Münir Özkul'un cenazesi ne zaman kalkacak?

Münir Özkul'un cenazesi ne zaman ve nereden kalkacak? Türk sinemasının usta sanatçılarından biri olan Münir Özkul hayatını kaybetti. Münir Özkul uzun yıllardır KOAH ve DEMANS hastalığı ile mücadele ediyordu. Haberi alan yakınları ve sanatçı dostları eve geldi. Bakırköy'de bulunan Halkevi'nde oyunculuğa adım atan Özkul, ilk amatör sahne deneyimlerini burada gerçekleştiren Özkul, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda bir süre oynadıktan sonra Ankara Devlet Tiyatrosu'na geçti. Peki, Münir Özkul'un cenazesi ne zaman ve nereden kalkacak? Hangi camide kılınacak? Detaylar haberimizde...

Uzun yıllardır Demans hastalığa ile mücadele eden Münir Özkul hayatını kaybetti. Unutulmaz filmlerin efsanevi oyuncusu Münir Özkul'dan gelen haberler Türkiye'yi yasa boğdu. Münir Özkul'un cenaze namazı vatandaşlarımız tarafından merak ediliyor. 2003 yılından beri demans ve KOAH ile mücadele eden Özkul yaşama veda etti. Demans ise bir hastalık sürecinin sonucu olarak ortaya çıkar, kişinin hafıza, düşünme ve davranış bozukluklarını işaret eder. Kişi ayrıca kafa karışıklığı, kişilik değişiklikleri, davranış değişiklikleri, karar verme sorunları, kelimeleri bulmada zorluk çekme, düşüncelerini toparlayamama ya da yönleri takip edememe gibi sorunlar yaşar. Peki, Münir Özkul'un cenazesi ne zaman ve nereden kalkacak? Hangi camide kılınacak? Detaylar haberimizde...

bak_beyim_1

CENAZE TÖRENİ NE ZAMAN?

Münir Özkul'un kızı Güner Özkul, usta sanatçının 7 Ocak Pazar günü Teşvikiye Camii'nde kılınacak cenaze namazının ardından son yolculuğuna uğurlanacağını açıkladı. Münir Özkul'un cenazesinin küçük bir ihtimal 8 Ocak Pazartesi günü kaldırılacağını belirtti.

FİLM SETLERİNE TESADÜFEN GEÇTİ

1963-67 arasında çeşitli topluluklarla turnelere çıktı; zaman zaman sahneden uzak kaldığı dönemler oldu. Yer aldığı özel tiyatrolarda Sadri Alışık, Cahit Irgat, Nevin Akkaya ve Şükran Güngör gibi oyuncularla görev aldı.

Tiyatro sahnelerinden "tesadüfen" film setlerine geçişi 40'lı yılların sonuna denk düşen Özkul, askerliğini yaptığı dönemde, "Vatan ve Namık Kemal" adlı filmde yönetmen asistanlığı yapan arkadaşı Sırrı Gültekin'i ziyaret için Yeşilçam'a gittiği birgün ilk defa bir filmde figüran olarak rol aldı.

Üniformalı bir figüran arayışı içinde olan arkadaşının ricasını kırmayarak, biraz da komik bir anı olsun diye kamera karşısına geçti ve rol aldığı yüzlerce filmle, Türk sinemasına damgasını vuran önemli karakter oyuncuları arasına girmesini sağlayacak sinema serüveni böylece başlamış oldu.

MUHSİN ERTUĞRUL'UN GÖZÜNDEN KAÇMADI

Yeteneği Muhsin Ertuğrul'un gözünden kaçmayan Özkul, Küçük Sahne'de birçok başarılı oyunlarda da yer aldı.

Bu dönemde John Steinbeck'ten Fareler ve İnsanlar (1951), John Millington Synge'den Babayiğit, George Axelrod'dan Yaz Bekarı (1954), John Patrick'ten Çayhane (1955) gibi oyunlarda oynadı. Daha sonra İstanbul Şehir Tiyatroları'nda (1958-59), Ankara Devlet Tiyatrosu'nda (1959-60) ve Aksaray'daki Bulvar Tiyatrosu'nda arkadaşlarıyla kurduğu kendi topluluğunda (1960-62) çalıştı.

