatılmaya çalışılan Arap düşmanlığının asıl gayesinin düşünülmesi gerektiğini ifade eden Nişanyan, Türkiye’de bütün seçimleri kazanan çoğunluğa karşı bazı kesimlerin Atatürk’ü savunma mekanizması olarak kullandığını vurguladı.
"IRKÇILIK HADİSESİ NASIL VE KİMLER TARAFINDAN KIŞKIRTILIYOR?"
Yazar Sevan Nişanyan’ın açıklamaları şöyle:
“Yarın Arap ülkeleri ile İsrail arasında bir savaş çıkarsa Türkiye’nin rolü hayati olacak. Ölüm kalım meselesi olacak. Burada Türkiye’nin Arap devletlerinin yanında savaşa katılmaması İsrail ve Batı ülkeleri için hayati bir mevzudur. Ölüm kalım mevzusudur. Bu çerçeve içinde son 2-3 günün futbol olaylarını değerlendirmeye çalışıp böyle bir ırkçı hadisesinin nasıl ve kimler tarafından kışkırtıldığını ve amacının ne olduğunu düşünmeye çalışın. Pek çok şey aydınlanmaya çalışacak.
Aynı zamanda Türkiye’deki lağım gibi taşan Arap düşmanlığının hangi kaynaklardan beslendiğini, 80 senedir bir türlü ölmeyen, öle öle bir türlü hortlayan eski bir diktatör kültünün hangi amaçlara hizmet ettiğini, neyi ifade ettiğini geniş perspektif içinde biraz bakmaya çalışın.
Kim canlı tutuyor bu hortlağı diye düşünün. ‘O hortlağı hala canlı tutmakla ne gibi bir çıkarları olabilir diye’ düşünün. Bu zannediyorum Türkiye’deki siyasi olayları anlamanın püf noktası, kilidi bunlardır.
PLANLI PROVOKASYON
Riyad’da çok bariz bir şekilde planlanmış, tasarlanmış bir provokasyon yaşandı. Bir takım taleplerin kabul edilmeyeceğini bile bile son derece provokatif ve absürt bir takım beklentilerle gittiler Riyad’a. Önceden hazırlanmış bir şey olduğu belli. Atatürk tişörtleri, ‘ne mutlu Türk'üm diyene’ gibi ev sahibine hakaret niteliğinde pankartlar, sloganlar... Bunlar hazırlıklı gidilmiş. Hır çıkarmak amacıyla gidilmiş oraya.
Niye böyle bir şey yaptılar? Sadece aptal oldukları için mi? Bir takım vatan millet söylemleriyle gözleri dönmüş akılsız insanlar oldukları için mi? Hiç öyle bir şey olduklarını zannetmiyorum. Kemalist şımarıklığı filan inandırıcı şeyler değil bunlar. 20 senedir Atatürk bir tür vampirlere sarımsak veya haç göstermek gibi bir simge Türkiye’de. Yani ülke çoğunluğunu temsil eden ve 25 senedir her seçimi kazanan kitleye karşı Atatürk bir savunma mekanizması. Bir düşmanlık ikonu olarak kullanılırken birden öğreniyoruz ki meğer Atatürk bizim ortak milli değerimizmiş... Klasik propaganda teknikleri bunlar. Adam kandırıyorlar...”