IFUHAUWEFAEF_2

OYUNCULUĞA HALKEVİ'NDE ADIM ATTI

Eğitiminin tamamlayan Özkul, Bakırköy'de bulunan Halkevi'nde oyunculuğa adım attı. İlk amatör sahne deneyimlerini burada gerçekleştiren Özkul, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda bir süre oynadıktan sonra Ankara Devlet Tiyatrosu'na geçti.

Ses Tiyatrosu'nda sergilenen oyunlarda rol almaya başladı. Ardından özel bir tiyatro olan Küçük Sahne'ye geçti. Burası Özkul'un yükselişinde bir dönüm noktası oldu.

ÖDÜLLERİ

1967-İlhan İskender Armağanı

1972-9. Altın Portakal Film Festivali, En İyi Erkek Karakter Oyuncu Ödülü

1991-Dümbüllü Ödülü

1997-Altın Kelebek Ödülleri Onur Ödülü

1999-Dokuz Eylül Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü "Muhsin Ertuğrul Tiyatro Emek Ödülü"

2004-37. Sinema Yazarları Derneği Ödülleri Onur Ödülü

2006-Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali Onur Ödülü

2014-18. Afife Tiyatro Ödülleri, Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü

2015-T.C. Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü

YAŞAR USTA'NIN EFSANEVİ REPLİĞİ

İşte o replik...

Bak beyim, sana iki çift lafım var. Koskoca adamsın. Paran var, pulun var, herseyin var. Binlerce kişi calışıyor emrinde. Yakışır mı sana ekmekle oynamak? Yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu, karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? Ama nasıl yakışmasın! Sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören.

Anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. Ama ben boşuna konuşuyorum. Sevgiyi tanımayan adama, sevgiyi öğretmeye çalışıyorum. Hıh, sen, büyük patron, milyarder,para babası fabrikalar sahibi Saim Bey! Sen mi büyüksün? Hayır, ben büyüğüm! Ben, Yaşar usta! Sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! Gözümde pul kadar bile değerin yok. Ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın. Yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. Çünkü biz birbirimizr parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. Bizler birbirimizi seviyoruz.

Biz bir aileyiz. Biz güzel bir aileyiz. Bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? Dokunma artık aileme! Dokunma çocuklarıma! Dokunma oğluma! Dokunma gelinime! Eğer onların kılına zarar gelirse, ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, Yaşar usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni! Anlıyor musun, vururum ve dönüp arkama bakmam...

ZİHNİ GÖKTAY: HER ÖLÜM ERKEN ÖLÜMDÜR
Maalesef Münir Ab'nin sosyal medyadan aldığımız haberlere alışmıştık ama artık ajanslardan öğrenince inandım. Her ölüm erken ölümdür. Tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum. Onun hatırasını daima canlı tutacağız.

EDİZ HUN: BÜTÜN CAMİANIN SEVGİLİSİYDİ

Bizim bütün camianın sevgilisiydi. İnsan ilişkilerinde son derece saygılı bir beyefendiydi. Çok büyük bir sanatçıyı kaybettik.. Bizle nasıl konuşuyorsa kamera karşısında da öyle doğal bir şekilde aktarıyordu. Zaman gelince kayboluyoruz. Anılardır mühim olan. O anılarda da Münir Özkul başta gelir.

HÜLYA KOÇYİĞİT: YERİ DOLDURULMAZ BİRİYDİ

Eşine ve kızına başsağlığı iletiyorum. Yeri doldurulamayacak çok büyük bir sanatçı. Öyle eserler bıraktı ki her zaman bizimle yaşayacak.

ALİ POYRAZOĞLU: RAHATSIZLIĞINDAN DOLAYI BİR KENARA ÇEKİLMİŞTİ

Türk tiyatro seyircisinin ve sanatseverlerinin başı sağ olsun. Rahatsızlığından dolayı bir kenara çekilmişti. Çok usta, yaptığından emin, usta bir adamdı. Zor bir adam olduğu söylenir. Hiç öyle bir adam değildi, kaymak gibi bal gibi bir adamdı.

GÜNÜN VİDEOSU

İstanbul'da korku dolu anlar! Ambarlı Mardaş Limanı'nda gemi yan yattı! Personeller tahliye edildi

İstanbul Ambarlı Mardaş Limanı'nda AMNAH isimli konteyner yüklü gemi sabaha karşı yan yattı. Konteynerlerden bazıları denize dökülürken bölgedeki çalışmalar devam ediyor. Gemi personeli hemen olay yerinden tahliye edildi.